Memo’nun nefesi Fadime’nin boynuna değdiğinde, oda sessizliğini kaybetti. Çay ılıktı, ama ellerin içinde buhar gibi titreşiyordu. Pencere önündeki garağaç, muhabbet kuşunu susturmuştu—çünkü içerideki kıvım daha keskin bir melodi taşıyordu.
Kümesin horozu ayağını yere vurdu, kedi yatakta kıvrıldı. Ahırda eşek, Memo’nun düşüncelerine eşlik ediyordu. Sığır sessizliğe uyuyordu, ama bacadaki duman hâlâ kelimeye benzer fısıltılar taşıyordu.
Fadime yorganı yere bırakmadı, çünkü metin hâlâ yazılıyordu. Memo’nun gözleri “şimdi mi?” dedi, Fadime cevap vermedi—elleriyle nefes aldı.
Çiçekli badem ağaçlarını unut.
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Devamını Oku
Değmez,
bu bahiste
geri gelmesi mümkün olmayan hatırlanmamalı.
Islak saclarını güneşte kurut:
olgun meyvelerin baygınlığıyla pırıldasın
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta