Âşik Cemal Divanı &Sükut-i Noksanı
Gönül Sohbeti
Aşık Cemal Divani
Her insanı damla görme çağlayıp coşanda var
Namerdin halini sorma nefsinde pişende var
Her can yürümez menzile bunu böyle bilesin
Ayağı taşa takılıp yıkılıp düşende var
Sükût-i Noksan
Menziline varmak için dağları aşanda var
Sevda ile boş kabını doldurup taşan da var
Seyran ettim şu alemi eşrefi mahluk benim
Nefsine esir olup da yolundan şaşan da var
Aşık Cemal Divani
Viraneye baykuş konar bülbülü öter sanma
Üç beş güzel kelam ile bu dava biter sanma
Kalbi Allah i zikirde arifi yatar sanma
Gece gündüz yorulmadan hedefe koşanda var
Sükût-i Noksan
Gönül kendisini salar ehli irfan peşine
Kapısında hizmetçisi olmak girer düşüne
Bulutlar gölge çekse de ayına güneşine
Umutlara umut olan gör ehli rûşen de var
Aşık Cemal Divani
Dosta yürüyen kervanın yolu da belli olur
Mahzun bir yerde aglasa seli de belli olur
Hakka aşık olanların hali de belli olur
Kimseye deme ki hocam mümin de nişan da var
Sükût-i Sükuti Noksani
İçerden feryat etsen de bir duyan var sesini
Ondan başka bilen mi var sırların ötesini
Bir kenara bırakıp da dünya endişesini
Ölmeden nefsin öldürüp mezarın eşen de var
Aşık Cemal Divani
Bil ki Cemal Divani nin ehli İslam payesi
Onu yasayarak ölmek bütün arzu gayesi
Kul Allah in halifesi akıldır sermayesi
Elin ateşe uzatma tutacak maşan da var
Sükût-i Noksan
Düşünme nolur Sükut-i gel bu işi fikreyle
Zerre kadar aklın varsa sen şahını zikreyle
dünya elemi gecici sabır eyle şükreyle
Mevlam sağlık sıhhat vermiş hamt olsun neşen de var
Kayıt Tarihi : 27.8.2015 13:14:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!