Asr I Azazel Şiiri - Ülkü Güven

Ülkü Güven
52

ŞİİR


5

TAKİPÇİ

Asr I Azazel

Gazze’de bir kız çocuğu,
Elinde, kana bulanmış bez bebek…
Annesinin cesedini arıyor,imekleyerek.
Bulutlardan ateş yağıyor, taş oturmuş evlerin kalbine.
Toprak, acz ile ağlıyor, kadınların makus kaderine.

Sen! Ey Bilal’e aşık olan sarışın çocuk,
Sana ne yapabilir,tanktan,tüfekten bir mahluk.
Bu büyük felaketin, bir sebebi var elbet,
Kimbilir, belki kadim bir ihanet,
Belki de lanet...

Gazze’de bir kız çocuğu,
Köz yapışmış eteğine.
Tekbir nidasıyla, Zülfikar’ı versem emrine.
Mücahit sapanlar için taş toplasam geceler boyu.
Ebabil kuşlarına yer açın gökte,
Onlarla kahrolacak,iblisin soyu.

Gazze’de bir kız çocuğu,
Gözlerinde yanıtsız yığınla soru.
“Annemi yakarak,yurt mu yapılır Musa’ya?
Lüsifer’i salarak,yol mu açılır ukbaya?
Hangi vaat edilen,öd suyunu içti yüreğimin?
Hangi canavar kırdı kolunu, bez bebeğimin.”

Gazze’de bir kız çocuğu,
Sırtında binlerce Siyonist oku,
Ağlamayı unutan gözleri,kuyu kazıyor,
“Su” diye yalvarıyor,
“Su…”
Hacer’in oğlu uzakta değil,koşarak yetişiyor,
Öte yanda Azazel'in askerleri...
Şakağa saplanan her kurşun, Selahaddin’i yaralıyor.

Gazze’de bir kız çocuğu,
Sarı saçlarında, barut kokusu.
Etrafında birkaç ankebut, çelik ağlar örüyor.
“korkma” diye, mağaradan bir ses yükseliyor.
Deliye dönüyor, karanlığın kör müşrikleri.
Firavun secdede,tükendi bütün ümitleri.

Gazze’de bir kız çocuğu,
Azazel gece vardiyasında,
Kuşanıyor zırhını serçe,mukaddes Kabe ipeğinden,
Kanadında tonlarca lav,Pompei’den getirilen.
Her yerde, tarihin inkar ettiği,can göleti,
İmdat çığlıkları atıyor,kız çocuğunun ibadeti.
Yalvaran elleri yüzüne kapanırken,
Yavuz’un atıydı,güneşi getiren.
Ah güzel çocuk,
Biliyorum,sen hiç çocuk olmadın,kan kaybederken.
Nasıl yürüyeceksin,anne yüzü görmeden.
Nasıl büyüyeceksin!
Oysa ki Kevser tadındaydı dudağındaki bismillah,
Sen yine de gülümse,
Cenneti müjdeliyor Kelamullah.

İNDEKS:
Azazel: Şeytanın cennetten kovulmadan evvelki adı.Tevrat’ta geçen Azazel adlı iblis,insanlara savaşmayı,kan dökmeyi öğretirek,insanlardan intikam alır.
Ankebut: Örümcek demektir.Ayrıca Kur’an-ı Kerimin 29.Suresi.
Lüsifer: Kadın sıfatına bürünmüş şeytanın Latince adı. Hristiyanların çoğu,cennetten kovulan Lusifer’in Afrikaya atıldığına inanır ve Afrika’daki sefaleti de Lüsifer’e bağlar.

Ülkü Güven
Kayıt Tarihi : 21.11.2012 13:34:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Cihat Şahin
    Cihat Şahin

    Kur'an'da şeytanın böyle bir isminden bahsedilmez.
    Ne Kur'an'da ne de sahih hadislerde "Lüsifer" adı da geçmez.

    "BİR YERDE BİR HAKSIZLIK GÖRÜRSENİZ, ONU ELİNİZLE DÜZELTİNİZ! EĞER BUNA GÜCÜNÜZ YETMİYORSA ONU DİLİLİZLE TASHİH EDİNİZ! EĞER BUNA DA GÜCÜNÜZ YETMİYORSA, ONA KALBEN BUĞZ EDİNİZ Kİ- BU İMANIN EN ZAYIR MERTEBESİDİR- EĞER KİŞİ BUNU DA YAPMIYORSA, ONUN KALBİNDE ZERRE KADAR İMAN YOK DEMEKTİR!" -Hadis-i şerif meali-

    Hayırlı sınavlar Ülkü bey.

    Cevap Yaz
  • Hikmet Çiftçi
    Hikmet Çiftçi

    "Dünden bugüne" bütün gerçekliğiyle, bütün çıplaklığıyla ve neredeyse aynen yaşanan olayların adeta kelimelerle, dizelerle şiirleşen fotoğrafı.
    Tek farkı daha korkuncu, daha ateşlisi, daha yıkıcı ve yakıcı oluşu.
    Bırakın kadınları, çocukları binalara dahi ölüm yağdıran bir iblis faciası, felaketi.
    İnsan (!) eliyle yapılabilecek dehşetengiz vahşeti yaşatan mahlukatın zalimliği.
    2013'ten 2023 ve 2024'e uzanan katliamın, soykırımın en korkuncu, en vahşisi, en canicesi, en acımasızcası, hayvancası...
    Öncelikli hedef kadın ve çocuklar.
    Kadın "ana-vatan"dır, çocuk istikbal.
    Vatanı yakıp yıkıp, istikbali yok ediyorlar, insanım diye gezen vahşiler.
    Savaşacaksanız adam gibi savaşın, diyeceğim de adam yok ki ortada. Ağzından kan damlayan sırtlar gibi bu İblisler. Adamlık, insanlık, vicdan ne arar bu yaratıklarda!..
    Güzel ve oldukça etkili bir şiir.
    Tebrik ve takdirlerimle.
    Özellikle de bazı kelimelerin karşılıklarını şiirin altına eklemiş olmaları çok isabetli olmuş. Bunun için de ayrıca teşekkür ediyorum.
    Var olun.

    Cevap Yaz
  • Ahmet Kırmızı
    Ahmet Kırmızı

    "etrafımızdaki silah sesleri duymamızı engelliyor. ama insan sesleri diğer seslerden farklıdır bütün sesleri bastıran seslere rağmen duyulabilir. Hatta insan bağırmasa bile bir fısıltı bile olsa, en kısık sesli fısıltı bile orduların sesini bastırabilir.

    eğer "hakikati" söylüyorsa" / çevirmen filminden bir replik."


    saygılar şiire, yazana ve dahi yazdırana.


    Cevap Yaz
  • Ülkü Güven
    Ülkü Güven

    Ramazan Bey sizin varlığını bilmek hissetmek benim için her daim güç oldu.teşekkür ederim
    Sayın Emre Maral,teşekkürler...
    Necdet Arslan Hocam teşekkür ediyorum:)))
    Atilla Bey,Rabbim müslüman alemine huzur versin tez zamanda...
    Zeyenep Hanım...teşekkürler...muhabbetle kalınız

    Cevap Yaz
  • Ramazan Topoğlu
    Ramazan Topoğlu

    Bu başarılı güzel şiiri kutlarım.

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (13)

Ülkü Güven