Atamın Üstüne Gedirem

Xalide Efendiyeva
159

ŞİİR


43

TAKİPÇİ

Atamın Üstüne Gedirem

Bu defe daş üstüne yazılan atamın.
Daş kimi soyuq, daş kimi ağır atamın 
O zaman da soyuqdu 
Amma o soyuqıuğunda bir heraret vardı 
İndi üşüdür meni 
O zaman da ağır idi atam
Amma o ağırlığında bir erdem vardı 
İndi ise yoxluq 
Danışmaq çetindi mene 
Çünki susardı atam
O susqunluğunda yüz anlam vardı 
İndi ise bir 
Onunçün zaman durmuşdu 
Daha qocalası deyildi
Onun üzünde nur
Saçlarında işıq vardı o zaman
İndi ölüm beyazlığı 
Daha bizi danlamır atam 
Zehmli baxışları donub daş üstünde 
"Daş dillener atam bir daha dillenmez"- deyir 

Xalide Efendiyeva
Kayıt Tarihi : 19.12.2014 21:43:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Yılgın Yağmur
    Yılgın Yağmur

    ŞAMAN, KURTLAR, TURAN VE SEN

    Aaauuuuu!
    İki ayrı avaz yankılanırken karşı dağlar da
    Sen ve silik hayalin… Pek sancılı bir avuntu.

    Kıvranıyorum,
    Genişçe bir, mağarada
    Gene gözlerinle doğranıyorum.

    Aç pencereni, uzat avuçlarını
    Damlalarını yakala… Damlaları yakala…
    Dışarıda unutmuşsun pabuçlarını.

    Kımız kokusu ve ateşte har
    Şakır şakır yağan bir yağmur
    Dalları kıran, çılgın bir rüzgâr.

    Destursuzca giriyor bir Şaman
    Acı acı gülümsüyor halime
    Diyor; Oğul, tek ilacın zaman.

    Susuyorum… Çok susuyorum
    Dışarı da sellerin taşkınlığı, Ergenekon’a
    Şaman susuyor, ben susuyorum.

    Aaauuuuu!
    Yoruluyor olmalı karşı dağda iki kurt
    Kaçırtıyor, ya da bizim Şaman’ın korkusu.

    Oğul dinle… Hey oğul iyi dinle
    Aşk kişiye Tanrı armağanıdır… Sevmeli kişi
    Lakin inleyeceksen Vatan için, şeref için inle.

    Oğul hey Oğul! Biraz daha sokul!
    Turan için, Millet için değilse başbuğ fermanı,
    Uyma, Gök Tanrı asla bağışlamaz, olma kula kul.

    Mazi de Bozkurtların ölümü de var, Dirilişi de
    Milletinin kanını içenler için yaşasın cehennem
    Ati de bir Kürşad tattıracak, yenilmezlere, yenilişi de.

    Şu ocakta yanan yeşil ışık Türk’ün Turan’ın bahtı
    Bozkurt’la Turul’un vuslatı demek… Vakit yakındır,
    Yıkılacak Çin, Rus, Amerikan ve bütün düşmanların tahtı.

    Sırılsıklam uyanıyorum düşünce yatağımdan
    Hayırdır inşallah hey Yürek Yağmur diyorum,
    Elbette çıkacaktır milletim, Turansızlık batağından.

    Şaman, Kurtlar, Turan ve SEN aynı rüya da,
    Tek yorumum var… Turanı kuracağız bütün dünya da.

    Adanasız, 24.01.15 – 05.32 Y.Yağmur
    .......

    Cevap Yaz
  • Remzi Ece
    Remzi Ece

    Hörmetli Hanımefendi; Şiirinizi aynen sizin yazdığınız gibi anladım. Babanızı hörmetle ve rahmetle anıyorum. Babanızın sağladığı dengeyi sağlayamayan hatta bundan haberi olmayan kalabalıklara karşı öfkem depreşti de onun altını çizmek istedim. Tekrar kutluyor ve sizi selamlıyorum

    Cevap Yaz
  • Remzi Ece
    Remzi Ece

    Hörmetli Hanımefendi;Şiir mükemmel ifadelerle dolu tam puanla kutluyorum. Ancak bir noktanın altını çizmeden geçemeyeceğim. Elbetteki atamız bizi yürekten sever ve yüreğimiz o sevgiyi hisseder. Ama hangi yüzyılın hangi çeyreğinde töre kılıfıyla kültürümüze yerleştirildi ise; Yüreğin hisettiği sevgiyi tenin hissetmesi, gözün görmesi, ve kulağın duyması engellendi. Bunun kadim kültürümüzden olmayıp dejenere amaçlı olarak yerleştirildiğini düşünmekteyim. Halen bol miktarda, alim kisvesi ile gezipte kız çocuklarını dört yada beş yaşından sonra kucağına almayan zavallılar bile var ülkemizde. Hörmetle selamlıyorum.

    Cevap Yaz
  • Naime Özeren
    Naime Özeren

    Öyledir Halide hanım... Taş dillenir ölenler dillenmez artık. Onlar erdemleriyle anılırlar sizin yaptığınız gibi. Bir Kızılderili Atasözü der ki; ölülerin ardından bizi en çok üzen sağlıklarında onlarla konuşamadıklarımızdır.Düşünüyorum da buraya yazdıklarınızın acaba ne kadarını sağlığında babanıza söyleyebildiniz?... Sevgilerimizi zamanında söyleyebilmek en güzel şey... Kutluyorum bu güzel şiiri ve sizi ... Nicelerine...

    Cevap Yaz
  • Mustafa Bay
    Mustafa Bay

    Düşündürüyor işte... Derler ki, 'insan tekamül eder', değişir, gelişir..

    Oysa biz 'dünü arıyoruz...'
    Dünde Atalarımız daha bir erdemli, daha bir 'ağırdı sözleri, duruşları...' Yüzlerinde nur, saçlarında ışık vardı...

    Şimdilerde 'taşlarından okuyoruz', onlar dil verip anlatıyor geçmişi... Ama Atam dil vermiyor, konuşmuyor artık...

    Sayfanızda olmak hem dinlendiriyor, hem de düşündürüyor Halide Hanım... Siz gerçekten 'okunmalısınız...'

    Hayranlıkla kutluyorum.. 'Şiire can veren' ellerinize, gönlünüze sağlık...

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (5)

Xalide Efendiyeva