Ata'ya Rapor Şiiri - Sakaoğlu Hasan Küçük

Açtığın ufkumuzu koruyacağız derken,
Soygun düzenleriyle, vurgun tadına yandık,
Aydınlık diye diye karanlıklar kaplarken,
Zulme baston eyledik, hep adına dayandık.

Her şeyin senle bitti, resmiyetten söküldü,
Miadı dolan akçen çöplüklere döküldü,
Kıtlık yılları geldi, halk açlıktan büküldü,
Boş un torbası olduk, dövülmeye dayandık.

Efendi dediklerin iktidarın hamalı,
Elinde kazma kürek, üst baş yırtık yamalı,
İtilip kakılanda dersin yedi kumalı,
Fakir, sefil, perişan nice yıllar dayandık.

İnancımız yüzünden mevta ettiler bizi,
Bir müslüman kalmadı gömsek cenazemizi,
Nasıl ki bir seçimle yırttık kefenimizi,
Düzenini kurtarıp, yollarına dayandık.

Gördük diriliyorsun, iftirayla başladık,
Sana sahip çıkanı yumurtayla taşladık,
Baktık ki yıkılmıyor idam ile tuşladık,
O, kurduğun düzene namlu ile dayandık.

Tahtı ele geçiren ihtirasa koyuldu,
Devlet, millet hileyle, ihanetle soyuldu,
Cumhuriyet düzeni temelinden oyuldu,
Vicdanları körelttik, cüzdanlara dayandık.

Seçimle gelenlere hain planlar kurduk,
Darbelerle korkuttuk onlara hesap sorduk,
Faturasını kestik halkın sırtına vurduk,
Yeryüzüne uymadık, yeraltına dayandık.

Sloganlar uydurduk, milletimizi böldük,
İnançlı olanlara gerici deyip güldük,
Gündem detektörüyle ne hazineler bulduk,
İşimizi bıraktık, siyasete dayandık.

İktidarda kalmaya terörden medet umduk,
Halkın kanını emdik, feryadına göz yumduk,
Sesini çıkaranı anında vurduk, gömdük,
Sağla, solla barıştık, çetelere dayandık.

İktidar bir tarafta, gizli güçlerde yetkin,
Çetelerin düzeni hışımla olur etkin,
Hedef halkın inancı, millet öfkeden bitkin,
Başörtüsü irtica, laikliğe dayandık.

Devleti bir gecelik faiz çıkarıp, soyduk,
Bankaları paylaşıp, hortumlayarak doyduk,
Aziz Türk Milletini köle yerine koyduk,
Perdeleri yıprattık, yüzsüzlüğe dayandık.

Seninle yattık, kalktık isminle boyaladık,
Milletin hukukunu gasp ettik oyaladık,
Menfaat hızımıza gazını mayaladık,
Meşalemiz aydınlık, karanlığa dayandık.

Bir kan gölüne döndük, feryat ettik dövündük,
Uydurma senaryolar, yalanlarla avunduk,
Mazlumu ezmek için zalimleri savunduk,
Gündemi belirledik, palavraya dayandık.

İsmin lafta süsleme, söze öyle başladık,
Ekonomi, kalkınma, sen varsın ya boşladık,
Böyle uykuya daldık, dört mevsimi kışladık,
Yangınlarla uyandık, metanetle dayandık.

Enkaz masallarıyla sırtımızdaki eğer,
Devletin borcu olsa taşımamıza değer,
Kemerimde her delik vurgunculara, meğer
Soygunu mahsup için zam seline dayandık.

Aç insanın bakarken kara kara yollara,
Meyhaneler tabaklar kırıyor yaralara;
Doğayı mafya basar, haciz fukaralara,
Adaleti mülk sayıp, temeline dayandık.

Çalışkan ve dürüstün ödülü büyük ceza,
Mükâfatın yerine beklenmedik bir kaza,
Kanunlar tozlu rafta, kanunsuzluk hakeza,
Devri aman dedirten mafyalara dayandık.

Harap, bitap halkını bu modern çağda ezen,
Şu dünya üzerinde yekpare, köhne düzen,
Yoktur böyle bir başka tekne denizde yüzen,
Suni gürültülerle cehalete dayandık.

Bir millet kaybederse derdin, öz benliğini,
Esarete mahkûmdur, unutur kimliğini;
Kavrayamadık etik, ahlak bütünlüğünü,
İdeolojik gözle saplantıya dayandık.

Atam utanıyorum liradaki resminden,
Yeme alet edilen pullardaki isminden,
Maskenden başka bir şey kalmamıştır cisminden,
Kalk mezarından artık, bak kapına dayandık.

Nutkumu, hitabemi oku aymaz dinlesin,
Sömürü düzenine vur ki yer gök inlesin,
Öylesine bir vur ki cehennemi sinlesin,
Kurtar emanetimi ihanete boyandık.
Kasım 2001