Bir kuş uçar gökyüzünde,
Kanatları rüzgarla süzüldü.
Çiçekler açar her köşede,
Hayat gülümser, ne güzel bir cümlede!
Yıldızlar parlar geceyi süsler,
Gözlerinde kaybolur rüyalarım her gece,
Sözlerinde bulurum huzuru, en güzel hece.
Seninle dünya bir başka, başka her şey,
Adını duymak bile içimi ısıtan güneş gibi, güzel ve serin,
Bir bakışınla başlar en güzel serüven,
Seninle her an, sonsuzluğa bir adım, bir senfonik tını.
When life feels unreal, like a fleeting dream,
I’m lost in the silence, unseen, unseen.
No warmth, no hand, no love to find,
An echoing void is all that’s mine.
The stars are cold, the night stands still,
Her başlangıç bir yıkımla gelir, fark etmezsin,
Bazen kalp, bazen akıl kaybolur, sesini duymak için.
Bir adım attım sana doğru, ama hep geri döndüm,
Bir umudu daha kaybettim, aslında ben hep yanıldım.
İçimde kırık dökük anılar, sararmış sayfalar,
Yıldızlar titrek göz kırparken kadim semada,
Kainat senin adını ezberlemiş belli.
Kediler gölge gibi süzülür sessiz sabahlarda,
Sana duyulan hayranlıkta bulurlar huzuru gizli.
Sen, bir meltem gibi usulca dokunursun zamana,
Yıllar geçti, ne sessiz bir hüzün,
Ne de kaybolmuş bir masum yüzün.
Her çizgi bir hikâye, her iz bir yara,
Yaş büyütür ruhu, acıya alıştırarak ara.
Gözler görür, derinlerde saklı pırıltıyı,
Ey sevdâ-yı bî-hudûd, ey ümid-i virâne,
Kalbim ki her dem harâb-ı hicrândır, perişâne.
Yâr ki uzağ-ı dîde, nâmı dahi düş perdesinde,
Aşkı mıh gibi çakılmış, firkat her nefeste.
Leyl-i bekâda yârın vuslatı tahayyül,




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!