Ruhunun gögüs kafesimi
Yurdu yuvası bilişine, edişine
Müdahale etmek istediğimde
Gücüm alınıyor ilahi güçle
Ruhuna cam kenarını belirlemişken ben
Ruhunla ruhum
Can kenarımda gezintide
Ellerinde deste deste kırmızı güllerle
Romantizimin zirvesinde
Gönlüm, ruhunun sevmeye verimli arazisi
Gönül duvarlarının iç ceplerine gizlediği
Bir zamanlar ki
Sevmemin buğday tohumlarını
Getirip getirip serpmekte
Aşk ekip aşk biçmekte
Ahiret ambarına...
Bense, sevmedim farz edişimle
Aklımın sözünü geçirtmekte...
Ruhun, kalbinle
Gögüs kafesimden, kalbime ilerlerken
Kalbimin kapısını kilitliyorum
Görünmez gücün ellerinde
Kapıyı sonuna kadar açılmış buluyorum
Kalbin kalbime bütünleniyor
İçim tir tir titriyor
Yüreğinin ayaz yemişliği ayrılıktan mı
Alnı cayır cayır yanıyor
Ateşi kırk derece
Ruhun, beni tabibi bilmekte
Göz pınarlarımdan sevmeye su istemekte
Dudaklarımı ıslatıp alnına bırakmaya...
Ben seni, sevmedim farz edişime
Günden güne büyütürken
Büyütmeye kararlıyken
Bebeklikten çocukluğa
Gençlikten yaşlılığa...
Nedir bu beni benden eden sırlı perde?
Ruhun, gögüs kafesimdeki aynada
Seni ben seyretmekte
Aşka hecelemekte
Bebeklikten çocukluğa
Gençlikten yaşlılığa...
Ne düşünüp taşınacak
Ne de yazıp çizek mecalim kaldı...
Bir ölü gibi atarken kendimi beyaz yatağa
Görünmez gücün eline kelam ediliyorum
Beyaz sayfaya ve sana anlatılmaya
Öyle ''Gül'' öyle yeşil yaprak...
Dilimi kilitlediğimde anlatmamaya
Kalemimin dili açılıyor
Şiir şiir konuşmaya
Ben yine müdahaleci olamıyorum
Aşka ve mısraların sana ulaştırılmasına...
Kayıt Tarihi : 7.11.2025 23:37:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ben benim değilim ki... Aylardan k/asım Aralık/sız uyumak istiyorum derin derin Biraz kül biraz duman Gönül ocağımdan gül saçılmaya Aşkın semasına..Sevgi Gül



uyudum ve düşümde,
hep o nar ağacı…,
öylece bana bakar,
dallarını gözlerimden ayırmadan,
hep o kederli nar ağacı…,
küçüldüm rüyaya ve;
içine girdim,
gördüğüm en güzel bahçeydi…,
eğildim, yerde bir eflatun ayrılığın çiçek tozları,
eflatun çiçek tozları her yer,
nar çiçeğim;
senden mi süzüldü
eflatun çiçek tozları söyle…,
ve uyandım;
kara boşlukta dönen,
rengi bozulmaya yüz tutmuş,
meymenetsiz bir dünya…,
sabah etmiş ortalığı düşüm dedim…;
yüzünü buruşturdu düş ve
sabırsızlıkla bekledim geceyi,
aklımda hep o nar ağacı,
dalları yüreğime batan…,
ki gözlerimi kapadım
işte orada;
bir turnayı seviyorum dedi...,
ve turnam derken;
saçıldı etrafa kızıl iri taneli göz yaşları…,
ah;
TÜM YORUMLAR (1)