Asr Suresi Şiiri - Osman Erdoğmuş

Osman Erdoğmuş
561

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Asr Suresi


ASR SURESİ

Asr Suresi: Kur’an’ın sıkılıp içine sıkıştırılması. Usare de aynı kökten gelir; meyvenin sıkılıp suyunun çıkarılması.
İmam Şafi: Kur’an’dan başka hiçbir şey indirilmeseydi de sadece Asr Suresi indirilmiş olsaydı insanlık için kâfi idi der.

Mehmet Akif ise

''Halikın namütenahi adı var en başı Hakk
Ne büyük şey kul için Hakk'ı tutup kaldırmak
Hani ashab-ı kiram ayrılalım derlerken
Mutlaka sure-i ve'l-Asr'ı okurmuş bu neden?
Çünkü meknun o büyük surede esrarı felah
Başta iman-ı hakiki geliyor sonra salah
Sonra Hak, sonra sebat, işte kuzum insanlık
Dördü birleşti mi yoktur sana hüsran artık.''

Yeminle başlayan bu sure adını ilk ayetinden alır. İniş sırasına göre 13, sıraya yerleştirilmiştir. Tedvin sırasında 103. Suredir.
Birinci yılın sonu, ikinci yılın başına tekabül eder. Kur’an’ın en kısa üç suresinden biri. Kendisi kısa ama manası çok uzun bir sure.
Kur’an’ın inşa etmek istediği insan tipini veriyor bu sure. Çünkü vahiy, ilahi bir inşa projesidir.
Ashap bir araya gelince ayrılmadan önce Asr Suresini okurlar öyle ayrılırlardı. Sahabenin Kur’an’ı okuması, Kur’an’ı yaşamasıdır zaten.
Asr Suresinin dört unsuru 1. İnanmak. 2. Yaşamak. 3. Paylaşmak. 4. Direnmek. İnanmak Allah’ın hakkıdır. Yaşamak hayatın hakkıdır. Paylaşmak insanın hakkıdır. Direnmek hakikatin hakkıdır.

1. Asra yemin olsun, Asr şahit olsun. Kur’an’ın özüdür. Usaresidir. Hasat manasına gelir. Hububatı ayıklayıp almaktır.
İkindiye Asr denmiştir. Çünkü günün hasılat vaktidir de ondan. Hasat ve hasılat zamanıdır.
Akşam yaklaştı. Ziyanını telafi etmek için çok kısa zamanın var. Davran.
Asr-ı Saadete, Peygamberimizin yaşadığı döneme yemin olsun.
100 yıla da Asr derler neden? Üç kuşağın hasılatı olduğu için.
İkinci ayet insanlardan bahsettiği için zaman görüşü ağır basmıştır.
Zamana da Asr denir. Elde ettiğimiz her şeyin kabı olduğu için.
Zaman elimizde yoksa elde ettiğimiz bir şeyde yok demektir. Zaman en büyük imkândır. Zaman olmasaydı eylemde olmazdı.
Yine insanlığın ikindisi manasına gelir. Sabahı Âdem ile başladı, kuşluğu Nuh’la devam etti, öğlesi İbrahim’di, ikindisi Muhammed (AS) oldu. Akşam yaklaştı.
Geçmekte olan zaman gelecekte insan için fırsattır.

2. Zamanını değerlendiremeyen insanın sonu hüsrandır.
İmtihan salonunda ki insanın oyalanması gibi.
En büyük sermayemiz zaman elimizden gidiyor.
Ebû Hüreyre"den nakledildiğine göre, bir gün Resûlullah (sav), “Müflis kimdir, biliyor musunuz?” diye sordu. Ashâbı, “Bize göre müflis, parası ve malı olmayan kimsedir.” dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber, “Şüphesiz ki ümmetimin müflisi, kıyamet günü namaz, oruç ve zekâtla gelir. Aynı zamanda şuna sövmüş, buna iftira etmiş, şunun malını yemiş, bunun kanını dökmüş ve şunu dövmüş bir hâlde gelir. Bunun üzerine iyiliklerinin sevabı şuna buna verilir. Üzerindeki kul hakları bitmeden sevapları biterse, hak sahiplerinin günahları kendisine yüklenir. Sonra da cehenneme atılır.” buyurdu.
Bedelsiz verilen bir ömrü, bizden büyük bedeller ödeyerek satın alıyor.
Zaman kavanozumuza önce imani ve İslami büyük taşları koymalı.
İnsan: Sorumlu, bilinçli, medeni varlıktır. Ünsiyet kesbetmiş varlığa denir. İnsanın karşıtı vahşidir. Zımmen şöyle der: bir insan yaşadığı hayat ile cehennemi kazanmışsa hüsrandadır.
Cehennemi ne kadar ucuza alsanız pahalıdır. Cennete ne kadar çok bedel ödeseniz ucuzdur. Çünkü kat kat alacaksınız karşılığını.
Cehennemle sonlanmış bir hayat kaybedilmiş bir hayattır. Zamana sahip olmayan nimete nail olamaz. Cennet zamanla elde edilir.

3. İşte size kurtuluş reçeteleri
İMAN: İman bir güven kurumudur.

1. İnanılması gereken bütün değerlere inanmak.
2. İnanılan bütün değerlere güvenmek.
3. Bu sayede kendini güvende hissetmek.
4. Çevresine güven vermek demektir.
Peygamberimiz; Müslüman, elinden ve dilinden diğer insanların güven duyduğu adamdır, buyurmuştur.

İLLELEZİNE AMENÜ ile ELLEZİNE MÜ’MİNUNE arasında fark var. ELLEZİNE AMENU: İman ettiklerini iddia etmişlerdir ama bunu daha ispat etmemişlerdir.
Zararda olmamak için önce iman.
Allah’ın belirlediği şekilde bütün emirlerine iman etmek gerekiyor.
Sizin kendi iddianız MÜ’MİNUN ise Allah’ın iddianızı kabul etmesi, burada ben Allah’a inandım ve güvendim diyecek ama bu yetmez.
İmanın iktidar olması nasıl olur? İkinci aşamada onu söylüyor.
ĞAMİLÜSSALİHAT: Bir insanın iman iddiasının sadece gönüllerde değil, sadece hislerde değil, sadece dillerde değil, hislerine, aklına ve bütün davranışlarına yayıldığını gösteren faaliyetlerdir.
Eğer bir iman salih amellerle ispat edilmemişse bu iman sadece bir iddia ve slogandan ibarettir.
Salih amelleriniz yoksa sözünüz atmosferde buharlaşır.
İman bir güneştir, salih amel onun ışığı ve ısısıdır.
İman kalbin, salih amel organların eylemidir.
Kur’an’ın inşa ettiği ahlak sistemine eylem ahlakı diyebiliriz. Davranışlarda görünmüyorsa eyer sizin iddianız pek işe yaramıyor.
Salih Ameli ahlak haline getirenler, hayat tarzı yapanlar da müstesna.

HASENAT ile SALİHAT farklıdır. Islah edici amele SALİHAT denir. Yani düzeltici bir eylem olmalıdır.
Namaz, oruç, hac, zekât gibi ibadetler topluma yansımıyorsa HASENAT’tır.
Salihatın karşılığı cennettir.
Hasenatın karşılığı ise bire ondur.
Kişinin kendisine dönük ibadetler işlemesi hasenattır.
Kişinin üçüncü şahısları veya bozuk bir şeyi düzeltmesi salihattır. Bir eyleme salih olma vasfını Allah ile bağlantısı veriyor.
İmanı olmayanın salih ameli yoktur. Hayrı olabilir.

VETEVA SAVBİL HAKK: HAKK: Allah’ın isimlerindendir. Hakk, kavramını Allah’a atfedersek, Ona kayıtsız şartsız teslim olmaktır. Hayatı Allah bilinciyle yaşamaktır.
Hak. Kur’an içinde olabilir.
Hak geldi batıl zail oldu. İsra 81 ve Kehf 29
Gel kardeşim seninle Kur’an konuşalım.
Seni de beni de Kur’an terbiye etsin.
En güzel söz, en güzelin sözüdür. O da Kur’andır. Buna Peygamberimizin hayatı şahittir.
İman ve salih amelin örnekleridir diye anlayabiliriz. Ne gibi salih amel işleyelim sorusuna cevaptır.
Hakkı tavsiye etmek, Hakkın yolunu tutmaktır. Hakkın yolundan gitmektir.
Allah’ın hakkını teslim etmektir.
Bununda tek yolu Allah’a kayıtsız şartsız teslim olmaktır.

VETEVA SAVBİSSABR: SABIR: Zillet ve meskenet içerisinde başına gelen her şeye boyun bükmek değil.
Sabır: her sıkıntıya rağmen değerlerine sarılmak demek.
Peygamberimiz, cennet zorluklarla çevrilmiştir cehennem arzularla, buyurmuştur.
BAKARA 155-156-157

Sabır Kur’an’da değişik “harfi cer”lerle gelir.
1. SABARA ĞAN: İnsanın Hakk üzerinde sabit ve dik durmasıdır. İnsanın nefsine karşı direnişidir.
2. SABARA ĞALA: İnsana yönelik zulme, işkenceye, acıya, sıkıntıya karşı sabretmesi.
3. SABARA Lİ: Allah’ın emirlerine sabır. Sonunda cenneti getirecek mükellefiyetlere sabır.

ASR SURESİNİ HAYATA TAŞIMAK
1. EN BÜYÜK SERMAYEMİZ OLAN ZAMANI LEHİMİZE ÇEVİRMEK.
2. ALLAH’IN İSTEDİĞİ MODEL OLUP İNSANLIĞA ÖRNEK OLMAK.

Osman Erdoğmuş
Kayıt Tarihi : 15.3.2019 23:07:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Osman Erdoğmuş