DİVANİ USTA İLE SÜKÛTİ
MUHABBETİ
Divani
Hüzün dolu elem dolu gam dolu
Bulutlar semaya çıkmasın bugün
Göz çanağım tarifi yok nem dolu
Söyle damlalara akmasın bugün
Sükûti
İçerimde sağlam Azam kalmadı
Yeter gayri yeter yakmasın bugün
Çekmediğim türlü cezam kalmadı
Birde boğazımdan sıkmasın bugün
Divani
Sevdiklerim uzaklaşmış el olmuş
Ocak sönmüş köz tükenmiş kül olmuş
Bağban gitmiş şeyda bülbül lal olmuş
Kurusun çiçekler kokmasın bugün
Sükûti
Neyin vardı bilmem nasıl inandım
Düştüm bir ateşe yandım ha yandım
Ağyâr idin Lâkin seni yâr sandım
Tabipler yaramı dikmesin bugün
Divani
Mahsun mahsun döndü baktı yüzüme
Ateş saçtı alev koydu özüme
Sevda perdesini çekti gözüme
Kimse lambasını yakmasın bugün
Sükûti
Gölge oldum yürüdükçe peşinde
Güneş oldum zemherinin kışında
Ne yolun sonunda ne de başında
Sakın geri dönüp bakmasın bugün
Divani
Umut dağlarına kar gelecekmiş
Fırsatı var imiş er gelecekmiş
Gönül hanesine yar gelecekmiş
Ecel urganını takmasın bugün
Sükûti
Dem içinde gamla dolu defteri
Kalem böyle yazmış talih kaderi
Gözlerim nişangâh kalp hedef yeri
Attığın mermiler sekmesin bugün
Divani
Cemal Divani'yi bu dert yaralar
Sevdiğimin sevgisini aralar
Âşkı için giyinmişim karalar
Görüp bu halimi bıkmasın bugün
Sükûti
Sükûtiyim bağım soldu gülüm yok
Emeğimin karşılığı ilim yok
Yorgun düştüm yürümeye halim yok
Yâr gelsin umudum yıkmasın bugün
Aşık Cemal Divani
Gürsel Gözütok SükutiKayıt Tarihi : 27.8.2015 13:41:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!