Dünyamın cenneti,
Allah’ın emaneti,
Hayatımın nefesi;
Üç çocuğumu doğuran,
Bir öfkemi;
Bin bir sevgiyle yoğuran,
Bu bulut, bu duman sizin.
Bu keyif bu hayat sizin
"Renklerle zevkler tartışılmazmış"
Sarıyı çok seviyorsanız
Dişleriniz sararıncaya kadar için (!)
İçin kardeşlerim için
‘Bir, iki, üç, A,B,C’ deyince;
Aklıma öğretmenim gelir.
‘Türküm. doğruyum, çalışkanım,
İlkem küçüklerimi korumak,
Büyüklerimi saymak,
Yurdumu ve milletimi
Başka yerde düşman arama;
Düşman senin dudaklarında...
Nefes çekip, nefes verdikçe;
Duman, duman
Katran, katran,
Zift, zift,
Binbir güçlükleri yenerek
geldik Orta Asya'dan,
Selam olsun
bütün dünyaya Anadolu'dan.
Korkumuz yok hiçbir şeyden
Türk'üz bizi böyle yaratmış Yaradan.
Yetmiş üç yaşındayım;
Yetmiş üç kere maşallah,
Postu deldirmeden,
Daha ne kadar,
Gidebilirim bakalım.
Seksen mi?
Doğru yolun en doğrusu;
Birlik ve beraberliktir
İsterim ki, kimse kimseyi dışlamasın!
Bu ülke, bu yurt bizim, bu toprak bizim.
Bu sevinç, bu tasa bizim.
Bu bayrak, bu gök, bu deniz bizim.
26 Ağustos 1071 Malazgirt’ten
26 Ağustos 1922 Büyük Taarruz’a uzanan
Bin yıllık şanımız var bizim.
Vatan, millet, bayrak denince;
Her an, her zaman,
Helalinden dökülecek kanımız var bizim.
Dedemi çok özledim.
Eski adı Pirler Kondu olan,
Konya Taşkent’te
Bir gölge gibiydim.
Eşref Dedemin;
Kara sabanının ardında,
Bir toplantıda biri seni yüceltiyor,
Sevinmemek mümkün mü?
Aynı toplantıda bir diğeri,
Seni yerden yere vuruyor,
Üzülmemek mümkün mü?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!