Hüzün
denizinin tam ortasında, dev pişmanlıklar girdabında, 'yar' diye
haykıran dalgaların arasında, anılarla boğuşuyorum...Suskunum...Med
cezirler yaşıyorum hatıralar arasında...Yutkunamıyorum boğazıma kaçan
hayalkırıklıklarından, nefes alamıyor, boğuluyorum...Biliyorum
dinmeyecek bu fırtına...
Garip, anlamsız, saçma sapan bir hüzün eşlik ediyor damarlarımda dolaşan kana, uyuşan zihnimdeki bol miktarda alkol ile el ele...Ekranda 340 promil sensizlik yazıyor...hüzün ekipleri gönlümün 'sen' ehliyetine el koyuyor...
Atilla DİŞBUDAK
Damarlarımdaki hüznün başkumandanı, sırma apoletli yalnızlığım daraldı yine...Sat be oğlum artık beyaz atını, insanlar Mercedes'e (biniyor) binmeyi seviyor...
Atilla DİŞBUDAK
Kaç bakalım...
Umursamıyormuş gibi yaparak görmezden gelmeye çalıştığın,gözbebeklerinde takılı kalan bana,
Hala teninde duran, artık ruhuna işlemiş izlerime ve kokuma,
Bazen yastığın köşesinde bulunuverilen bir saç teli, bazen de bir kitabın kapağına karalanmış iki satırdır, söndü sanılan acıları tazeleyip eski yaraları tekrar kanatan...
Not: Akan kan iyidir, yoksunluğu iç kanamaya sebep olur...
Atilla DİŞBUDAK
Düş'tün...Düş'üme. Dün gece düş'ümdün...Sendim, benimdin...Bulandık
yine birbirimize yapış yapış...Her seferinde daha önce yaşanmamış,
görülmemiş, işitilmemiş düş'baz orgazmlar yaşarken buldum kendimi
seninle. Sabah uyandığımda ellerim sırılsıklamdı... Sen sandım... ve
düş'lerim boğulmuştu...Sen miydin elleriyle düş'lerimi boğan? !
İnsan hayatı kutsaldır,İngilizce 'sacred' - Latince 'sekrum' yani feda
etmekle aynı kökten gelir..! Enteresan di mi...daha kutsal bir amaç
için feda etmek...Ben bir an bile düşünmeden hayatımı feda etmeye
hazırdım senin için...Ya sen? ! Sen ne için feda ettin beni? !
38 saat ve yaklaşık 40 dakikadır uyumuyorum, uyuyamıyorum...Benden 19 yaş küçük yeğenim geçenlerde ' 05:05, 07:07...vb. saatlerde, biri seni düşünüyor derler' demişti... Ulann onu bile yakalayamadık bee...Eskiden saatime ne zaman baksam 5'i 5, 10'u 10 falan geçerdi...Gün 24 saat ve ben artık olmayan saatlerde yaşıyorum, 38'i 40 geçiyor gibi... Bu arada sanki yalnızlığımı da bir asır geçiyor ama kahrolası bir türlü yaşlanmak bilmiyor, ulann beni de mi gömecek ne? ! ?
Yalnızlığım sanki dipsiz derinlikteki bir vadide kendine yankı bulamayan bir
yetim... Ahh benim yankısız yalnızlığım, yanlızlığıma bir yankı? !
BİR ZOMBİNİN BAĞAJINDAKİ PIN-UP KIZI...
Ağlayan bir pin-up kızına aitti bagajdaki ölü...Gömülmeyi unutulmuş
kalpsiz bir zombi girmişti kanına, pin-up kızları ağlamaz, hep güler
AŞK? !
- Biz soruyu sorduk...Boru sevgilinden abi...
'3 Çeyreklik yolda....'
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!