Aslında ben,
öteki hayatımda daha mutluydum...
Dostlarım vardı, sevdiklerim
onlarla yeşerdim, onlarla yaşlandım,
darıldığım günler az oldu onlara ama
sarılmak isteyip sarılamadığım günler çok.
Aslında ben,
öteki hayatımda daha mutluydum...
Zamanla yeşil, sarı, siyah olsak ta
haksızlıklara tepkimiz aynı ve tek renkti.
Kara kışları, tenlerimizi kavuran sıcakları
teneke damlara vuran kurşun yağmurları
yılmadan onurluca geçirdik
hiç sızlanmadık, ağlamadık hiç.
Gülen yüzlerimizi yukarıya çevirdik
en kötü günlerde aydınlıklara, umuda baktık.
Güneş neredeyse oradaydık; dimdik, ayakta.
Oysa hiç batmamasını isterken batırıyorlardı,
her gün biraz daha kirleterek.
O zaman boyunlarımız eğrilir, mahzunlaşırdık
gece olunca, kalabalığın içinde bile
zifiri yalnızlıklar hissederdik.
Aslında ben,
öteki hayatımda gerçekten mutluydum...
Çünkü deniz hep yanımdaydı, umutluydum,
Yakamozlarla martıların kur yapar gibi
danslarını izlemediğim gün olmadı.
Bir elinde gemici feneri, bir elinde rakısını alıp
minik sandallarıyla denize açılanların
“Dönülmez akşamın ufkundayız” nameleriyle
döndüğünü işittiğim günler de oldu.
Aslında ben önceki ya da sonraki bir hayatımda daha mutluydum...
Çünkü mutsuzluğun ne demek olduğunu bilmezdik,
“Mutlu olmak varken bu dünyada” diyen şairin dizelerindeydik,
Çünkü böylesine rezil yaşamadık ki ölümü?
Soyulanları, sömürülenleri, kırılıp dökülenleri gördük.
Hep ürettik ama motorduk, motorun yağıydık,
yıprandıkça yenilendik, bir taneden binlerce tane doğduk.
Aslında ben,
öteki hayatımda çok daha mutluydum...
Çünkü ben, öteki hayatımda,
sisli dağların tepesinden
masmavi denize uzanan
sarıya ve yeşile bezenmiş tarlada
hep ama hep Güneşe bakan
mutlu bir Ayçiçeğiydim…
Kayıt Tarihi : 14.1.2015 17:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Susurluk, Ocak’1998
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!