1. BÜYÜK ARMAĞAN
Rabbim, Sana hamdolsun, ne verdinse bana,
Geldimse, Senin lütfunla geldim cihana,
Sevmek ve sevilmek en büyük armağanın;
Paylaşmaya güç ver servetinden alana...
2. KALBİM AŞKINLA YANAR
Bir kor alevin var ki, yanar ey Rabbim,
Kalbim seni aşkınla anar ey Rabbim;
Kendimde bölündüm sayısız parçaya;
Şahit buna, bağ, bahçe, pınar ey Rabbim! ...
3. BİR SIR GİBİ SÖYLER
Her şey Onu yansıtmada artık bilirim,
Halktan çıkarım, Hakka riyâsız yürürüm,
Bir sır gibi söyler açılan bunca kapı;
Aşkıyla da yanmak ne ki, ‘öl’ der, ölürüm! ...
4. SENDEKİ DERDİN DİLİYİM
Sırdır, hayatın kendini Haktan buluşu,
Göz varsa görürsün, o devâsâ oluşu.
Ey Kutlu Mâşuk, sendeki aşkın diliyim;
Gönder bana vuslat denilen kurtuluşu! ..
5. GÖNLÜN SELİYİZ
Sırrında çoğaldık, bir bakarsın veliyiz,
Aşklarda yıkılmışsak bakarsın deliyiz,
Rabbim, bizi koydun öyle bir berzaha ki;
Dağ başlarının rüzgârı, gönlün seliyiz! ..
6. KALBİM ONA DEFTER OLDU
Mevlâna çağrılmış, süslenip gitti Ona,
Yunusla konuştum seslenip gitti Ona,
Kalbim Ona defter oldu, yazdın ismini
Sevgim bu imandan beslenip gitti Ona! ..
7. İÇİMİZDEKİ YOL
Tövbeyle koşar, sonra döner sesleniriz,
Sen bakma, düşer ardına her dem geliriz,
Şeytan içimizden buluyor kendine yol,
Bizler, yine mâsumca bağışlar dileriz…
8. SEN ‘GÜL’ DE, BANA
Lütfet, Sana koşsun bu gönül, ‘gel’ de, bana,
Ölmek ne ki, sormam bile, Sen; ‘öl’ de, bana,
Lâkin ölümüm çözmeyecektir düğümü;
Yükler gelirim gönlümü, Sen; ‘gül’ de, bana! ..
9. SEVMEK
Sevmek, değişik bir dilidir her gönülün,
Sevmek, kanayan goncasıdır aşkta gülün,
Ben, sevgimi sundum bir ilâhî kapıya;
Gel ey kaderim, emrine gir Sevgilinin! ...
10. SENİN DERDİNE DÜŞTÜM
Gözlerde birikmiş nice kan gördüm ben,
Gönlümde yıkanmış nice can gördüm ben,
Düşlerde Senin derdine düştüm artık;
Benden Sana dargın nice an gördüm ben…
11. HAPSETME N’OLURSUR
Döndük, kovulup gittiğimiz dergâhına,
Hapsetme n’olursun, dilimin eyvâhına.
Mahşerde utandırma, gelirken af için;
Kat bizleri Rabbim, ulular ervâhına! ..
12. TESLİM KAPISI
Küstüyse peşinden yürüyen saf meleğin,
Baktın, seni kurtarmadı kirden, dileğin,
Peygambere teslim kapısından giriver;
Her türlü belâdan çıkıversin yüreğin…
13. SEVGİLİ DOST
Hem davranışın, hem lisanın yoldu bana.
Bildim ki sükûtun bile dildir duyana,
Sen, rahmete sonsuz kapı, ey Sevgili Dost;
Senden ulaşır yolları aşkın, uyana…
14. GÜLDÜR BU
Güldür bu, bakarsın seni senden de korur,
Gönlünde açan kahra umutlar doğurur,
Bakmaz dökülen gözyaşının rengine hiç;
Naz yapmayı sevmez, yeni bir aşka vurur...
15. BİR DÜNYA Kİ
Döndükçe sarar dünyayı onlar aşka,
Onlarda huzur başka, sevinmek başka,
Ruhlar diyarından sesimiz gelsin, hoş;
Bir dünya ki, destan gibi ersin meşke...
16. YOKLAR BENİ
Anlatmaya korktum, nice vuslat gecesi,
Yoklar beni her gün dağa düşmüş nicesi,
Hep böyle mi geçsin, diye baktım hayata;
Vardır sıladan ayrılığın bilmecesi…
17. SESSİZCE KONUŞSAK
Ey Sevgili, gurbet derdi binbir çiledir,
Naz sevgiye, yanmak, ağlamak bülbüledir,
Sessizce konuşsak gökte yıldız duyacak;
Vuslat, bize gelmezsen, umut nâfiledir! ..
18. HER GÜN GÖRECEKSİN
Doğmaz sana aşkın ısıtan renkli günü,
Açmaz o büyük sevdâya ermiş düğünü,
Sen, kendi içinden kovamazsan yalanı;
Her gün göreceksin sevginin öldüğünü! ..
19. BÖYLE YAPILMIŞ BU RESİM
Onlar olabildikçe rahat, keyfe koşar,
Göğsünde yürek varsa, bu aşk bizde yaşar,
Elden ne gelir, böyle yapılmış bu resim;
Bozmak mı? Ne mümkün, o karar bizi aşar! ..
20. KALBİN SESİ
Yıldızları kattım yârimin güftesine,
Ruhlar dönüyorken, kutlu aşk bestesine.
Bir gül dalı kaç bülbül için gözyaşıdır;
Hâl ehli dilinden baksa kalbin sesine...
21. AŞKTAN ÖTE NEN VAR?
Gel dost, bana söyletme o zâlim kafesi,
Yollarda ayak izleri var, kalpte sesi,
Aşktan öte nen var, seni çeksin savaşa?
Gel, kalbi eritsin o ateşten nefesi! ..
22. BU YÜREK
Zor gündeki bülbüllere güldür bu yürek,
Her derde devâ olmaya eldir bu yürek.
Hüznün de kılıç yarası var bilirim;
Kaç fırtınanın günlüne dildir bu yürek...
23. BULUTUN GÖZYAŞI
Bir kuş gibiyim, uçmuşum daldan, yuvadan,
Kaç dağda yıkandım, döküldüm kaç ovadan,
Kâh bir bulutun göz yaşıydım sevgilide;
Kâh yerde yeşerdim, döküldüm kâh havadan...
24. GÖNLÜNDE ISIT AŞKINI
Sevdâ bu, ne anlar seni, görmez ne yaşı,
Her kalp taşımaz bunca bedelsiz savaşı,
Mecnun gibi olmak sana zor geldi ise;
Gönlünde ısıt aşkını, avcunda taşı! ...
25. GÜL YÜZLÜ MEVSİM
Ben kışta varım, yazda, baharlarda varım,
Ben, vuslatı bin bir kapı çaldım ararım,
Aşk gönlü sıcak bir güle döndürdüğü gün;
Gül yüzlü o mevsim gelecektir umarım…
26. ÇARE OLMAZ BİLİRİM!
İster geziver çöllerde, istersen uyu,
Leylâ’ya uzak tuttuysa Rabbim bu suyu,
Aşkıyla dolaşsan çâre olmaz bilirim;
Tutsan da Yusuf aşkıyla her tür kuyuyu! ..
27. İNSAN BU
İnsan bu, ne efsunlu dileklerden gelir,
Kaç soylu rüyânın sabahından yönelir,
Kandan süzülürken nice yangından geçer;
Her gün yeni bir aşka koşarken dinlenir…
28. AŞKIN KANADI YOK
Çöller bana iz verse Leylâ’nın adı yok,
Yâr gülse, kader dönse, sevdânın tadı yok,
Ses vermede bülbül açılan her gülüme;
Gönlümde bu aşkın açılmış kanadı yok! ..
29. GİTMEKTEYİM
Ben, bir kırılmış mızraba benzer haldeyim,
Her gün nice kalbin ateşinden teldeyim,
Sen, güllerinin râyihasından doğuver;
Ben, kavgamı kendimle yapıp gitmekteyim.
30. AŞKTIR BU
Yer yer götürür bizleri kaç kahra vurur,
Gönlünde yeşertir, nice dertten doğurur,
İsterse onun bastığı her yer değişir;
Aşktır bu, tutarsan eteğinden, kavurur! ..
31. ÇALDIM SESİMİ
Ben, kaç duanın gönlünde buldum sesimi,
Kendimde arındım öyle aldım sesimi,
Bir kör yarışın dizginlerinden tutarak;
Ben, bunca desenden zevkle çaldım sesimi..
32. GURBET KİME GÜLMÜŞ
Bundan daha üstün ne bulursun burada?
Ölmek mi, sürünmek mi, ne dersen orada,
Bir gül gibi düştün yüreğimden ümide;
Gurbet kime gülmüş, bu çekilmez yarada?
33. BİZ
Biz, bahtı kararmış iki yoldaş gibiyiz,
Biz, gülleri kendinde açan sevgiliyiz,
Yanmak kime kısmetse o sıçrar ateşe;
Biz, yangını gül bahçesi yapmış deliyiz! ..
34. GÖNLÜNE DÖN
Düştünse geçim derdine, ağrırsa başın,
Hiç korkma gelir, varsa o sofranda aşın,
Bir yangına düşmüş gibi kalk gönlüne dön,
Kalsın seni sarsan şu utanmış telaşın! ..
35. KADER DAMGALARI
Gurbet bizi bizden alarak aşka vurur,
Aşk yakmayacaktır bilirim, düş kavurur,
Bir türlü silinmez şu kader damgaları,
Alnımda utanmış nice ter gibi durur…
36. SEN KORKMA
Gül, herkese; ‘aşk bende, gelin gönlüme’, der,
Bir düş gibi sarsan acılar her yolda gider,
Gurbet ölümün ilk adımından da acı;
Sen korkma, bu yangın kapısından giriver! ..
37. BİR NUR Kİ
Bir nur ki, kuşatmış beni, sessizce durur,
Kaç gün geçecek, Bülbüle herdem sorulur,
Gönlün uzanıp yaktığı altın güneşi;
Sun ufkuma, aydınlanıversin ne olur! ..
38. LEYLÂ GÜLÜ KATSIN
Mecnun’u uyandırma bu gam ülkesine,
Çöllerdeki kumlar uyanırken sesine.
Ney’den mi olur, kendi sesinden mi davet?
Leylâ gülü katsın o güzel bestesine...
39. HER ÇEKTİĞİMİZ ÂH
Bakmaz bana, her gün götürür gülde yıkar,
Gurbet aratır, gün bizi her dilde yıkar,
Leylâları kaybettiğimiz günlere sor;
Her çektiğimiz âh bizi kaç çölde yıkar! ..
40. GÖNLÜ KUŞATMIŞSA O
Bir gönlü kuşatmışsa o, kaç dağı aşar,
Durmaz verilen bahçede, çılgınca koşar,
Gül sızlanacak renge dönüşmüş gibidir,
Bülbül o yanık türküyü söylerse yaşar!
41. ARINMIŞ GİBİYİM
Kaç gönle sorulmuş, kaç gönülden giderim,
Ben, kendi gönül bahçemde kaç elma yerim,
Kahrınla sevinçlerden arınmış gibiyim;
Sen, hangi dağın ardında olsan gelirim! ..
42. EY AŞK
Tutmuş yüreğimden, kanatırken bu cefâ,
Senden ne umut gördü, ne bir kutlu vefâ.
Ey aşk, sana yıllarca neler verdi bu can?
Gel yakma bu sevdâlıyı, gülsün bu defa! ..
43. GÖLGEN GİBİYİM
Her gönle sinen korkuda bin çâre tüter,
Gurbet bize rüyâda umut verse yeter,
Gölgen gibiyim, kaç gece girdim düşüne;
Birlikte yürürsek bu yolun kahrı biter…
44. SUS SÖYLEME SEVDÂMIZI
Dağlar ve denizler seni bin renge boyar,
Dön aslına, renklerde uyansın bu diyar,
Bak, gönlüme sürdüm o kırık sandalını;
Sus söyleme sevdâmızı, ey sevgili yâr! ..
45. SICAK HÂTIRAYI
Gül yüzlü, bıraksan şu sıcak hâtırayı,
Kaç dalda görürsün uçacak hâtırayı,
Ayrıntıların bilmediğin zevki çıkar;
Gör, bakma hayattan kaçacak hâtırayı…
46. GÖR BİZİ
Bak, kaç geceden gelmedeyiz, gör bizi,
Biz, her güle sarmış gideriz dengimizi,
Aslında, bizim yanmadadır geçmişimiz;
Sen topla bu dallarda bizim rengimizi! ..
47. AÇ GÖNLÜNÜ
Sevdinse bedel vermeyi öğren, ki değer,
Sevdâna sığınmak dileğin varsa eğer,
Sevmekle ölüm komşusudur kalbimizin;
Aç gönlünü, girsin buluşan sevgililer…
48. KALSIN SANA BİZDEN
Biz, sevgiye kaç can ödedik bunca zaman,
Kaç asrı yıkar döktüğümüz aşklara kan,
Gel girme, şu gönlün açılan bahçesine;
Kalsın sana bizden de ölümsüz bu cihan! ..
49. UNUTULMUŞ YILDIZIM
Ben, kendi içimden kovulan bir yalnızım,
Kendimde bilinmez nice denklemdir sızım,
Bir ihtişamın rengini göstersem de hoş;
Ben, gökte ışıksız, unutulmuş yıldızım!
50. GÖSTER DERTSİZ ÖLENİ
Yağmur yıkasın gönlümde, senden geleni,
Tutsun gecenin koynunda sensiz güleni,
Ben, bin çilenin kahrında pişmiş gibiyim;
Göster bana, yâr koynunda dertsiz öleni! ..
51. SEN DE OTUR KÜLLERİME
Dağ, Aslı için yol verdi Âşık Kerem’e,
Gel, sen de otur artık benim küllerime,
Âşık çileden besler bütün sevgisini;
Senden niye yol yoktur benim dertlerime?
52. UMUDUN AK RENGİ
Gökten huriler yerde güzeller gelsin,
Bir ah ki tutuşsun, sana hep yükselsin,
Çağrınla açılsın umudun ak rengi;
Sen, gönlümü tutmuş sıcacık tek elsin! ..
53. YUNUSUN VÂRİSİYİM
Ben, sevgiyi her yaktığı dilden tanırım,
Ben, ayrılığın derdine düştüm sanırım,
Ben, yangına gülen Yunus’un vârisiyim,
Ben, her sevenin kahrına hep katlanırım…
54. EY AŞK
Ey aşk, değişik bir dille gir gönlümüze,
Anlat bizi yangınlarda koştur da bize,
Senden hayatın dersinde not almaz isek,
Olmaz kuşatan rehberliğin hâlimize! ..
55. GEL, TUT YÜREĞİMDEN
Aşkın ateşinden tutuşan gönlüm var,
Gönlüm bu ateşten nice yıldır bîzar,
Gel, tut yüreğimden, beni kurtar artık;
Gel, ey gecenin gönlüne hapsolmuş yâr! ..
56. İNİVER GÖNLÜME GEL
Bensiz geçemezsen bu hayat ırmağını,
Aşkım sana kursun, o gönüller bağını,
Rûhun kanadından iniver gönlüme gel,
Gel, senle kuşansın, hayatım kundağını…
57. O ZOR GÖRSE DE HOŞ
Gün dönse, bahar geçse, telaş yorsa da hoş,
Bahtın seni binbir kapıdan sürse de hoş,
Biz hep güne aşklarla girip koşuşturduk,
Yâr gönlüne girdikse, o, zor görse de hoş! ..
58. İNSANLARI HOŞ GÖR
Sessiz yürü, aşkın kapısından geçiver,
Al bâdeyi, çık dağlara, kendin içiver,
Sevmek,umudun pâk yüzü, kirlenmemeli,
İnsanları hoş gör; kötüsünden kaçıver..
59. YOLLARA DÜŞTÜM
Ben, dağ dere bilmem, yücelerden taşarım,
Ben, yollara düştüm, gece gündüz koşarım,
Sen, kendine nerden ve nasıl yer aradın?
Ben, her bebeğin gönlüne sığdım yaşarım! ..
60. SÖZ YÜKÜ
Kaç asrı taşır saçları, artık ona sor,
Her gün yeni bir kahrı alır gönlüne kor,
Yormaz yola çıkmışları sırtındaki yük;
Ah, söz yükü bükmekte belinden, biliyor! ..
61. SARHOŞ GİBİYİM
Ben, gurbeti her çağrında bulmuş gibiyim,
Yurttan, yuvadan mahrum kalan kuş gibiyim,
Ey sevgili, yerleştin bugün gözlerime;
İçmem ama sensizlikte sarhoş gibiyim! ..
62. SEVDÂMA BAKIN
Aşktır bu, çölün fırtınasında koşacak,
Dağlar ona yoldur, nice engel aşacak,
Bir sürmeli ceylan onu taksın peşine;
Sevdâma bakın, zevk ile ceylanlaşacak...
63. RÜYALARDAN ÖTE BİR ŞEY
Baktıkça kanar gözleri kaldıysa dünün,
Biz, tutsağıyız aşka adanmış o günün,
Sevdân rüyalardan öte bir şeydi güzel;
Benden kopacak çığla yıkansın düğünün...
64. YILDIZLARI SAKLARDI
Denmez; ‘buradan sorası aşkın işi ne? ’
Onsuz da gidilmez hele yârin peşine,
Yıldızları saklardı ufuklarda bize;
Onlarla girerdik hayatın ak düşüne...
65. GELİR
Gönlün pınarından su içenlerle gelir,
Gözlerdeki tılsımda uçanlarla gelir,
Bakmaz hayatın renkli ışıklarına o;
Bir âh ile sevdâyı seçenlerle gelir…
66. ÇIKTIN ÇÖLE EY SEVGİLİ
Çıktın çöle ey sevgili, çöl görmedi su,
Aktın göle ırmak gibi, göl görmedi su,
Yağmurları ben gönlüme aldım nicedir;
Aşkın yeri bahçemdeki gül görmedi su! ..
67. ÖLDÜRME NO’LUR
Sevdâ, beni yansın diye her gün doğurur,
Gurbet, beni yansın diye her aşka vurur,
Sevmek, ölümün ilk adımıymış güzelim;
Farket bunu artık, beni öldürme n’olur! ..
68. BİR GÜN GELECEK
Bir gün gelecek, ağlayanın kalmayacak,
Sevgin, eserin yoksa adın olmayacak,
Kul, cenneti burdan kazanıp gitmektedir;
Bilmen gerekir, orda hazır bulmayacak! ..
69. DUYMAKLA YETİNMEM
Bir lâhza unutsam seni ey sevgili yâr,
Ruhumda kanar güllerin, kalbim ki yanar,
Duymakla yetinmem, o sıcak kollarını;
Hasretle yıkansın yüreğim, boynuma sar! ..
70. GÜZELİM
Binbir emelin ardınca koştun güzelim,
Gün geçmedi, bir hayâlle taştın güzelim,
Yalnız bırakıldık kaç hayâl dünyasına;
Çevrendeki dostlar gitti, şaştın güzelim! ..
71. MUTRÎB
Ses sofrasının gülleri bülbül arıyor,
Kürdîli hicâzkâr’ı duyanlar gül arıyor,
Mutrîb, vuracaksın bilirim kalbime sen,
Kalbim ise saklanmaya hep tül arıyor..
72. SÜZÜLEN ŞARKI BENİM
Binbir masalın gönlüne girmiş bedenim,
Mansurca soyulsun hadi, ruhum ve tenim,
Sen bakma o dert yüklü gönül türküsünden,
Yorgun gecelerden süzülen şarkı benim…
73. HER DAĞ DOĞRUR
Bul, yanmaya başlayan utanmış ânı,
Herkes aramakta, gönlü has cânânı,
Her dağ doğurur bilinmeyen bin aşkı;
Sen, kendi içinde şahlanan sevdânı…
74. FITRAT NEYİ İSTERSE
Gün sende yorulmuş gibi hep dalgalanır,
Günler geçiyorken hayatın hırpalanır,
Sen bakma bunca esen azgın fırtınadan;
Fıtrat neyi isterse gönül onda kalır…
75. MEY SUNSA DA SÂKÎ
Öğren şunu, yâr herkese: ‘sır bende’, demez;
Yorgunsa seven, yâr da peşinden gidemez,
Aşkın nice sürgünleri var bizde gülüm;
Mey sunsa da sâkî, beni sarhoş edemez! ..
76. BİZDE DİRİLMEK
İster çöle düş, gönlüne sor, dağları del,
Yâr, bizde dirilmek umacaksan ne güzel,
Sevmek, yeni bir gurbete sürgün mü nedir?
Ben yangına düşmekte isem durma da gel! ..
77. CÂNÂN
Cânân, güle döndüm ama gül gülmedi bak,
Sen, zülfünü sar boynuma, gel nazı bırak,
Yol uçlarının bende düğümlendiği gün;
Irmak gibi dön gönlüme, benden bana ak! ..
78. SOR
Gel korkma, benim hâlimi tüm kızlara sor,
Çık dağlara, rüzgârlara, yıldızlara sor,
Duy, aşka adanmış bu gönül türküsünü;
Yâr gönlüne sor, yolda kalan izlere sor! ..
79. SORDUM SENİ
Sordum seni, dün andım da girdim içeri,
Aşkın yoludur sandım da girdim içeri,
Kaç yangına düşmüş Aslıhân’ın külüyüm;
Ben, son kapıdan yandım da girdim içeri! ..
80. GÖNÜL BURCUNDA
Seninle gelip göz göze çıksam oradan,
Bir beste olup dillerde dönsem buradan,
Saklardı gönül burcunda hülyâlarımı;
Sensiz beni halketmezdi Ulvî Yaradan! ..
81. DERTSİZ YÜRÜRÜM
Ben, dağları sırtımda taşırken de hürüm,
Ben, bir çileden zevk alarak bin büyürüm.
Yoksulları emzirdimi yorgun yüreğim;
Ben, gökteki yıldızlara dertsiz yürürüm...
82. AH TÜRKÜLERİM
Aşkın dili, gönlün dili, sonsuz heyecan,
Rûhumda pişen, gönlümü gurbette yakan,
Dilden dile geçmeyle tükenmez bu sızı;
Ah türkülerim, ah, beni yalnız bırakan! ..
83. SİNAN
Taştan kalemin vardı ve taştan kağıdın,
Taştan dökülüp gelmede neş’en, ağıdın,
Yazdın mimarînin o ölümsüz şi’rini;
Senden bize mîras yücelen şanlı adın! ..
84. HANGİ VEBÂLİN DİLİDİR
Bir çark ki, döner, bende Nihâl’in dilidir,
Bir çark ki, döner, bendeki hâlin dilidir.
Sorsun beni rüzgârda yunan saçlarıma;
Yorgun bedenim hangi vebâlin dilidir? ..
85. HÂTIRALAR
Her gönlü çözer aşkta yanan hâtıralar,
Sevdâya düşerken boyanan hâtıralar,
Biz, kaç gecenin sende çözülmüş diliyiz;
Bir ince sızıdır uyanan hâtıralar…
86. MEVLÂNA’YA YÂR ETTİ
Ses oldu bu kalp, vuslat için ötmedeyiz,
Döndükçe semâzenler, alev içre ney’iz,
Mevlâm bizi Mevlânâ’ya yâr etti şükür;
Lafzâi Celâlden şevk alıp gitmedeyiz! ..
87. HIRSIMIZ
Azgın ata benzer hırsımız, doyması yok,
Umrunda değildir hiç, adam sayması yok,
Gem vurmayı bilmez de, düşersen peşine;
Gül düşse, gönül kavrulsa, aldırması yok! ..
88. TÜRKÇEM, DİLDE SESİM
Gökçem, onurum, dilde sesim, nabzımda kan,
Senden gelecektir bize millî heyecan,
‘Dil bayrağı Türkçem’, ‘anamın ak sütü’sün;
Senden alacak ilhamı aşkınla yanan! ..
89. BİR GÜN GÖRECEKSİN
Bir gün göreceksin, yurdumuzdan kuşlar,
Yalnız bırakıp, senden uzaklaşmışlar,
Yaşlanmayı mevsimlerde ararken sen;
Kış mevsimi çok geçmez, saçından başlar! ..
90. BAYRAK AŞKLA BÜYÜR
Bayrak ki, tesellimdir şehitler yasına,
Rengiyle çoğaldım ülkemin sofrasına,
Bayrak, sevenin gök burcudur, aşkla büyür;
Bayrakla kavuştuk ülkü coğrafyasına! ..
91. ŞEHİTLER
Kandan doğacak kaç umudun meyvesidir,
Sonsuz ve büyük ülkülerin gür sesidir,
Göklerde kucaklar ezelin bekçileri,
Toprakta şehitler, ebedin gözdesidir! ..
92. BİR DAĞK Kİ
Bir dağ ki, yorulmuş gecenin kor yumağı,
Bir dağ ki, sıcak dünyama konmuş bukağı,
Bin zevkle, içimden açılır gökyüzüne;
Bir dağ ki, hayâl perdesinin tatlı ağı…
93. ÇOCUKLAR
Onlar, meleğin şekle bürünmüş yüzüdür,
İlk mûcizenin kaç dile gelmiş sözüdür,
Şefkat ve tebessümde bulurlar hayatı;
Onlarda sevilmek, hayatın saf özüdür...
94. ONLARLA ÇOĞALDIK
Bir nur yumağından dokumuşlar bezini,
Kundakları saklar bize ufkun izini,
Onlarla çoğaldık, büyüdük onlarla biz;
Onlarla gülümser bize cennet yüzünü…
95. ANNE
Aşkın, huzurun, merhametin kaynağıdır,
Yanmış nice gönlün aranan kundağıdır,
“Yavrum! ” diyerek kalbine bastıkça bizi;
Şefkat denilen kutlu dilin menbağıdır! ..
96. YURT ÜLKÜSÜ
Gurbet içimizden bulsa çapkın süsünü,
Hasret bize söyler kendi hoş türküsünü,
Yurt özlemi kanmaz böyle yorgun oyuna;
Rabbim, elimizden alma yurt ülküsünü! .
97. ATLARLA ULAŞTIM
Atlarla ulaştım şimdi sevdâya yine,
Nal sesleri âh, vurdukça gönlün teline,
Atlar ki, içimden gittiler cephelere;
Ak tolgalı askerlerle düşman iline! ..
98. NAL SESLERİ
Nal sesleri gönlün titretir kaç telini,
Vurdukça yiğitler, büktü düşman belini,
Dün cephede atlar bizle kalkardı şaha;
Düşman bize harp açsın da görsün halini! ..
99. KADER
Kaçtıkça hayattan, peşimizden geldi o,
Bizden bize çengel atacak tek eldi o,
Bahtlarda açılmış neşeden gül olsa da;
Kaç gizli ümitten bize gelmiş dildi o! ..
100. ŞAİR
Şâir, hayalinden geçenin saf dilidir,
Şâir, yaşanan bin çilenin bülbülüdür,
Ondan açılır gönlümüzün nağmeleri;
Şâir, bize aşkın sunulan ak gülüdür…
101. HAK BESTESİ BU
Şi’rin yüreğimden süzülen meyvesi bu,
Gurbet dili, gönlün sesi, Hak bestesi bu,
Bunlar bana yükler gecenin tılsımını;
Ulvîliği Hak’tan bileceksen, sesi bu! ..
Kayıt Tarihi : 8.7.2007 23:34:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!