Asla... Şiiri - Atilla Güler

Atilla Güler
465

ŞİİR


3

TAKİPÇİ

Asla...

iğdiş edilmiş düşlerin var senin
ne zaman anlayacaksın
bir parçası olduğunu özleyişlerimin
aslında senin döküldüğünü
her dizeden…imgelere bulanmış
ve kısır döngülerimde sana düştüğünü yüreğimin
hiç ama hiç bilemeyeceksin

“kendimle oyunlarımdan aldığım yaralarımda
umudu da kalmadı iyileşmelerin
yok hiçbir şey
yalnızlıkla koyun koyuna yatmaya alışınca”

bir kemanın ağlayan sesiyle içime dökülen şarkıların içinde
aradığımı seni
inatla uzandığımı sana düşlerimin içinden
asla…asla anlayamayacaksın

iğdiş edilmiş düşlerinle çoğalmayacak hayallerin
ve çok olmayacak hiç sevişlerin…hiçbir zaman
bildiğini sanıp… yetinip gördüğünle
çıkmayan sesimden sana attığım çığlıkları
asla duyamayacaksın

sen
yalnızlığı
içime
gömdüğün
gün
ölmedin

kendi
ruhumdu
gözlerimden
süzülen

tutunmuşken imkansızlıklara
tüketmeden ümidimi olacağından yana
içimden geçen her söz şimdi bir şiir
asla anlamadığın…bilmediğin
ve asla duymadığın

dedim ya
iğdiş edilmiş düşlerin var senin
bu düşe bir daha tutunamayacaksın

22.03.2007

Atilla Güler

Atilla Güler
Kayıt Tarihi : 22.3.2007 20:02:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Serkan Canbolat
    Serkan Canbolat

    Şiir Asla ile döker dizelere ilk nefesini... İğdiş edilen düşler ilk damla gözyaşıdır senden bana...

    Dikkatle bakıldığında 'iğdiş edilmiş düşlerin' bölümü üç kere tekrarlanıyor şiirde...

    'iğdiş edilmiş düşlerin var senin
    ne zaman anlayacaksın
    bir parçası olduğunu özleyişlerimin
    aslında senin döküldüğünü
    her dizeden…imgelere bulanmış
    ve kısır döngülerimde sana düştüğünü yüreğimin
    hiç ama hiç bilemeyeceksin'

    İlk bölüm şiirin omurgasını oluşturuyor. İğdiş edilmiş düşler engel senin beni anlamanda… Her dizeme, her mısrama seni ekmişsem; bu özleyişlerimin bir parçası olmandandır… Sevilen, özlenir… Ama iğdiş edilmiş düşlerinden dolayı bunları hiçbir zaman bilemeyeceksin… ‘…’ya sığdırılamayacak kadarken sana olan imgelerim, bunları hiç ama hiç bilemeyeceksin…

    'iğdiş edilmiş düşlerinle çoğalmayacak hayallerin
    ve çok olmayacak hiç sevişlerin…hiçbir zaman
    bildiğini sanıp… yetinip gördüğünle
    çıkmayan sesimden sana attığım çığlıkları
    asla duyamayacaksın'

    İğdiş edilmiş düşlerin nasıl çoğaltacak hayallerini… Ve çok olmayacak hiç sevişlerin hiçbir zaman… - Buradaki sözsel diyaloga dikkat, okunuştaki vurguya, dizilişe; gerçekten muhteşem… - Sonrasında yine bir bensizlik olacak seni benden uzaklaştırıp aslalara götüren… Asla duyamayacaksın çıkmayan sesimden sana attığım çığlıkları. Sanılmasın ki benden kaynaklanmakta sessizliğim, hayır; bunların hepsi senin iğdiş edilmiş düşlerinle alakalı… Bu noktada biraz da kişilik bölünmesi veyahut şizofrenik bir vaka göze çarpmakta bence… Senin iğdiş edilmiş düşlerin olduğu sürece bir beni yaratamadığın için sende; nasıl çıkabilir ki benden sesli çığlıklar… Sen yoktun diye ben olmadım… Ve asla olamayacağım…

    'dedim ya
    iğdiş edilmiş düşlerin var senin
    bu düşe bir daha tutunamayacaksın'

    Ve dendi ya iğdiş edilmiş düşlerin var senin… Gerçekle düş arasında bir dal bulamayacaksın tutunacak… Sen değildin aslında düşlerine tırpan çalınan, bendim düşlerinde can verenin… Bendim ve ben yoktum diye sen de yoktun…

    Yukarıda şizofrenik bir durum olduğunu belirttiğim mısraları kanıtlar nitelikte olan dizeleri de örnek vermek isterim. ‘İğdiş edilmiş düşlerin’ olan bölümler dikkat edilirse hep ‘bilemeyeceksin’, ‘duyamayacaksın’, ‘tutunamayacaksın’ ile son buluyor. ‘-e,-a’ eklerine özenle eğildiğimiz zaman görünen o ki ‘iğdiş edilmiş düşler’den dolayı yapamama, edememe gibi kişinin gücünün yetmezliği dile getirilmekte. Yani senin düşlerin yarınlarında yanında yoksa sen nasıl bilebilirsin yarınlarını… Bu demek oluyor ki biraz da düşlerdir gerçek olan hayatta. En azından bu şiirde böyle bir anlama karşılık geliyor. Gerçek yaşanmazken, tecrübe edilmezken nasıl tahmin edilebilir yarınlar? ..

    “kendimle oyunlarımdan aldığım yaralarımda
    umudu da kalmadı iyileşmelerin
    yok hiçbir şey
    yalnızlıkla koyun koyuna yatmaya alışınca”

    Buradaki dizelere işleyen soğuk kaldırımlarda can bulan bir yalnızlık… Yalnızlıktır aslında bendeki seni parça parça söküp alan… Yok hiçbir şey sensizlikte bende…

    “tutunmuşken imkansızlıklara
    tüketmeden ümidimi olacağından yana
    içimden geçen her söz şimdi bir şiir
    asla anlamadığın…bilmediğin
    ve asla duymadığın”

    Bu bölümde ilk üç mısrada yine Kızıl Şairimiz harikalar yaratırken bence son iki dizede ilk üç mısranın harikalığına eşdeğer bir harikalık göze batmıyor… Bilmiyorum ama okunuşta bir gariplik var gibi geldi bana ya da sıralamada bir eksiklik. Tam olarak çözememekle birlikte son bir rötuşla şiirin güzelliğine güzellik katılabilir.

    Atilla Abi yine çoğu şiirlerin gibi oldukça güzel imgelere – sana (Sevgiliye) – buladığın bir şiirdi Asla şiiri… Teşekkürler bu güzel şiirin için…

    Cevap Yaz
  • Sevil Nizamoğulları
    Sevil Nizamoğulları

    sen
    yalnızlığı
    içime
    gömdüğün
    gün
    ölmedin

    çok güzel Atilla bey

    saygılar

    Cevap Yaz
  • Tarık Sasaoğlu
    Tarık Sasaoğlu

    [[ bilmeyen duymayan görmeyen anlamayan iğdiş edilmiş düşlere tutunan bir sevgili.buna rağmen yılmıyorsunuz, umutlusunuz.kutluyorum.sevgiler.]]

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Atilla Güler