Beni uyutmuyor,bütün bir gece,
Her sabah başka bir yelden konuşur.
Bulutlar içinde,şimşek sadece,
Yağmur olup yağmaz,selden konuşur.
Bilmece,bulmaca her bir kelâmı,
Şaşkına çevirir,kutlu selâmı,
Beni çıldırtmak mı? Bilmem meramı,
Kendinden bahsetmez,elden konuşur.
Sanki benim derdim bana az gibi,
Baharı kış etti,kışı yaz gibi,
Gözleri sürmeli,kendi saz gibi,
Her Dakka ayrı bir telden konuşur.
Aşkını umutla kalbime sokar,
Cennetine girsem,Tâmu’da yakar,
Sessizce yol bulup,kalbime akar,
Kuş dili denilen dilden konuşur.
İmdat beklesem de duymaz çağrımı,
Birden bine katlar dinmez ağrımı,
Her gün dikenlerle yırtar bağrımı,
İçimi kanatır,gülden konuşur.
Derdi ben çekerim,ona ne gam ki?
Benim bu hâlimden zevk alır sanki,
Tarifi imkansız bu öyle an ki,
Deryalar içinde,çölden konuşur.
Yaralı’yı deli divâne eden,
Nokta koydum derken.başlıyor “ve” den,
Bilmem ki bu zulmün sebebi neden?
Ateşlere atıp,külden konuşur.
22.06.2007
Mustafa YaralıKayıt Tarihi : 22.6.2007 14:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Nokta koydum derken.başlıyor “ve” den,
Bilmeme ki bu zulmün sebebi neden?
Ateşlere atıp,külden konuşur.
biharika doya doya ve özüm seyerek okudum.
yüreğini yürekten kutlar nice nice şiirler dileğiyle.
ilk tam puan benden
muhabbetle
TÜM YORUMLAR (2)