Bak siz beni severken ateş burnunda dumanın,
Hava karardı kararacak,
Gökyüzü mü?
Gökyüzü belli masmavi
Sesime konan kelebeğin ömrü üç günlük,
Karnaval havasında çırpınışları,
Ve konarak ağzıma, iç geçirişleri küstah iftiralarda.
Gözüme ilişen hasta pek farkedilmiyor.
Aşılan dumanın mistik havasında.
Aslında hepimiz biraz hastayız.
Güneşin yansımasında ışık doğumları yüzer,
Bir yakına bir uzağa götürür.
Bizi götüren taşların mucizevi akışında.
Hayret siz göremiyorsunuz dimi!
Ne yazık ne kadar da hevesliydin.
Ortası tombul yuvarlananın sesi
Ne güzel yaraşır sesi sesime.
İltifatları, görünmez kalabalıklarda.
Göz kırpışı iyi niyetlilerden beter.
Avrasyalı kadının yarım ağızlı gülüşü gibi.
Tatlı entarili kadın boşlukta hissedilmez sesin,
Yaranmaz muhalif şovmenlikler sana,
Ağzı yamuklular bilenir sonra,
Denk güçte değilsin,
O zaman gökyüzüne bakmanı öneririm.
Gökyüzü dedin ya!
İşte bak masmavi duruyor karşında.
Kelebekleri görüyormusun?
Bakma bir ömrü biçeceksin.
Kum saatinin yukarı tarafını seveceksin.
Bak hepsi de ağzıma girecek göreceksin.
Ah ne güzeldir gecenin dip tarafları
Kalkar kalkmaz dağılır saçları.
Oh tamam hepside yerli yerinde,
Eski erittiklerimin yanlarını.
Söylemiştim ateş burnunda dumanın…
Emre SaçmaKayıt Tarihi : 7.4.2016 00:05:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!