gümüş kordonum esnedi
yükseliyorum!
yer çekimini bulamasaydı newton
cehennem olmayacak mıydı?
/saçma!
ne kadar yükseldiğini düşünsen de
hep bir anne ayağının altındasındır
gök kaç tabaka diyorum bir buluta
ay, güneş'e tutuluyor (manzarayı değiştirmeliymiş)
dante'nin cehenneminden bir bölüm okunuyor o sıra
o'nu inkar ediyorum!
evet, tıpkı o'nun bizi inlar ettiği gibi.
sonra, gözlerinden bakıyorum hayata
çocuklarımız ne kadar büyümüş
-anne; babam nerde diyor küçük olan?
'uzaklarda' diyorsun sevgilim
bir başkasının elleri bacaklarını okşarken
daha kırkı çıkmadı diyor karşı daireden 'zeliha'
liseden bir arkadaşınla seviştiğini görmüşler
hani 'o' zayıf ve çelimsiz oğlan
ne bulduğunu bir türlü anlayamamışlar onda
patronunun zengin oğlu dururken!
bir tek annem ağlıyor
babam uyuyor, uzanmış mindere
annemin elleri tarladan gelmiş
taşralı annem, anadolu annem
birden 'sela' duyuluyor, belediye direklerinde
koşup gidiyorum apar topar
merhumu iyi bilirlermiş, Allah rahmet eylesin
imam anlatıyor; çokta hayırsever biriymiş
hani, memleketi için bütün varını - yoğunu verebilen
-helal olsun diyor cemaat hep bir ağızdan
lakin; bu günleri göremedi
yakınları soyup soğana çevirdiler derken
gözüme soğan kaçıyor, uyanıyorum...
15.05.2011
Kemal DeğirmenciKayıt Tarihi : 13.4.2015 16:56:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!