Ben yapmadım tarifini.
“Hastanın öyküsü”
                         diyor
“anamnez”e tıp literatürü:
Öz geçmiş, 
             özel geçmiş, 
                         soy geçmiş
                                       ve şu an.
Deva olabilmek için derde
                             didik didik sorgulanan bir yaşam.
Ant içmiştim mesleğe başlarken, ant;
saklayacaktım sırlarını hastaların.
Bu gidişle 
affetmeyecek beni Hipokrat.
Daha sonra gelen
Bergamalı Galen de affetmeyecek.
Ey Asklepios! 
Ey Apollon’un Koronis’ten olan oğlu,
ölüyü diriltmek ne halt etmektir
                                öğrenmiş olmalısın Zeus’tan. 
Biliyorum
gizemli kalmalıydı hasta öyküleri.
Fakat anlamaya çalış beni,
anlamaya çalış ve yardım et ki
affetsin 
Hipokrat Ustam.
Tomografi kullanmadı.
Mamografi bilmezdi,
MR da yoktu üstelik...
Eli âsâlı yaşlı bir gülmezdi
ama
önceliği; zarar vermemekti insana.
Affetmezdi hatayı hayat,
kader sayılsa da
hayata mâl olan tıbbî kabahat.
Yüzleşsin istedim
anlattıklarıyla hastalar.
Yüzleşsinler ki
görsünler
           kılı kırk yararak
                        hekimler nerde, ne arar?
Adresleri yok,
isim de belirtmedim. 
İyi bilirsin ki
sen doğmadan önce kutsal ve önlüğüm gibi
                                               bembeyazken kargalar;
ananı yakan odunların isleriyle karardılar.
Kararsın istemiyorum yüzüm
ey Asklepios!
Ant içerim ki
ilk ve son olacak bu:
Artık hasta öyküleri yazmaya paydos.
Salim Çelebi
Kayıt Tarihi : 18.2.2010 08:09:00
 
 
 
 
 Şiiri Değerlendir
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
 
 



Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!