Gözlerimizde parlayan zaman,
İstiridyede gizlenmiş aşkın inci çekirdeği gibi,
El ele yürüdüğümüz sokaklar bürününce menekşeye
Adını fısıldadı rüzgar; kuş cıvıltıları neşeli
Kayıp kentin sessiz çocuğu,
Paylaştık biz, aşkı paylaştık;
Yitik zamanların sefil gölgesinden sıyırdık
Yüreğimizde mavi, renkleri biz verdik bir düş ormanı
Sonsuzda parlayacakaşk;
Resmedilmiş en tutkulu yıldız.
Çocuk düşlerimizde aşk, sessiz ve parlak
Ceplerimizde diplere çekilirdi misketin kristal cümbüşü
Küçük yangınlar çıkardı yüreklerimizde,
Gizlenirdi arka sokaklarda aşkın neşeli yüzü
Titrek dudaklarımızı öperken en tutkulu
Aşkımızın izini sürerdi gece; benden uzun gölgeler
Ve sanıldığı kadar uzak değildi
dokunmak,
hissetmek,
Ve özlemek.
Aşkın elinden tutup beyaza boyadık hüznü
Gerçeğin öteki yakasında oturup beklerken sıvışmasını gölgenin
Oysa;
Uzak değildi aşk, gece düşde sevişirdi zaman
Düşerdik yatağa soluk soluğa gelen güne
Yeni heyecanlar adardık ismini iplere çekerek,
Şairin içine aşk düşmüş, Çoban yıldızında kuyruk
Yayını geren Afrodit bıraktı inceden gerilmiş oku,
Bir Mecnuna bir de Leyla’ya armağanı
Yalnız vaktinden evveldi, şimdi bayram gönülde
Aşkın gelişi rasgele;
yalnızlığın gidişi soğuk ve ölü
Kayıt Tarihi : 2.1.2012 00:07:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!