Hiç doğmamış olmayı isterdim.
Bilseydim
yalnızlıkla el ele dolaşacağımı
koşup tükeneceğimi mutluluk peşinde
Su gibi damlasaydın
Çatlamazdı bozkırlarım
Kurudu yeni filizlenmiş tohum
Sarmaşık olup sarılamadım
Orman gibi değil
İnce bir dalım sende
Al eline bir çivi
Bir eline de çekiç
Çak gönlüne zamanı
Acıtan darbe değil
Eski bir çivinin pası.
Gözdün önce
Bir bakışla atıldı yüreğime tohumun
Kıvrak, esrarlı
ama
Bir o kadar da masum.
Sonra ses oldun
Durun daha zamanı var, arayacak
Biliyorum inanın sevdi beni
Yoksa öylesine tatlı bakamaz
Göz göze gelince gülümsemezdi
Seni seviyorum der gibi.
Dün gazetede gördüm
Koca bir ilanla
Sana yakışır bir şahika
Adını yazmışlar
Azametini ise
Sığdıramamışlar.
Dağlansa da yara bu
Mıhlanmış bir kere
Mühürlenmiş sırlar gibi
Kadim gamlar kıraathanesinde bekler
İçli hicranlar merdiveninde tutsak
Gözlerine bir baksan
Hücum edin siz sokaklara
Koşun, kaçırmayın kalabalıkları
Ahlak adına cezalandırın
Düzen için saldırın
Yakın, yıkın
Bana ne!
Kalk gidelim buralardan
Oralarda yumuk yumuk
Kardan bulutlar var.
Nereye diyecek olursa bir dost
Sırılsıklam dans edelim o sarhoşlukla.
Öyle bir yer olsun ki orası




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!