Benim de yüreğimden geçti harelenmiş bir sonbahar
Bizim de sevdamıza ağlardı kuşlar, sallanırdı dağlar
Haber geldi yalnızlığımdan, dostlar duruşmam var
Kırılsın kalemler, açılsın zindanlar, aşkı asacaklar
Hüznün en keskin dönemecinden dönerek, titreyen sesinden tüm mavilerini geride bırakarak, ulaşamadığım düşlerimi görünsün diye sana sundum. Kim bilir, belki tecrittim bir ezginin natürelliğinde. Sevişmek için fotoğraflar seçtim albümlerden. Ne yasağım, ne korkum, ne de koynuna girmeye korktuğum geceydi sorgum.
Bazen, sesi boğazında düğümlenir bulanık sulara su içmeye inen ceylanın. Uyanır ölümün soluğunda kanlı bir düş, hesaplı bir öpüş. Bütün mevsimler eylül'ü çağrıştırır yürekte. Bütün sokaklarda çocuklar çember çevirmese de, her çocuğun bisiklet düşü vardır. Hudutları aşkla çizilmiş bütün ülkelerin madımak sevinçleri, ve bütün kuşların kanat seslerinde kaçaktır yaşamak sevinci ve onu oynar bütün sevenler.
Ne zaman güneş doğacak bilmiyorum
Mavi denizlere mor dağlara karşı
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Bildiğim bir şarki var onu söylüyorum
Onardım işte kırılan tüm yerlerimi. Pişmanlıklarımın yasını tuttum, ezeli bir aşkın gül yaprakları üzerinden dörtnala geçtim. Yeryüzündeki bütün kanyonlardan geçerek erguvani çiçekleri sırf sevda için ezdim. Bak yine semahlardayım, sevdanın tuna boylarındayım. İçimdeki kuytulardan çıktım, aşkın çok sesli müziklerini seçtim ve bardağıma dökülen yeni aşk meyiyle, yine kendimden geçtim.
İnsan bazen kendisiyle hesaplaşmalı ve sonra da yoluna yaşanmışlıkları geride bırakarak devam edebilmelidir. Yüreğinize sağlık Selahattin Bey.
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta