Uçurum vurgunu bir yalnızlık var içimde
Bitmedi üşümesi ellerimin.
Takvimlerden devşirdiğim bu korkunç ağrı
O buruk rüzgâr ve sen.
Kayıp gidersem göklerin en yalnız yıldızı gibi
Beni anlat sokakların en kederli sevişmelerine
Sana içimden gelen türküler söyleyemedim
Tutamadım ellerinden büyürken yağmur
Bir eşikten bir eşiğe atlarken
Cebine taş dolduran çocuklar gibiydik.
Ölümün yaşamaktan güzel olacağını sanmıştım,
Kapının önüne ceketimi bıraktığım vakit.
Bir elime, elinin beş parmağını
Almadan da gidebilirim diyordum
Bir silahın tetiğine yar etmeden alnımı
Aklıma gelmezsin sanıyordum.
Sensiz, her sabah topladığım sevinç
Devrilip enkaza dönüştü her akşam
Her nefeste biraz daha kesildi soluğum
Biliyorum eskiciye satmışsındır ceketimi
Üşümem geçmeyecek ah
Üşümem geçmeyecek…
Oysa tutkun ve
Ölümcül yaşadım seni
Sevdim
Yalansız bir ayet gibi.
Şimdi kuşların getireceği tufanı bekliyorum.
Savunmayacağım kendimi
Gardımı düşürdüm.
Notalarını savurmadan okusun
Kirli diye yıkatılmış bir ceketin cebindeki
Şu türküyü arkamdan bütün cemaat:
Yol gidenin han kalanın
Yar sevenindir canım
Bakma sen her gün ağladığıma
Yoldayım hastayım, varamam sana...
İstanbul/Aşkı imkansız görürken. 07.12.2007
Mehmet Arif SizerKayıt Tarihi : 7.9.2007 18:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Sen başını kaldırda bak, karanlık geceye inat ay yine gökyüzünde.....Çok derin,bir o kadar da hüzünlü.Ellerin yorulmasın,kutluyorum......
oysa o kadar sevmiştim ki seni
herşeyi aşabilirdim belkide
ama olmadı
yanlızlığım aşkımdan daha ağır bastı.....
tebrikler....
yanlızlık hep bizimle aşk olsada olmasada....
Münir ÜSKÜDAR
TÜM YORUMLAR (8)