Aşk; okyanus sularının dalga kulağına eğildi:
''Yapma sevdaları neden yüzdürürsün.
Okyanus:
-Maviliğime aldanıp, bende yaşamayı sevenler var.Aslında en büyük okyanus insanın kendi içindedir.Benden büyük okyanusları taşıyan
insanlar, içindeki kirlenmişlikten orada kalmayı öğrenemedi.
Aşk kahkaha atarak atladı okyanusa.
-Bak sana geldim, çünkü dünyada en fazla ben kirletildim.
Bir bakışı, bir dokunuşu, bir sözü, bir gecelik oluşu, hoşlanmayı, ilgiyi aşk sandı insanlar.
-En çok aşık numarası yaparak doyumsuzluklarda yüzdüler.
Oysa ben en yüce duygulardan biriyim.En zor olanın aynasıyım, hisler güneşiyim.
-Herkes aşık; ama ayrılanları sayısı, mutsuzların sayısı senin dalgalarından fazla.
Okyanus:
... 'Sadece balık için var olduğumu düşünenler gibi, sadece hazlarını demek düşünenler var.Oysa okyanusta milyonlarca suda yaşayan varlık var.İnsanın içi de öyle yüzlerce duygu ve his barındırır; ama bazıları sadece egoların ağına düşer.
-Zayıf kişiliklerin egoları çoktur.Sosyal, aydın, kendine güvenen, kendini bulan, kendine emek veren, içindeki çocuğun emekçisi olanların kaliteli yaşamları var.
-Ya neden herkes aşk peşinde ki?
Aşk:
-Aşk, içteki çocuğun duyusal açlığıdır.İnsanlar ,sevmek, sevilmek,beğenilmek, birisi tarafından takdir edilmek, ruhu okşayan tavırlara eğilim içinde olmaya odaklıdır.Ancak aşkın kaynağı hazlardır.
-İnsan,bu hazları yaşamak,yakalamak, onları karşı cinsle formüle etmek, ritüel öğelerle süslemek, emek vermek çırpınışını yaşar.
-Aslında, birisini istemektir.Bu isteyiş içimizdeki denkleme en uyumlu olana denk gelir.
Tabir caizse aşk oltası her insan için farklıdır, farklı ve kendine istendik, tanıdık, yakınsal balığa düşer,onu da kendisini de zamanla tutar.
-Bir nevi tutsaklık,içsel çırpınış, hazları doyurma çıldırısıdır.
Birçok duygunun aynı açlıkta olması insanı içsel doyurmaya zorlar.Yani içsel hazırlık, istenirlik birisini sevmek için yeterli olur.
O istediğimiz, aradığımız, özlediğimiz birisiyle karşılaştığınızda kendinizle karşılaşmış gibi sanır, onun benzerliklerine teslim oluruz.Aşıklar birbirine benzerler.
-Sonsuz olan sonsuza gider. Onsuz olan onsuza gider.Son sözü olan son sözle gider. Aşk bulutlar arasında saklambaç oynayan yağmur gibi beklenen nadasa elbet iner.
-Aşık iki ucu keskin bıçak üstüne yürür, içsel duruşundaki düzgünlükten düşmez, yaralanmaz; ama en ufak hissi yanılmada yaralanır, kesilir, o keskin bıçak yarasının iyileşme süreci uzar gider.
Can – ı yürekten iki kelimenin sırrında iki kişinin yaşadıklarıdır işte…Aşkla kal…
-İşte Şehrinaz.İki sonsuz kavramın öyküsünde aşk şehrin uyandı.Bana gerçek aşkı fısıldadı.
-Yaşamak demek canı gönülden birisini sevmek demek.
Kayıt Tarihi : 9.8.2012 17:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!