Aşkın Aforizması Şiiri - Yorumlar

Engin Demirci
Niyetin niyeti- Garib Çoban
Engin Demirci
S/özler meclisi teheccüt vakti, hep senin renginde görünen bahardır efendim.
Batınını koruyup Zahir’ini yükseltene aşk olsun.
Sorun parçalanmış olmam değil, sorun en önemli parçalarımı kaybetmiş olmam.
Kendini kandırmamak kadar insanı kurtarırken, güvenimi mahveden bir şey yok.
Dileyen sevgiyle Rabbine doğru bir yol tutar.
Derdini bilip kendine edeple mesafeyi deva bilene aşk olsun.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Velev ki göremedik kendimizi yine ömrün kısalığından.
Hiç anlatamadım pirim gibi, hiç anlamadılar uykuda olanlar miskin gibi.
Toprağa düşmeden ceset kokusumu, Anlayansan yoksa gül kokusumu olacaksın bir düşün Estağfirullah derken şems vakti.
Duada içimden geliyor yağmak, o büyük buluttan duasında b/ekleyen gönüle.
Kendi kendimizin ebedi yolcuları olarak, bizim için olduğumuz şeyden b/aşka manzara yoktur.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Nefsine b/eklenti öfke getirirse sevgin yoktur.
Gecenin karanlığında sana yıldız olacak insanlar var.
Denk geleceksin, bulmak da kaybetmek de senin elinde, unutma! ..
Hoş edalı, sefalı, vefalı yar gelip oturduğunda c/an şarabını içmiştir gönül Zahit gibi.
Çaldı kalbimi, dinimi, imanımı tutuşturdu ateşe verdi kalbimi sufi gibi.
Ya Rabbi! .. O ateş gibi yüzüyle yaktı neyzen gibi.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Yaktı varımı yoğumu ne haldeyim, ne haldir bu Pirim gibi
Tüm can ve tenim senin aşkın yolunda, ölen ben miyim Mirim gibi.
Ey gönül, seni bırakmayana, hâmd et, usul hatası olmasın sevgim.
Ey güzel, kötü davranma sendeki bana.
Gönül bir güzeli alacak kadar geniş, ikiyi almayacak kadar
d/ar’dır.
Aşk hakkında bildiğim herşeyi benden aldın şems vakti.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Ben dündüm sokak çocuğu gibi, sen geriye sadece duygularımdan Yoksul kalmış tozlu ayna gibi oldun.
Sen seni Yaratanı bildiğinde Rahmete gönül bağlanır.
Rızasına kavuşan için sadakadır bostan olan dünya.
İçindeki bir dem Nemrut ile yer değiştirirse aşk olsun.
Aşk kokusu sinmiş elma ve yasemin çiçeğine o an.
Ben safran çiçeği gibi sabrın yorgunluk soyundanım.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Müptela olacağımdan habersiz kırklar meydanında aşık oldum.
Ben üçler gibi bulut oldum, sen yediler gibi yağmur sesi.
Ben garibler gibi şâh oldum, sen kırklar gibi dilenci oldun.
Ben aklı kıt adam gibi şiir oldum, sen ihtiyar bilge gibi kalem oldun.
Ben boşvermiş gibi aşk oldum, sen hırkasız derviş gibi hüzün, keder oldun.
Ben meczup oldum, sen deliler şeyhi oldun aşkımla huzurluyum.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .Benimle kal daha da aşık olayım seveyim seni.
Cismi Ademde beyhude gezinme
incitirsin aslını, fedakarlık etmeyen nefsindendir.
Kendinde gezinen evvelini kimse bilmez, benimle kal sen.
Benim huzurumun tek sebebisin.
İnsanlar sevilmek için kusurlarını
gizleme gereği duyarlar.
Ama kimse zaaflarına, zayıf anlarına, hatalarına tanık olmadığı birini gerçekten sevemez.
Söyleyin canından geçmeyen bize dost olmasın! .

Sevgili şairim
Yüreğinize sağlık enderin sevgi ve muhabbetlerimle hoşça bakınız zatınıza efendim

Başarınız daim olsun, çok güzel, her yönüyle harika, okumaya doyulmuyor.

SAYGIDEĞER:ARKADAŞLAR!

Öncelikle sayfamı ziyaret etme nezaketinde bulunan tüm arkadaşlarıma can-ı gönülden şükranlarımı sunarım!
Düşünce hür yorum daha da hürdür mantığıyla hareket eden bir kardeşinizim! Bütün yorumları defalarla okudum farklı insanlarında yorum ve çalışmalrınıda okurum öncelikle EMEĞE SAYGIYI NEFSİMİN ÖNÜNE KOYARIM. Bu mantıkla burda ki haddini aşan eleştirlere kıcaca cevap vereceğim! Kusurumuz olursa GERÇEK ŞAİRLER'den özür dileriz.

1.Benim sayfam polemik sayfası değil burası edebiyat sitesi kimsenin egosunu tatmin ettiği yer değildir.

2.Kardeşim seversin sevme4zsin o subdjektif bakışın poetik bir açılımın yok bana akıl veriyorsun kimsin sen? Herkese hakeret küçümsemek öncelikle emeğe saygın olsun,

3.Ben üretirim laf ebeliği yapmam, başkasınıküçümsemem, kargadan başka kuş bilmenyenler işim yok, önce eğitimi al gel öyle öt,

4.Bana şiir dersi vermeye kalkanlar önce kendine dön ondan sonra başkasını gör,

5.Senin at bakışınla mı olaylara bakıp, belden aşağı vurunca mı şiir oluyor?Siz otoritemisiniz, kirli düşüncelerinizle tertemiz gencecik insanların sayfalarını kirletmeyin,

6.Hakarete devam ederseniz yönetime bildireceğim, daha da aldırmazsanız ilgili kurumlara bildireceğim, edebi tahlil yapacaksanız buyurun,
şov yapacaksanız başka kapıya,

Bu düşünce ve duygularla bütün arkadaşlarıma çalışmalarında başarılar diler, selam ve saygılarımı sunarım....

Her yaşın kendine özgü bir dokusu vardır Mehmet Bey.. yaşlı yaşlıdır, genç olan da genç.. bu kadar..ve herkes her yaşı ömrü oldukça yaşar..

Bana sakın 'yaşlılık nedir bilir misin bir gün gelecek sen de öğreneceksin' nakaratını tekrarlamayın!
Yaşlılık nedir iyi bilirim hatta sizlerden daha iyi bildiğime bahse girerim!
Yıllardır huzur evlerinde gönüllü çalışıyorum, yani sizlerin yılda bir defa yarım saatliğine bile gitmeye tahammül edemediğiniz evlerde her hafta saatlerimi geçiriyorum hem de gönüllü olarak.
İlk zamanlar yadırgarlardı; genç ve güzel bir bayanın kitap, gazete okumak, fotoğraflarını çekmek, bedensel ya da zihinsel aktiviteler yaptırmak için onca yolu tepmesini..
Oysa ben sizleri yadırgardım; yaşlılığı bilmenize rağmen cüzamlı görmüş gibi kaçarsınız o evlerden.

Yatağa mahkum bir yaşlının aylık bez parası nedir bilir misiniz? Cevap yok mu? Olmaz tabi.

Yaşlılarla kaliteli vakit geçirmek isterseniz birincil aktiviteniz ne olmalıdır?Yine cevap yok.

Hangi yürüteç ya da tekerlekli sandalye markası uzun ömürlüdür?Buna da cevabınız yok tabi.

Onlar için kutlama yaptığınızda o kederli yüzler en çok hangi şarkıyı dinlerken gülümser ya da hangi şiir okunurken?Bilmeniz imkansız.

Ben yaşlılığı iyi bilirim. O yüzden gençliğimin tadını çıkarmaya kararlıyım!

Bana bir daha sakın yaşlılık ajitasyonu yapmayın!

OK?

Öncelikle sayfamı ziyaret etme nezaketinde bulunan tüm arkadaşlarıma can-ı gönülden şükranlarımı sunarım!
Düşünce hür yorum daha da hürdür mantığıyla hareket eden bir kardeşinizim! Bütün yorumları defalarla okudum farklı insanlarında yorum ve çalışmalrınıda okurum öncelikle EMEĞE SAYGIYI NEFSİMİN ÖNÜNE KOYARIM. Bu mantıkla burda ki haddini aşan eleştirlere kıcaca cevap vereceğim! Kusurumuz olursa GERÇEK ŞAİRLER'den özür dileriz.

1.Benim sayfam polemik sayfası değil burası edebiyat sitesi kimsenin egosunu tatmin ettiği yer değildir.

2.Kardeşim seversin sevme4zsin o subdjektif bakışın poetik bir açılımın yok bana akıl veriyorsun kimsin sen? Herkese hakeret küçümsemek öncelikle emeğe saygın olsun,

3.Ben üretirim laf ebeliği yapmam, başkasınıküçümsemem, kargadan başka kuş bilmenyenler işim yok, önce eğitimi al gel öyle öt,

4.Bana şiir dersi vermeye kalkanlar önce kendine dön ondan sonra başkasını gör,

5.Senin at bakışınla mı olaylara bakıp, belden aşağı vurunca mı şiir oluyor?Siz otoritemisiniz, kirli düşüncelerinizle tertemiz gencecik insanların sayfalarını kirletmeyin,

6.Hakarete devam ederseniz yönetime bildireceğim, daha da aldırmazsanız ilgili kurumlara bildireceğim, edebi tahlil yapacaksanız buyurun,
şov yapacaksanız başka kapıya,

Bu düşünce ve duygularla bütün arkadaşlarıma çalışmalarında başarılar diler, selam ve saygılarımı sunarım....

Orson Welles'in bir şarkısıydı galiba Elif Sare kardeşim:

'I KNOW WHAT'S TO BE YUNG
BUD YOU DON'T KNOW WHAT'S OLD'

Türkçesi.
'BEN GENÇLİK NEDİR BİLİRİM;
SEN İHTİYARLIK MEDİR BİLİR MİSİN? '

Bir de, yaşlılarla dalga geçenler için Anadolu'da şöyle bir söz vardır:

'KUZU BAŞI TEZ KAYNAR.'

Anladık gençsiniz,güzelsiniz de ömrün garantisi yok kardeş; yaşarsanız, ki inşallah uzun yıllar yaşarsınız,siz de kırkı geçecek,ihtiyarlayacaksınız.


Geçenlerde bir söz duydum bir filmden:

'İNSAN OĞLU KINADIĞINI YAŞAMADAN

ÖLMEZMİŞ.'

Ne laf ama...

Bizim din dersi hocası: 'Hadis-i Şeriftir.' dedi.

Hoşça kalın yüreği genç insanlar :))

İlla kusur bulacaksak en önemli kusuru uzunluğu diyebilirim.
Şairin beyitleri bence daha güzel ve daha anlamlı.
Kutlarım,

' yekpare korkudan ibarettir cisminin aslı ..'

sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla
bazan sessiz sedasız ipekten kanatlarla
ama sen hep bin yıllık bilenmiş inatlarla
karşıma çıkıyorsun en serin imbatlarla
adını yazıyorsun bulduğun fırsatlarla
yüreğimin başına noktalarla, hatlarla
başbaşa kalıyorum sonunda heyhatlarla
sözde, senden kaçıyorum doludizgin atlarla.

ne olur bir gün beni kapında olsun dinle
öldür bendeki beni sonra dirilt kendinle
çarpsan karasevdayı en azından yüzbinle
nasıl bağlandığımı anlarsın kemendinle
kaç defa çıkıp gittim buralardan yeminle
ama her defasında geri döndüm seninle
hangi düğüm çözülür, nazla, sitemle, kinle
ne olur bir gün beni, kapında olsun dinle.

şaşırdım kaldım işte, bilmem ki n'emsin?
bazan kızkardeşimsin, bazan öpöz annemsin
sultanımsın susunca, konuşunca kölemsin
eksilmeyen çilemsin
orada ufuk çizgim, burda yanım yöremsin
beni ruh gibi saran sonsuzluk dairemsin
çâresizim çâremsin.
şaşırdım kaldım işte bilmem ki n'emsin?

YAVUZ BÜLEN BAKİLER

Şiir, nadasa bırakılmış tarla değildir. Şiir aşkla, muhabbetle yoğrulmuş ve pişmiş, pişirilmiş en nadide yemek gibidir. Emek; sadece mısraları alt alta sıralamak da değildir. Tadı damağımızda kalmayan mısralar şiir olarak yazılsa da bizim oralarda buna şiir demezler.
Mehmet YUSUFLAR