Saralara yakalandım tükendi umutlarım
Gece loş ışıklarda
Tutulduğum kadınlar: etleri lif lif çürük
Yitik kentin evlâdı her yanım boşluklarda
Boşluklarda üstüme yarasalar yürümüş
Ne geceye âşinayım ne gündüz kaldı bende
Bir elveda çizgisiyle ayırdım hayatı kendimden
Güvercin kanatların hayâlimi süsler de
Sarılırım o hayâle son umuttur diyerek
Ve kendime seslenerek:
Ey yaban eller gezgini
Haydi artık aşkı serp kederin üzerine
Aşk usulca her yeri kuşatmaya hazırlanıyordu. Ben üzerime serpilen sarhoşluğun tesirinden kurtulurken, sabah yavaş yavaş gösteriyordu yüzünü varlığa. Aşk olmasaydı hiçbir şey bilinmeyecekti. Aşk dağıldıkça keder azaldı. Keder azaldıkça aşk sürdürdü dağılmasını... Sanki her şey yeniden var oluyordu. Aşkın dağıldığı her yerde varlık gün ışığına çıkıyor, sabah yalnız orada oluyordu. Bir köşeden bunu seyrediyordum ve aşk bana doğru geliyordu. Geldikçe diriliyordum. Rûyâ gerçekle, hayâl hakîkatle vahdeti raksediyordu. Bense habire aşk serpiyordum kederin üzerine
Hasan ÜrkmezKayıt Tarihi : 24.9.2019 15:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!