Aşk için iyi ve kötü o kadar çok şey söylenebilir ki... Tek doğru olan nokta; herkesin kendi içinde barındırdığı aşkı yaşıyor olmasıdır aslında. İyi ya da kötü, güzel ya da çirkin, sadık ya da hain... Herkes kendi içindeki aşkı bulur karşısında ve onu yaşar. Âşık olduğumuz insanı bizim aynamız olarak görmek, bunun en basit yolu olurdu aslında.
Biraz cesur olmak lazım. Önce, kendimize karşı dürüst olmak lazım. Aşk içinde olup da, çevrenizi ihanet duvarları sarıyorsa ansızın, 'siz kendinize sadık mısınız? ' bunun cevabını verin önce.
Sanmıyorum ki, kimse acabaların olmadığı bir aşk yaşamasın. İnsanoğlu kurgular, insanoğlu izler ve âşık olan insan şizofrenik bir ruha bürünür. Aşk yaktığı kadar, kıskançlık ağını da örer aşığın ruhuna.
Aşk, ruhumuzun beslediği haris bir duygudur. Aşksız olan, ruhsuz kalır...
Tamamını Oku
Aşkın, normal bir olgu olduğunu söyleyemeyiz. Aşk, insana o ana değin yapmadığı her şeyi yaptırabilecek güçte bir şey. İtiraz dinlemez, engel tanımaz. Aşk, izin almaz. İster, yapar ve yaptırır. Aşk, ruhun en ilkel halidir. Aşk, doymayan, açgözlü bir ruh hastalığıdır.YÜREGINIZE KALEMINIZE SAGLIK OLSUN COK KEYIFLIYDI..
Aşkın da halleri vardır yalın hali,-e hali,-de hali,-den hali gibi...yalın olanı güzeldir her zaman...
Deneme yazınız. seçtiğiniz tema, işleyiş, tekniğine uygunluk, anlatım yalınlığı bakımından mükemmel.
Kutluyorum.
Tam Puan + Ant.
Sevgilerimle....
Nafi Çelik
Aşk, ruhun en ilkel halidir. Aşk, doymayan, açgözlü bir ruh hastalığıdır.
Engin denizleri olan bir yüreginiz var ne güzel dökmüşünüz kelimeleri ne güzel yürek olmuşunuz yürekten kutlarım
Aşk, ruhun en ilkel halidir. Aşk, doymayan, açgözlü bir ruh hastalığıdır.
* ÖĞRETİCİ GÜZEL BİR BETİMDİ
SONSUZ KUTLUYORUM *
'Aşk ruhun en ilkel hali..., doymayan açgözlü bir ruh halidir..'
Yazınızın tamamı çok güzel, çok ilgi çekici, ama ben bu aşağıya aldığım sözlerinize takıldım; kimi psikolojik söylemleri de etkili biçimde ele almışsınız aşk üzerine, ancak bu sözler çok farklı ve derinliği olan sözler; bunları ister dünyevi manalarda, ister uhrevi, ruhsal boyutuyla irdeleyiniz sonunda içinden çıkılmaz çok daha karmaşık bir hale girdiğinizi görürsünüz...
Aşk, öyle kolay tanımlanamayan, bir kişiye, yada topluma göre sabit algılanamayan, kişiden kişiye, toplumdan topluma, hatta değişen zamana göre çok değişik biçimlerde tarif edilen yarı insani, yarı soyut, yani ruhsal oradan da ilahi boyutu olan bir olgudur aslında, bu da benim algılamam...
Arayıştır bir bakıma, kaybedileni aramak; parçasını, yani diğer yarısını aramaktır; yine ararken duyduğu özlemdir aşkın bir adı da...
İlkellik burda bence çok anlam taşır, ruhun ilk halinde birliktelik vardır, dünyaya gönderilişi iki yarım halindedir; bazen insanlar bilinçli yada bilinçsiz söylerler ya: Ruh ikizi, diye; yada elektrik aldım, almadım... işte ben bunları aşkın tanımında önemserim...Kuşkusuz iki farklı cinsin birbirine olan sevgisi, vatana, anneye... gibi duyulan sevgilere de aşk denilir...
Ama kesin olan şu ki yüzyıllardır ozanlar, şairler, yazarlar aşkı tarif edip durmuşlar ve devam da edecektir, bu işin sonu yoktur...
Teşekkürlerimi bırakıyorum, çok nefis ve okunası bir yazıydı, insanın ufkunu açan, insanı düşündüren, okurken yormayan, bıktırmayan bir yazıydı...
Kaleminiz daim olsun...
Saygılarımla...
İlgiyle okuduğum bir denemEYDİ.
Bireyden yola çıkarak genele yönelik önemli saptamalar vardı sevi sorunsalıyla ilgili.
Konunun yönü ve sınırı iyi ayarlanmıştı.
Sayın KOCAEVLİ;neyi,nasıl anlatacağını çok iyi bildiğini kanıtlıyor bu üretisinde.
İlgiyle okudum.
Kutluyorum.
Erdemle.
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta