bana ne yağan yağmurlardan
neden ıslanayım artık.
avuçlarımda damlaların işi ne,
hangi sevdalara içireceğim ki.
bana ne doğan güneşten,
artık kaç renge isterse bürünsün.
baktınmı hiç arkana,
ayak izlerim duruyor mu?
çiçekler açıyormu hiç,
güller kokuyormu eskisi gibi,
hiç güllere dokundunmu,
hiç onlarla konuştunmu?
başım, ellerim arasında
saga kaymakta.
gözlerim ufuk noktasında aramalarda,
iftarı bekleyen oruçlu,
yagmuru bekleyen toprak,
misafiri bekleyen ev sahibi gibi,
Başka Bir sen
oturdum bir kenara
bir sen düşündüm,sensiz,
daha çok sen, olan daha çok senden uzak,
gözleri kahve rendi engin daglarım gibi
hainin derdidir vatanı yıkmak
emir amerikadan ve de uzaktan
kardeş diye yıllar yılı asalaklar
yurdumda topraklar aglıyor dön bak.
üç kuruş yumurta al senin olsun
öyle özlerim ki,
deniz kenarında,
kayalıklara oturmayı,
yakamozlara bakarak
denizin sesini duymayı.
soguk gelir tüm sevdalar ruhuna,
masumiyet dar gelir bedenine.
dürüstlük özelliktir, yakışmaz sana,
gözlerin para,sevdan mal,mülktür.
ne anlarsın saf sevdadan, saygıdan,
ne bilirsin masumane sevmeyi.
yıllardır yüregim yanar dururum,
seni artık yüregimden atmam gerek.
gözlerim bıçak sırtı, meçhule yürürüm,
seni artık ömrümden silmem gerek.
yaşanan geçmişe mektuplar yazıp,
avuçlarında tuttun güneşi,
cehennemleri yaktın ateşinle.
yedi kat yerin dibine,
gömdün muhteşem aşkını.
alıştım sensiz sabahlara,
ne kadar ışıklı yansıma yapsa da ayna
kalleş bir metalle bin parça ayna
kırk yılın başında bir kara sevda,
üç para uğruna bin parça ayna.
ha bir bıçak darbesi, ha HAYIR demen
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!