Aşka Türkü Şiiri - Hayrettin Taylan

Hayrettin Taylan
1968

ŞİİR


23

TAKİPÇİ

Aşka Türkü

Haydi Söyle Bu Ayrılık Nereli?

*Aşka Türkü Ayrılığa Arabesk Terapiler-1

“Seni gördüğüm zaman dilim neden tutulur
Seni gördüğüm zaman güller elimde kurur
Seni gördüğüm zaman hayat sanki son bulur
Gözlerine bakınca dünyalar benim olur”

Yanıyor yüreğim, közümde senin adın pişiyor gitmeleri. Şimdi söyle
yar bensizliğin son melodisini.Biraz daha benden şarkılar dinle.
-Gam mayınlarının döşeli olduğu döşümde şimdi hangi güzelin gözleri senden önce görür.
-Bir kurşun yarası ile bir ömür arası gidip gelmeler yaşadın mı?
Çaresiz bir ruhun taşıyıcısı oldun mu ki? Bir aşka dilenci yapıp saldın koca kente.Her adımda sen, her özlemde sen .Nasıl dilenecem.
-O gözlerinde fecirler yanarken ,o bakışından uzak nasıl yaşarım hiç sormadın mı?
-Bu viran şehre y’adın düştü, düşlerimle sensiz düşünemediklerim arasında.
Başkalaşmış kayıpların sırrında seni aradım. Nefes nefes kalmış bir rüzgar gibi aradım seher vaktinde. Önce gözlerinin güneşi değdi sözlerimi.Bu sessizliği bozacak bir güneş doğdu.Işıklar benim üstümde oğullandı.Sanırım ben hala aşkın kara bahtıyım.
-İçime sızıyorsun sözlerinle.İçimde yağan cümlelerin var kitapsız yaşamlarım deruhte oluyor.

Gökdelen gibi yüceliyorum en uzaklarına.
Sensizliğim büyüyor. Senin olmayan yüreğime izinsiz katlar yapıyor hazın güzeli.Çıkma diyorum.Bu yarakentimde kaçak yapılaşma olmasın .Laf dinleyen yok Dilnaz.

“Susma gönlüm sen söyle
Haydi gönlüm sen söyle
Aşkımı sevgiliye derdimi sevgiliye
Haydi söyle
Onu nasıl sevdiğimi
Haydi söyle
Rüyalarda gördüğümü
Haydi söyle
Uykusuz gecelerimi”

Sen ölüyorum her harfte. Rüyalara sığmayan sığıntıların son türküsündeyim.Baştan aşka, aşktan sona, senden ,ben’e, ayrılıktan hiçliğe karıştım.Karışık bir halin mazisiyim şimdi.Gel gönlümün ustası olarak çöz beni.Kördüğümlerimin körlerine dokun.Vazgeçilmezlerimin l’al diline söz ol aşk kavlinden.
*Sağır sultan yaptığın ihanet kentlerimde gel bağır, ben geldim, bu sevginin mimarı olarak.
-Sen de bir insansın, peygamber değilsin.Belki Yakup kadar sabrın süzgecinden geçtin.Belki acılarını bir bir kuruttun bahtının en kurumuz yerinde.
-Ben geldim ilk geldiğim gün gibi .Bir sen ayarı çek halime.Bu bir hayal değil, bu bir gerçeğin son reçeli.
-Ben geldim, şiir sözlüm.Ben geldim Can Tırtılım.Haydi kelebek olma vaktin geldi.Haydi uçalım kelebek vadisine.Seni benden alan kaderin güzelleri güneşini yaymadan bu içindeki bitmeyen haz sıcağın artmadan ben geldim. Yüreği kırık, içimde yok olmuş bütün kentlerin ahları da var. Dünyada mazlumca ölen bütün insanların can yakın acısı kadar silinmeyecek bir acımla, hiç olmayan suçumla ben geldim de.
-Beni anla haydi bu bitmez , bu silinmez aşkın cenderesinde.
Seni,senli, bir an ve görüntüde susarım işte.

“Seni gördüğüm zaman beni bir ateş sarar
Seni gördüğüm zaman yanar yüreğim yanar
Seni gördüğüm zaman canlanır tüm anılar
Seni gördüğüm zaman durur bütün zamanlar”

-

İşte böyle hoyrat, bohem ve iç içe karışıkları tümleyen zamanlardayım. Gururuna dokunmuş bütün algıları kestim. Affetmenin Kevserlerinde yıkamalısın.Sen azizeydin aşkın.
Asi yanımı yıka Asi olarak geldiğin Ak denizimde. Bu köpek nefsimin kurgusuz yaşamlarını hor görme.Bakma öyle sürekli hırladığına. Gel gör ki hangi tenin kokusuna da hırlasa seni görünce canlanır bütün hayat.

Binlerce hayalinin katiliyim teslim oldum sana.Sözsüz sorgulayışlarınla bu savlamacı aşk ermişini sıgaya çek. Sensizliğin sılasında gidişine sela okuyan güzellerin ten dersinden, şen hevesinden, ben sayrısından kurtar beni Dilnaz.

Haydi keşfedilmemiş en büyük okyanusum aslında.Göremediklerin akıyor, kirlenmiyor.Sol yanında akan damlaların öz sahibiyim.
-Yolun bağrımdan, uğrumdan, acılarımdan,ayrılıklarımdan müstesna
Şimdi işte şimdi tam gelme zamanı. Tam sensizliğe alışmışken yeniden senli demlerde kaynat beni demli bir çayın buhusunda.
Tein sensin, kaynayan ben. Glikoz sen eriyen ben. Simya ben ceylan.Yüreğin neden bu kadar uzak. Ben Hüsn ü Aşk’ın Aşk’ı seni aramaya geldim.
-Sonsuza kadar demlenmiş sevginin buhuru yücelir yar yüzüme.
Söyleyemediklerimin savlamacısıyım. Sav yerine küfürler yağıyorsa uğrunda cehaletin son alamet aleti kesiyor bu aşkı.
Öncenden de önceydin.Sonradan da sonra.Aşktan önce ve sonrada aşktın .Yoktur bunda vebalim.

Haydi kader bir daha söyle.

“Susma gönlüm sen söyle
Haydi gönlüm sen söyle
Aşkımı sevgiliye derdimi sevgiliye
Haydi söyle
Onu nasıl sevdiğimi”

Hayrettin Taylan
Kayıt Tarihi : 2.8.2011 13:12:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Hayrettin Taylan