saklamalı samanını
karaman koyun beslenir
damla damla göl olur
çalışmaz demir paslanır
dil yakar süt haddi aşan
danışmazdır yolu şaşan
gün olur denize düşen
yılanına yaslanır
tencere dibin kara
hiç kalkışma inkara
yalan söyleyenin mumu
yatsı vakti ıslanır
yaş keseni başta keser
dal dikse bırakır eser
bakar isen bağ olur
asma üzüm süslenir
kızını döv dişi sıkma
dayaktır cennetten çıkma
döğme dene aşı olmaz
sanma unu haslanır
ateştir cehennem özü
verme gerçekleşmez sözü
besle karga oysun gözü
vücud yapıp kaslanır
at değişme geçerken çaydan
pek bahsetme doğru şeyden
kovalarlar dokuz köyden
buna sık sık raslanır
ar edeni etmez kardır
ak akçe her zaman yardır
bir elin nesi vardır
iki eli seslenir
kuru yanı yanar yaşın
az tuzsuz aş dertsiz başın
gül komşuna sırtı kaşın
elbet gözün sislenir
tok misafir ekmek dilme
zor olur kadrini bilme
ufak taşla bir yer silme
sonra elin pislenir
zenginin işe akıl ermez
mum dibine ışık vermez
davetsiz der döşek sermez
şimdi için hislenir
aşınmaz dudak öpme ile
muhtaçsın komşunun küle
hiç aklına gelmez bile
lamba camın islenir
yılanı değmez su içse
yel ekti fırtına biçse
huylu huyundan vazgeçse
aç ayısı uslanır
dibini gör suya batma
atasöz yabana atma
yorgana göre uzatma
işi ayak üslenir
boş durman yarar sağlamaz
akar su pislik bağlamaz
kendi düşeni ağlamaz
ne darılıp küslenir..
Kayıt Tarihi : 29.11.2009 13:16:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!