..ateşte Yıkanırken Şiiri - Orhan Demirtaş

hasret olunca işin içinde
...... bıçak ağzı olur hüzün
..............bilene bilene dolaşır artık iki kişi arasında
sonra tütün olur, nikotin olur sevenin elleri
bir şairin kederli saçlarına dokunur, çaresizce
...............ve sonra
durup dururken hüzünlü şiirler dağıtmaya başlar
.........................bazen çıplak
.....................................biraz da yayan
artık dağınık-sındır, belki haddinden fazla
anısına dokunursun Kevser içer gibi,
..............................................anarsın geçmişi
ve anasına dil uzatırsın çaresizliğin, ister istemez
..............................................diş ile, tırnak ile
Allah ne verdiyse
içinde çok beklemiş bir acıyla
......bir küfür gelir ki ağza.... gerisi gelmeye hazır
bilemezsin kimin incindiğini ve yandığını

ateşte yıkanırken, kim düşüne bilir ki zaten
………....................................bu üzünç taşkınlıkları
ve yine
zaten haksızsın
.....bari bir katil gibi vurma artık gönlüme ey hüzün,
............................. dersin
ey gecikmiş ve yıpranmış umut, nerdesin
yorgunum ve haddinden fazla uykusuz
üstelik gözlerimin çatlağı sürekli tuzlu su sızdırıyor
..........................senli halinde
bütün bir alemin gözyaşlarının tarihçesi gibi
olsun,
sonuçta senin hançerin değil mi yüreğime batan
....................ey benim sevdiceğim
ölümüm bile senin kütüğüne geçecek ya nasıl olsa
................artık dünya üzerime yıkılsa ne yazar

bir bana olan ellerin olsun
...........................birde sana ölen ellerim
her şeye yeniden başlamak için yetmez mi? sence
............................................ey benim sevgili katilim

hadi gel bağışlayalım bizi
itiraf ediyorum işte, iyi geliyorsun bana
bir deste gül gibi,
.........suda yıkanan bir ömür gibi iyi geliyorsun bana
geç kalma, gel artık
yüreğimde bir ihtimalken bile ne kadar kıymetlisin
ve seni sevmek bana ne çok yarıyor, bilemezsin

Orhan DEMİRTAŞ