işte sana geliyorum
yumuşakbaşlı rüzgarların kanatlarında bir yer bul bana
suyun ışıltılı sesleri aksın bir yanımızdan,
bir yanımızı defneler sarsın...
demir kollarının yumuşaklığında uyanayım sabahları
zeytin ağacının gözlerinde büyürken bir çekirdek
senin olayım
sakızağacının kokularına bürünsün saçlarımız
diri gövdemiz yürüsün kuşlara doğru
unutulmuş şarkılar bulsun...
gülüşün badem ağacının çiçek açmış dalları
ölümü alsın elimizden.
bir gemi getirdim kapına: birlikte gidelim.
sen içli, uzun geceli kadınlar için yaratılmışsın,
uzun sabahlar için
buğday tarlaları, usulbaşlı geyikler, yollar için...
göğsüne düşür beni: yeryüzünün şarkılarını dinleyeyim orada
gecikirsek alıp başını gider aşkın usul ırmağı -küskün-
dönmez bir daha
Kayıt Tarihi : 29.9.2002 05:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

salim acar ve sen
ikiniz de defolun bu siteden
bülbülle buluşturmalı gülümüzü
göğsüne düşür beni: yeryüzünün şarkılarını dinleyeyim orada
İşte onun en sevdiğim şiirlerinden birisini aşağıda paylaşıyorum,
RÜZGAR VURGUNU
yalnızdı, önceden de yalnızdı
gözlerinden tutunur bir karanfil dünyaya
dünyanın ortasında yalnızdı.
bir kez buluşmamıştı uçurtması bulutlarla
dünyanın ortasında yalnızdı.
güneşin altında ısınmaz yüreği
bütün kışlarda yalnızdı.
solgun ve ürkek yaşadı
seslerde yalnızdı.
bakışlarında yalnızdı, duruşlarında
anılarında yalnızdı/şarkıları yoktu:
akşamüstlerinde en çok yalnızdı...
Leyla Şahin
TÜM YORUMLAR (41)