“ O aşkı kalbinde taşıyordu, sizse dilinizde aşk kalpte olursa bir daha hiçbir güç onu oradan söküp atamaz, aşk dilde olursa; buz üstüne yazılan yazı gibidir. Zamanla o buz dış etmenlerle eriyince ne aşk kalır ne meşk. O içinizdeki simurg gibiydi aşkla yandıkça umutlarıyla dirildi. Dirildikçe yandı yandıkça dirildi. O aşkın kalbine yolculuk yaptı, sizse dilinizde ki aşka, sizin dilinizdeki aşk eğer gerçek aşkın kalbine yolcu olsaydı; kaynaklar çayları, çaylar dereleri, dereler akarsuları, akarsular nehirleri, nehirler deniz ve okyanusları oluşturduğu gibi sizler de aşkın kalbine ulaşıp, muhabbet okyanusunda vuslata ermiş olurdunuz.”
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Kitabınız hayırlı olsun değerli şair, öykü kitabınızı açıkçası merak ettim. Başarınız daim olsun, nice kitaplara
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta