Aşkın Hayatımızı Sarması

Yanar yürekler kimi hazdan kimi aşktan, yakalarsın aşkı yaşayamazsın gafletten aksaklıklardan.
Kimi zaman güneş doğar üzerine kimi zaman ay kimi zaman da kara bulutlar sarar yüreğini benliğini.
Sabret gönül sabrın sonu selamet sabredenler müjdelidir bilesin kara bulutlar sarsa bedenleri sabrın sonu lezzettir aşktır.
Gönül düşmeye görsün aşka zehirler bile tat verir yüreklere, karalar bağlasa kalbin sonu selamettir.
Sabret gönül safi seversin gülü, güle hasrettir bülbül, bülbülün şakıyışında gül saklıdır. Güle sevda büyüktür bilmez misin aşk yokuşlarda ve akabe geçitlerinde susamaktır aşk.
Her nefis soluk alıp vermede en iyi nefes aşk teneffüsüdür. Aşkla alınan nefes aşksız nefesten çok daha lezzetli ve çok daha keyiflidir bilene nefes alışı zor olsa da aşığın lezzeti kalbindedir bilesen ey aşık, aşıklar ölmez ki sadece ruh teslim eder.
Aşk Leylada kendini bulmaktır desek te, aşk Leylada Mevla’yı bulmaktır.
Aşk aslında Ferhat olup dağları delip Şirine ulaşmaktır desek te ulaşsak Şirine, Şirinde fani, hazzımız kesilmez baki sevda Mevla olmayınca, aslında ulaşmak fani sevdalardan baki sevdaya, Mevla’yadır.
Biz soluklanmak istedik güneyin bahçelerinde birlikte bakmak için Bey tül Harem(Kabe) ’e, Medine’yi seyretmekti güneyin bahçesinden ulaşmaktı zorluklarla Muhammed Mustafa aşkına.
Helal yemek ti, helal yaşamaktı gaye, dünyanın sarp yokuşlarında, zahmet dalgaları sarsa da bedenleri aşkla zorluklar eriyip yok olurdu, menzil yakındı varmak kolaydı tüm zorluklara rağmen ulaşmaktı Kabe’ye ulaşmaktı Resulü Kibriya’ya…
Aşk yaşamak ıssızlıktan kurtuluştur.
Aşk yaşamak sarp yollardan geçiştir.
Aşk yaşamak zorlukların üstesinden gelmek ve sabretmektir.
Aşk, zehir içsen de şerbet gelirdi yüreklere.
Aşk, dünyanın faniliğinde ebetlere göz dikiştir.
Aşk dikenli yollarda yürürken bedenin kanasa da zevk alabilmektir Mekke sokaklarında,
Aşk, Taif de taşlansan da gönül koymamaktır ebetleri kazanmak/kazanmaları için.
Aşk Medine de ayak izlerini takip etmektir Fahri Kainatın.
Aşk, Uhut’ta taşların toprakların titreyişidir Habibullah aşkı ile.
Aşk, Ravza da benliğini yere sermektir.
Aşk Cennet’ül bakide soluklanmaktır.
Aşk aslında iki ayrı iki bedende tek ruh olarak Mevla’yı seyretmektir cennette.