Dilin cirmi küçük, cürmü büyüktür;
Akıllı düşünsün, abdal söylesin.
Haktan korkmayana namusu yüktür;
Hırsıza bey borçlu, kiler neylesin?
İyi gitmeyince kişinin işi,
Muhallebi yerken kırılır dişi,
Alçak yerde hor görünür er kişi,
Mevla ağlayanı güler eylesin.
Demir tavında hoş, dilber çağında,
Bağa bak da, üzüm olsun bağında,
Koyun can derdinde, kasap yağında,
Kılavuzu karga olan ölesin.
Sen sakla samanı, gelir zamanı,
Verip kurtulmaktır, borcun dermanı;
Duvarı nem yıkar, gam da insanı,
Rüzgâr eken, poyraz biçer bilesin.
Balık baştan kokar, çok azdan olur;
Sonunu bekleyen kirazdan olur.
Vakitsiz ötenler horozdan olur.
Baş dille tartılır, ağır gelesin.
Akıl kimde ise ondadır devlet;
Akılsız evlada neylesin servet?
Vermediyse Mabut, neylesin Mehmet?
Latife de latif gerek gülesin.
Yıldızeli / 2001
Mehmet TaştanKayıt Tarihi : 10.5.2006 16:22:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ortak bir dilin, ortak bir kültürün oluşmasında atasözlerinin, deyimlerin ve vecizelerin güçlü bir rolü vardır. O gücün büyüsüne ben de kapıldım. “Atasözü” adlı şiiri, atasözleriyle, “Başaklar Erdemle Eğilir” adlı şiiri vecizelerle, “Doğu Türkistan” adlı şiiri de deyimlerle yazdım. Üç şiir böyle doğdu.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!