Yine bir seçim dönemi daha geldi!
Gelip bizleri sorup sual edecekler,
Yine gözümüzün içine baka baka;
Ve bizlere yalanlar söyleyecekler.
Yine bir seçim dönemi daha geldi!
Yine o tanıdık yalancılar gelecekler;
Neden halâ gelmedi, yoksa
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
Devamını Oku
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,
iki tür demokrasi var. birsi burjuva demokrasisi bir de sosyalist demokrasidir. tekelleşen ekonomi burjuva demokrasisini de tek ele toplamak ve bunu diğerleri üzerinde baskı aracı olarak kullanmak ister. seçimler ise kulağa hoş gelen bir demokrasi illuzyonudur. oynanan bir oyunun içinde mi dışında mı olmak istiyor insanlar... buna göre kararlarını verirler. dünyada hızla yükselen sosyalist eğilim olduğunu herkes görüyor. telaşlar bundandır: illuzyonlarla da kandırmakta zorlananlar, dünya insanlarını ortaçağ karanlığına çekmekten başka yol bulamıyor. çünkü emperyalizmin ileriye doğru gideceği yer kalmamıştır. kapitalizm ilk kurulduğu yıllardaki özgürlükçü velaik görüntüsüne artık katlanamıyor. o nedenle ondan da geriye doğru bir yön tutturmak zorunda... izin verilirse tabii.
(İsteğiniz üzerine görüşlerimi aktardım.)
Siyasetin 'S' si nasıl yılana benziyorsa, siyasetçilerimizde aynen 'S' gibi kıvrılıp duruyorlar.
Yani kelime ve başlangıç harfi ancak bu kadar birbirine yakışır.
Ben otuz sene oldu oy vermiyorum..
Hayatım boyunca da siyaset denilen şeye bulaşmadım.
Ancak düşünce sahibi olarak her zaman siyasetin içinde oldum.
Yazdım, çizdim, söyledim. Cezaevinde yattım.
Bana göre siyaset, kişinin kendini tanıtmasından ibarettir.
Kendini, insanı, dünyayı nasıl algılıyor.
Hayata nasıl bakıyor..
Kimlik ve kişiliğini nasıl oluşturuyor.
İster demokrasi masalına inansın katılarak bunu yapsın..
İster demokrasi masalına inanmasın, kendi çaıpında kendi kimliğini ortaya koysun..
Şu var ki, ben asla demokrasi masalına inanmıyorum..
Tarihin düzenleri dört ayak üzerine oturtulmuş..
Yönetenler + zenginler + Aydınlar (bilim, fikir, din adamları + zorunlu eğitim ve medya) + ordu
Bu dört ayat ilkel toplumlar hariç hepsinde var...
Bu dördü birleşti mi düzen kuruluyor..
Halk mı?
Yönetici kandırır..
Zengin soyar
Aydın kandırmayı, soygunu bilimsel, dinsel metodlarla izah eder.
Ordu düzeni sağlar.
Bugüne ve geçmişe bakınız..
İdeolojisi ne olursa olsun bütün düzenler bu dört ayat üzerine kurulurlar..
Halk mı?
Halk hikayedir..
Kandırılan, soyulan, ikna edilen, tepesine vurulandır..
Daha ne diyeyim.
Ben halktan biriyim..
Artık kandırılmak istemiyorum
Soyulmak istemiyorum
İkna edilmek istemiyorum
Tepeme vurulsun istemiyorum
Düşüncelerimi geleceğe yazıyorum..
Bugünden bir şey beklemiyorum.
Size geçmişte yazdığım bir şiiri yorum olarak koyayım..
YB-42 Değiş tokuş! ..
Genç biriyle,
Hayat tecrübesi olanın
Aşağıda sohbeti var
Genç adam soruyor
Amcacığım,
Sen eskilendensin
Sen olanları bilirsin
Sana bir sorum var
Şu yönetim tarzını
Bir türlü anlamadım
Partiler kuruluyor
İnsanlar seçiliyor
Hükümetler kuruluyor
Hiçbir şey değişmiyor
Bana biraz anlat,
Ne oluyor, neler oluyor?
Evladım bak,
Seçim olan
Düzenlerde,
Bir iktidar olur
Bir de muhalefet
Bunların ilişkileri
Halkın ilişkileri
Ve de birçok konu
Bağlanır kurallara
Sonra hayat başlar
Uygulanır kurallar
Düzen,
İktidara kor bir şablon
Muhalefete de bir şablon
Seçilenler sırayla uygular
Şimdi bak,
Biz,
Önceki iktidarlardan
Büyük bir enkaz aldık
Çok zor işimiz
Bizden öncekiler
Çalmış, çırpmış, yemişler
Devleti soyup
Soğana çevirmişler
Biz bunların hepsini
Hep düzelteceğiz
Tüyü bitmedik
Yetimlerin hakkını
Kimseye yedirmeyeceğiz
Yaptık planlarımızı
Yaptık hesaplarımızı
En kısa zamanda
Düze çıkacağız
Devletimizi güçlü
Halkımızı ferah kılacağız..
Bunlar,
Plansız programsız
Memleket nasıl,
Yönetilir bilmiyorlar
Halkın verdiği kefaleti
Rezil rüsva ediyorlar
Halkın malını mülkünü
Parasını soyuyorlar
Biz tüyü bitmedik
Yetimlerin hakkını
Yedirtmeyiz,
Yedirtmeyeceğiz
Her şeyin hesabını
Sorarız, soracağız
Bunların zamanında
Halk perişan oldu
Devlet iki paralık oldu
Ele güne karşı
Rezil ve rüsva oldu
Halkın ne malı güvende
Nede canı güvende
Bunlar devlete
Halka sahip çıkacaklarına
Soyguncularla beraber
Soyup soğana çevirdiler
Bunlar hırsızlar çetesi
Soyguncular çetesi
Şimdi,
Anlatılanları gördün
Birebir duydun değil mi?
Evet,
Olan nedir,
Biliyor musun?
Belirlenen kurallara göre
Gidilir seçimlere
Halkın önünde
Bir sürü laf söylerler
Kural gereği seçilirler
Seçim sonucunda
Birileri olur iktidar
Birileri de muhalefet
Kim ne olursa
Yukarıdakilerin
Altına atar imza
İktidar şu olmuş
İktidar bu olmuş
Önemli değil
Muhalefet
Kim olmuş
Önemli değil
Bu gün falan gelir
Yarın filan gelir
Kim nereye
İsabet ederse
Başlar göreve..
Halk onlara der,
Sen iktidarsın
O iktidarlar
Ne yapıyorsa
Ne söylüyorsa
Öyle yapar
Öyle davranır
Sen muhalefetsin
Muhalefetler
Ne yapıyorsa
Ne söylüyorsa
Öyle yapar
Öyle davranır
Böylece,
Sırayla gelir
Sırayla giderler
Ne gelen değiştirir.
Ne giden değiştirir
Bakma sen
Öyle farklıyız
Diye söylediklerine
Hepsinin özü bir
Hepsinin sözü bir
Sadece göreve göre
Rolleri sözleri değişir…
Ama,
Her birinin
Bitmeyen sözünde
Büyük idealler
Büyük değişiklikler
Hak ve adalet üzerine
Değişmeyen sözler
Vardır, bir türlü
Uygulanamayan
Hayata yansımayan..
Ve işin garibi,
Nedir biliyor musun?
Muhalefet bağırır
Hırsızsınız………..
Devleti soyuyorsunuz…
İktidar suçlar geçmişi
Hırsızlar…….
Devleti soymuşlar..
Ya.. Ben utanıyorum
Onlar utanmıyor…..
Gerçekten,
Hırsızlarsa görün hesabını! ..
Yok yalansa,
Yalancının görün hesabını! ..
Hayır,
Bütün dünyanın önünde
Bütün halkın önünde
En ağza alınmadık sözler
En ağza alınmadık suçlamalar
Medya etraflarında pervane
Biri böyle medyatik
Bir şey söylese de
Çarşaflarca yazsak
Yalanla ve kavgalarla
Toplumda değer kazansak
Tirajları patlatsak,
Diye bakıyorlar,
Her biri, sanki aynı şekilde
Ya… Ben utanıyorum
Onlar utanmıyor……
Evladım,
Ben bu oyunu,
Yıllardır seyrediyorum
Artık onlara inanmıyorum
Muhalefet, iktidar
El ele kol kola,
Düşmüşler aynı yola
Giriyorlar rollere sırayla
Dün kara dediğine bu gün ak
Dün ak dediğine bu gün kara
Diyorlar, sahnedeki kurallarla
Ben artık seyretmiyorum
Bu oyundan bıktım usandım
Kim oynayacaksa oynasın
Kim seyredip oyalanacaksa oyalansın
Bu memleketin
Aklı ereni ben miyim?
Bu memlekette
Benden başka
Aklı eren yok mu?
Ha… Evladım,
Sanma,
Sadece bizde böyle
Seçim olan her yerde
Aşağı yukarı böyle
İnsanlar şaşırdı,
Ne olacak, ne bitecek?
Kime nasıl güvenecek?
İşin doğrusu evladım
Bende bir şey anlamadım…
Ama anladığım,
Sadece bir şey var:
Her gün yeniyor haklarım! ..
26.04.2006-İzmir
Kaldırımlar, caddeler,pankartlarla bezenir
Bi çare divaneler,yollara dizelenir
Yine seçim zamanı,kavgalar tazelenir
Eski tas eski hamam,ben artık aldanamam
Değerli kaşemşör dostum,gördüğüm kadarıyla siz bu seçimleri çok ciddiye alıyorsunuz.Hangi beklentimiz gerçekleşti ki ,bundan sonra gerçekleşsin.Ben inanmıyorum.Sadece bir oyum var zamanı gelince en doğru şekilde kullanacağım.
Çünki, biz milletçe bazı gerçekleri göremediğimiz müddetçe,daha çooook, politikacıların oyuncağı oluruz.
selamlarımla______Hamit Körken
Bu şiir ile ilgili 13 tane yorum bulunmakta