Öyle bir güzellik, gözler kamaştıran
Öncesi doğuştan, sonrası sanattan
Ne kadar kurumlansa, ona yakışan
İhtişamına imparatorlar hayran.
Beklenen müjdeydi, hakanını buldu
Çağı yeniledi Mehmet, Fatih oldu.
Asırların sevdasıyla gönle doğdu
Büyük aşkımızın adı, İstanbul'du.
Geldi işgal kuvvetleri bir hevesle,
Var mı gücü yeten Mustafa Kemal'e?
Hangi silâh karşı durur bu sevgiye?
Yazıldı yeni doğuş, altı Ekim'e.
Seviyorum Sinan'ı, süsledi seni.
Notalara döken Münir Nureddin'i,
Aşkını kanıtlayan Yahya Kemal'i.
Bir köz de bana düştü, yaktı içimi.
Kayıt Tarihi : 23.4.2006 13:47:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Aşkımdı İstanbul şimdi o bana küstü. Ona sahip çıkamadığım, betona teslim ettiğim saçlarımı ranta yoldurduğum bana kızgın şimdi. Bu güzel şiirinize bende İstanbul için yazdığım başka bir şiirimi hediye etmek istedim. Saygılarımla
İstanbul Sana Sesleniyorum Duyuyor musun?
İstanbul artık ses kaldırmıyor ki!
Gemiler sessiz, İstanbul içindeyim,
Sensiz ve bensiz gibi sessizsin İstanbul.
Ses kaldırmıyorsun artık,
O kadar kalabalığız yani.
Sessizliğimiz bundan çoğalıyor.
Acaba kim densiz?
Siluetin yok oluyor İstanbul,
Haberin var mı?
Kim, neyini, nereye götürüyor?
Hiç bunları düşünüyor musun?
Taşın toprağın altın olduğu için mi?
Birilerinin cebine taşınıyorsun İstanbul?
Söyle bize artık, sen böyle değildin,
Neden böyle yapıyorsun?
Gün geçtikçe hoyratlaşıyor, ruhunu kaybediyorsun?
Biliyorum ben ruhumu üzerimde yaşayanlardan alıyordum,
Ruhsuzlar bana gelene kadar diyorsun,
Bunu biliyoruz!
O zaman bu ruhsuzları üzerinden atıp neden silkinmiyorsun?
Yoksa seninde bir bildiğin mi var?
Onu mu bekliyorsun?
Bizden neden gizliyorsun?
Sana sahip çıkamadığımız için belli ki bize de güvenmiyorsun.
İstanbul sessiz geçiyorsun içimizden,
Biz içinde sanki sensiz...
Önder Karaçay
Hikmet YURDAER
TÜM YORUMLAR (22)