Bir ömür öyküsünün kilometrelerini aştım seninle, ayaklarımda aşkın nasırı
Gözlerinin denizlerinde kürek çekiyorum varlığına, hazırla sevdanın hasırını
Seninle gönlüm şen, varlığınla doluyum, söndüremezsin ne yapsan yangınını
Masallarla, öykülerle doldurdun yüreğimi, kâinata kazıyacağım yüce aşkını
Sıkışık gölgelerin ölgün duvarlarına öfkeli bir anın resmi çizilir, rengini sudan alan mevsimlerin şafaktan sonraki kahkahalarına polenler üşüşür, kımıltısız bir gecenin içinden güne açarız gözlerimizi, dün biter, zaman içimizdeki sevinç olur. Soframıza kuşlar konar, hayat sularımıza cemre çiçekleri düşer ve işte o an göğsümüzdeki sızı coşkumuz olur. Gülüşlerin miadını çıkarırız gün dökümlerimizden, gecelerin savruk nidasına yürümeden biz daha, o içimizdeki sır koçanları hapsimiz olur.
Saati mi şaşırdı bu hıyar?
Gerçi hiç saati olmadı ama
En azından birine sorar.
Cebimde bir lira desen yok,