önce yapraklar savrulurdu
sonbahar rüzgarlarında
sonra bir gece
aklar düşerdi
palandöken’in omuzlarına
kayıp ve yorgunduk
seninle erzurum’da
eylülde
doludizgin bir koşuydu varlığın
peşinde atlarım
nefes nefese
atlarım kıpır kıpır
seni leyla bildim ben
seni sordum her sese
sadağımda sevdalı sözler
eskittim
aylar geçti
bulamadım konuşmanın vaktini
bakışların bir uçurumdu
çözemedim gözlerinin ahdini
yakutiye yeşili gözlerin
eritirken mevsimleri
kale surlarında
saat kulesinde
yekpare bir zamanı söylerdi
türkülerin
sende kıyısız denizler
sende sonsuz ırmaklar buldum
adın yürüdü dizelerde
yürüdün her mevsim baharlar yürüdü
sonra bir şiirle gittin
ben şiirde kaldım
senden uzak bir şehirde
ne dağların zemherisi
ne erzurum’un düşleri var şimdi
baharımda
sonbaharımda
adı yok bir sevda oldun
günlerin tekrarında
gönlümün tek harında
yakutiye önünde oturmuş
oturmuş da gözlerine dalmışım
ulu cami içinde nefesini
çifte minarede ayak sesini
duyar gibiyim
denizler gözlerindir
ırmaklar ellerin
ve yağmurlar
damla damla sözlerin
Sebahattin Günday
Kayıt Tarihi : 16.4.2018 14:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!