sana değil, seni yazıyorum karalama defterime
değdiğim taşın bile hatrı kalırken bende
gözüme değdiğinden beri, gözüm kalır sende
kokun kalır haftası geçmişken üzerimde
korkarım sana nazarım değer diye
dön deme bir daha, bir daha dönemem geriye
seni duyarım meşe ağacının hışırtısında
seni severim kucağımdaki kediyi okşadığımda
ha deyince kalkan, hû deyince selamlayan
gönlüm bir mevlevi gibi dönüyor huzurunda
selamla bu abdı, sarhoş olsun aşkından -Hû-
bu dergâhta her nefes bir çile
nitekim seni sevmek kanlı bir devrim sayılır
kıskandırır gülüşleri başkasının hülyasında
özletir kendisini yalnızlığın kıyısında
can yakar öfkesi camilerin avlusunda
rüzgar olur çukurova'nın uğultusunda
gölgesiz bırakır aziziye'nin hamadasında
görünmez olur sis perdeleri ardında
kimliksiz bırakır kimsesizler mezarlığında
olur, her şey olmaya hazırdır
kendi bilmez ama her şey olur abdalın rüyasında
Kayıt Tarihi : 25.7.2022 13:06:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!