Aşk Yüreğimden 41 Şiir Şiiri - Çiğdem Çakır

KAVUŞMA HAYALLERİYLE BEKLİYORUM SENİ

Öksüz ve yetimler gibi kalan güçsüzlüğüme çaresin yâr,
Dışarıda oynayan çocukların neşesi var,
Yatağından kalkmayan bedenimin yorgunluk ifadelerisin,
Odamın mavi perdelerini açmak istemeyen hasreti dinle,
Deniz dalgasıyla seslenen nasıl bir şiirsin?
Ay ve yıldızlara götüren mevsimdeyim,
Gökyüzüne bakarken mest oluyorum,
Şaire adresime geleceğin takvim sayfası bugün,
Verdiğin beyaz güller elimde,
Kavuşma hayalleriyle bekliyorum seni.

(Aksaray / 14 Nisan 2008)

KELEBEKLER DOKUNUYOR BEDENİME

Papatyalar dizilmiş
Şaşaalı yolun kenarına,
Gökyüzündeki kuşlar
Yıllarca çizdiğim renkli tablolar,
Sanki benimle oynarcasına
Kelebekler dokunuyor bedenime,
Sağımda kayısı ve erik ağaçlarından
Anadolu türküsü,
Solumda roman senaryosunda buluştuğumuz
Berrak göl,
Gözlerine vereceğim mükemmel bir günü daha ekliyorum yüreğime,
Alaca karanlık
Seninle yaşadığım aşk
Bu doğduğum şehirde.

(Aksaray / 22 Ağustos 2008)

KEŞKE YANIMDA OLSAN

Bu gece aşk sırlarım
Usulca damlayacak yüreğine,
Tan yelinden nasibini koparan
Çiy taneleri yüzün,
Varlığımda mutluluk parçalanıyor,
Hasretim
Gökyüzünden yıldırım gibi düşüyor üzerime,
Keşke yanımda olsan
Uzattığın ellerinden güneşi alsam avuçlarıma,
Havai fişekleri haykıracak bir gün
Tablolara ruh veren düğünümüzü,
Sen bana muhtaçsın
Ben de umutlara…
Yalansız sözlerin
Dinlediğim vuslat şarkısı
Piyano odasında.

(Aksaray / 27 Kasım 2009)

KIYMETİMİ BİLEMEDİN

Ne kadar rahatsın gülümseyen şeklinle,
Sanma ki nasiplendiğin huzurun aynısı bende,
Kıymetimi bilemedin,
Layık değilsin yalnızlığıma,
Kısmetin değilim,
Dosta, arkadaşa anlatacağım günahsın,
Kırılmış kadehin mezarında ismin,
Yüzünü hatırlarken
Pişmanlık ne büyük işkence,
Beklenen aşk yüksekte, sen yerde,
Gidiyorum, bir vakit bul kendini dinlemeye.

(Aksaray / 12 Eylül 2008)

MUHABBET YÜREKLERİYİZ

Dakikalar yokluğunla ilerlerken
Yüzün karşımda cennet resimleri,
Birlikte söylediğimiz dolunay şarkılarını hatırlıyorum,
İlkbahar gözlerime bak,
Rüyalarımdan koparılmış
Muhabbet yürekleriyiz,
Dışarıda yıldızların parlak akşamı,
Odalarda dansımızdan kalan sahne var,
Yıllar geçse de değişmeyen duygularıyla
Özlediğin deniz şehriyim,
Arzuladığın heyecanlar dudaklarımda
Buselerimle dokunacak yanaklarına.

(Aksaray / 28 Haziran)

ROMANTİK ŞEHRİMİZİ KURALIM YÂR

Beni görmeden yüreğine eklediğin
Zemheri sayfalarda yazılmamış boşluk var ise
Ecelini dinlemeye hazırım,
Pişmanlıklarını anlat, misafirim ruhuna,
Aşk nedir?
Dostluğun, arkadaşlığın tarihini göster kusursuz notalarda,
Kır çiçekli dağlara çıkarken kaç kez takıldın kollarıma?
Yüce Allah’a yönelirken hangi dualarda ağladın?
Geçmişe ait ve yaşanacak mutluluktan
Romantik şehrimizi kuralım yâr.

(Aksaray / 21 Ağustos 2008)

KUTSAL DUYGULARIM BEKLİYOR SENİ

Uyku göz kapaklarımı kapatacak biraz sonra
Ne yazık ki sabahtan kalan mutluluk
Efkâr eseri şimdi,
Elime sinmiş koynundaki gül kokusu,
Paylaştığımız bulut, dağ, lacivert caddeler
Sıcak bakışların,
Kutsal duygularım bekliyor seni,
Bana olan hasret
Günlerinin kızıl yörüngesinde harcanan ömür ise
Şaire dünyama ay ile gel rüzgâr takviminde.

(Aksaray / 01 Mart 2009)

RÜZGÂRDAN ALIYORUM TATLI SÖZLERİNİ

Duygularını kimse benim kadar anlayamaz
Çünkü kendimi görüyorum
Heyecanlarının kızıl resminde,
Sende tanıdığım vicdan
Unutulmayan cennet yürek,
Kaya gibi alnıma çarpan kasım sabahının ardından
Bedenimi rahmet bulutlarının göğsüne salan
Pamuk rüzgârdan alıyorum tatlı sözlerini,
Bu şehir duyacak
Yıldızlara isminle seslendiğimi.

(Aksaray / 15 Kasım 2008)

SİTEMLERİM GÜNEŞLE DOĞSUN ÖMRÜNE

Toprağa gömmek istediğim vicdansız rüyanın
İhaneti var gözlerinde,
Sürprizlerin hoş resmini yüreğinden beklerken
Çıkış bulamadın kör duygularının arasından,
Kuşkular bir bir hesap soruyor, hissediyor musun beni?
Sevdiğini kaybetmeyi tekrar öğreneceksin
Terk ediyorum kasvetli son hâlini,
Yazdığım roman, hayallerini sürükleyecek uzaklara,
Yağmurla ıslanan kaldırımlarda
Seninle buluşacak çiçek yok artık yüzümde,
İkimizle kurulan dağ, ağaç yerinde mi?
Yıkılmış şehir göreceksin ben giderken,
Sitemlerim güneşle doğsun ömrüne.

(Aksaray / 12 Mayıs 2008)

ŞUBAT RÜZGÂRIYIM

Dostum, yıllar adına yüce misafirimsin yine,
Sabahın soğuk duvarları arasında yalnız iken
Bekledim sıcaklığını,
Sürpriz tebessümünle güneşi ser sahneme,
Aşk umudunu silen gökyüzünden
Şubat rüzgârıyım,
Gözlerine inandığım sevgili
Mevsimlerini yaşamak istemediğim şehir artık,
Mutluluğun şiirini oku bana,
Muhabbet ile atmalıyım bedenimdeki kıyametleri.

(Aksaray / 09 Şubat 2009)

ŞUBAT SENARYOSUNA GÜNEŞ GİBİ DAMLA

Şu kar bulutlarını dert etme
Görünen gökyüzüne takıldın,
Şubat senaryosuna güneş gibi damla,
Dostluğumdan bakışları sunan
Ay ve yıldızlar uzakta değil
Yüreğim kadar yakın arzularına,
Hayallerinin temmuz rüzgârıyla
Buz topraktan ayrılıp
Şehrin üzerinde uçabilirsin,
Şaire duygularımın dağ, nehrinden ol,
Haksızlığa karşı
Parlat iyi niyetlerini.

(Aksaray / 10 Şubat 2009)

TEBESSÜMÜNLE YAKLAŞ RUHUMA

Yerde parçalanmış kadehler gibi
Dağıldı bugünüm,
Toplanması zor düşünceler
Resimlerinde katran gecelere sürüklüyor beni,
Kızıl soğuk odaların ecel okyanusunda boğuluyorum,
Taşınması zor hatıraların içindeyim,
Yeni yılın ilk saati
Pencereden kar tanelerini hasret diye yazıyorum yüreğime,
Gürleyen gök, haykırmak istediğim çareler,
Tebessümünle yaklaş ruhuma,
Selamınla yalnızlığımın şeklini sil bedenimde.

(Aksaray / 01 Ocak 2008)

GÖZLERİNDEN ALACAĞIM BAHTIMI

Cennet şekliyle
Dünyayı gören heyecanımı kelimeler edeceksen eğer
Bedenime yazılmış kumrulara yaklaş,
Gözlerinden alacağım bahtımı,
Hataların mecalini silen yetenekleri konuş,
Dudaklarının arasından çıkacak ruhumdan ol,
Papatya rüzgârı beyaz giysilerime sinmiş parfümün,
Temmuz gecelerindeyim,
Dansımıza başlıyorum, deniz dalgası yanımda,
Okunan her şiirime
Dinlediğim aşk şarkılarına seninle doymak istiyor yüreğim.

(Aksaray / 25 Mart 2009)

TÜKENMEYEN AŞK NEDİR?

Tükenmeyen aşk nedir?
Bugün ruhuna yazdığın senaryoyu ver gözlerime,
Hangi mevsimle düştün mezar toprağına?
Sabahın sürpriz olan bulutlarını
Ellerinle tutup yatağına serdin mi?
Beni hayalin eden
İstanbul semtlerini anlat,
Rüyalarının
Güneşi söndüren gecelerinden şiir getir,
Kumrular konsun omuzlarına,
Cennet
Seni seyretmektir.

(Aksaray / 27 Mart 2009)

UYKUSUZ GECELERİMİ BEKLETME

Kasveti zarar kör adımlarla
Karanlık aşkın kitabında ilerlemeye gücüm yok,
Ne acıtır ki
Çareyi bakışlarından koparacak ışık yüreğimde iken
Yağmur sofrasında görülen terk etmelerin nasibim,
Islak yapraklara konmuş masum senaryoları çiğniyorum,
Kırılmış ve yıpranan
Uzun bir geçmişten koşarak
Mutluluğum da olabilirsin yârim,
Başımı koyduğum yastıktan
Uykusuz gecelerimi bekletme artık,
Yorgunum, getir gülümsemeni uzaklardan.

(Aksaray / 21 Ekim 2008)

YAĞMUR BUSELERİYİM

Ardımda kalan dünyayı
Görmek istemiyor yüreğim,
Etrafıma kurulmuş sürpriz gecelerin
Doğasında buldum yaşamı,
Aşk
Sana heyecanım değil
Gök, dağ, toprak ve çiçeklerin birleştiği rüzgâra
Yârim demek,
Mutluluğun haritasını çizdim,
Hayallerimle renklenecek bu şehir,
Umut dolu yıllara yolcuyum,
Gitar şarkılarının yağmur buseleriyim
Mum ışıklı sayfalarda.

(Aksaray / 04 Nisan 2009)

YAĞMUR DAMLASI SEVGİLİM

Yağmur damlası sevgilim
Gökkuşağının yanında uzanalım ıslak çiçeklere,
Bulutlar ikimizle koşsun gökyüzünde,
Ağaçlardan şiir olsun giysilerimiz,
Dağ, nehir ve denize
Piyano tuşlarından aşk notalarını bırakalım parmaklarımızdan,
Şair gözlerindeki rüzgâr
Ruhuma eş,
Gel beraber mum parlatalım
Yüreklerimizi birleştiren nisan gecesinde,
Avuçlarında nimetim o sıcaklık var,
Mutluluk dudaklarıma umutları ver buselerinle.

(Aksaray / 18 Nisan 2009)

YAĞMUR DENİZE MOR DAMLARKEN

Yağmur denize mor damlarken
Usulca çıkıyorum gök cennetine,
İstanbul’un tüm semtleri kuruluyor resimlerinde,
Ben o sevdiğin dilber şarabı
Yudumlanacağım şiirlerde,
Yalnızlığımı bilmene rağmen
Hangi yabancı caddelerdesin?
Sonbahar kokusu yatağımda, hasretinle uzanırken
Saçım, ellerinden kalan rüzgâr,
Kollarımda buselerin
Yedi renk çiçeği yar ediyor tenime,
Hayata tutunuyorum seninle.

(Aksaray / 01 Nisan 2009)

YAĞMURU ÖZLÜYORUM

Bir yılımı eylül yapacak bu akşam,
Duyguların bana helal iken
Ne dur işaretlerim çıkacak
Ne de girdiğin ruhumda
Sınır göreceksin,
Tutkularım
Gökyüzünden kadehlerine şarap sunacak,
Başını göğsüme yaslarken mest olacaksın,
Seninle tanıştığım ömür sayfasındaki
Heyecanın ilk ateşiyle
Serin damlayan yağmuru özlüyorum
Sevgilim.

(Aksaray / 24 Haziran 2008)

YALANIN TİTREYEN IŞIKLARI

Karşımda durmasın
Haram gözlerin,
Aşk kitabımın son sayfasında silindin dün gece,
Masum sanılan sözlerine
Nasıl da inandım,
Ruhunu tanıdığıma yazıklar olsun,
Yalanın titreyen ışıklarıyla
Doğru yolu bulamazsın,
Tövbelerin geldiği gibi gider
Bedenimin sınırından,
Kucakladığın gülleri üzerime serpme
Etkilenmiyorum ince senaryondan,
İhanetlerini sormama gerek yok,
Paylaştığımız güzel yılları
Koparıp atabilirsin bu şehirden.

(Aksaray / 15 Temmuz 2008)

YALNIZLIĞIN MOR SAYFASI

Ortalıkta ne savaş ne de fırtına dolaşıyor,
Ben kendi sonunu getiren yürek,
Aşk hasret ise
Mevsimleri hoş görmek, adımlara güç vermek mümkün değil,
İçinden yıllarca çıkamadığım hayallerimsin,
Ak yüzün sabahın ilk saati,
Duvarlar arasında kalan yalnızlığın mor sayfası gözyaşlarım,
Zemheri günlerimi sessizce dinleyen
Annemden başka kimse anlayamaz cevapsızlığımı,
Varlığımın zehir bilincinde kendimi arıyorum.

(Aksaray / 05 Mayıs 2008)

YATAĞIM BUZ

Yine uykusuz ve suskunum,
Sağım ve de solum
Dönüşü mümkün olmayan
Baş ağrısıyla cehennem dakikalar,
Yatağım buz,
Takvim bayramı gösterirken
Kanadı yaralı kuşlar gibi
Dört duvar arasında
Gökyüzünü hasret ediyorum,
Yıkılan dünyanın ağırlığı var üzerimde,
Beklediğim derman kilitlenmiş
Yâr yüreğinde.

(Aksaray / 0 3 Ağustos 2008)

YILDIZLARA SARILIRKEN

Bülbül güneşi
Ağaçların yanındaki gelincik tarlasında yıldızlara sarılırken
Aşkı konuşuyordu gözlerimiz,
Hani hasreti katmayacaktık gecelere?
Dolunayda gördüğümüz yılları yazacaktık
Yüreğimizdeki gökyüzüne?
Haydi, hatıraları inkâr edeceksen durma
Akrep sözlerinle ağlat günlerimi,
Vicdansızlığın yüzü ile gir fermanıma.

(Aksaray / 04 Mayıs 2008)

YILDIZLARDAN TUT ELLERİMİ

Kıskanan ruhun haksız,
Zulüm sözlerin yüreğimde,
İçinden çıkamadığım adres cehennem,
Mutluluk yılların en büyük rakamı iken
Yaşamı bitiren nokta mı olacak fermanım?
Gitar tellerinde yüzünü seslendirirken
Yükseliyordum yüce gök huzuruna,
İkimizden bir yol daha çiziliyor aydın sayfalara,
Yıldızlardan tut ellerimi
Kavuşalım kusursuz gecelerde.

(Aksaray / 07 Temmuz 2008)

YILDIZLARI KONUŞSUN HEYECANIMIZ

Yüzümdeki şarkıları alıp ta
Resim olarak duvarlara astın mı?
Dökülen saç tellerimde sayılan günler
Efkâr etmiş seni gözlerime,
Islak dudaklarımızla yağmuru birleştirmenin zamanı şimdi,
Ay ışığından kopardığım sahneyi versin aşk ifadelerin,
Kelebek çiçeği dağlarda bul ruhumu,
Gökyüzüne çıkan
Alaca karanlık basamakta buluşalım,
Yüce Allah’ın yarattığı nimetsin bana,
Yıldızları konuşsun heyecanımız.

(Aksaray / 06 Nisan 2008)

YOKLUĞUNLA GÜNEŞE DOKUNMAK ZOR

Yokluğunla güneşe dokunmak zor,
Yalnızlığıma resim
Gürleyen gök mevsim,
Dışarıdaki hayat okulu
Doğru yanlış yollarda,
Duygularıma ağır ve hafif rüzgâr
Yarı aydınlık umutlar,
Islak dudaklarından yağmuru dinlemek
Başımı koyduğum yastıkları
İğde çiçekli ağaçların gölgesi etmek istiyorum,
Muhabbet dakikalarından olan
Sıcak ellerimden tut
Yüreğimin aynası
Beyaz yüzünde.

(Aksaray / 29 Mayıs 2008)

AY VE YILDIZLARA DOYALIM

Gel desem görür müsün yollarına bıraktığım şiirleri?
Sevişen yüreklerin akşamlarına ayak basıyorum usulca
Sarılmanın tam zamanı tatlı endamına,
Kaşların, gözlerine mutluluk olsun gün ışığı ile beraber,
Dudaklarıma ateş gibi dokunuyor ismin,
Tükenen ömrümün gül kokan sarayı neye yarar sensiz,
Gülüşünle sabahı bilmek ve yazmak var gök sayfalarına,
Arzularım var nehri yüzümde süzülecek ellerine
Bir kadeh şarapta beni tarif etmene,
Dostluğu yıllara ferman
Şair kitabımın coğrafyası melek hatıralar,
Pırlanta yağmur, üzerimden çıkarmak istemediğim
Kutsal bir gelinlik ressam düşüncelerimle,
Ay ve yıldızlara doyalım düğün sahnemizde.

(Aksaray / 04 Haziran 2009)

GÜLÜŞÜN SERVETİM

Gözlerindeki dolunay gelsin kalbime,
Perdeleri açılmamış duygularını hissediyorum,
Sevgililer günü kutlanıyor dışarıda
Oysa saniyeler ikimizi birleştiriyor
Bahar sürprizleri adına,
Ellerimdeki piyano tuşları
Dağ, çiçek, ağaçlara usulca dokunurken
Ne hayaller şarkı oluyor etrafımda,
Bazen hayatın gece durağına hasret beni düşürürken
Ağlamak istiyorum fırtınaları yazarcasına,
Ruhum boşalsın sessiz okyanusa,
Seni tanımakla başladı şair kalemim haykırmaya,
Gülüşün servetim ölünceye kadar,
Dertlere derman cennet esiyor
Buselerin kadar hafif ılık rüzgârla.

(Aksaray / 05 Haziran 2009)

MUTLULUK BÜYÜMÜYOR ŞİİRLERDE

Ümitleri dinlemek vardı dudaklarından
Nerede o savrulmamış gülen halim?
Gündüz perişan, akşam yine akrep duman,
Yalnızlık bağlanmış ayaklarıma, kollarıma,
Sevgiliyi çağırsam, gökyüzüne kanatlanmış sözlerimi duyar mı?
Beklediğim yağmur bulutlarına konar mı benim için?
Gözyaşları olup damlayana kadar keder yüklü dolaşıyorum ateş üzerinde,
Saat onbeş ne çabuk yine,
Papatya yollarına takıldı şu hasretim,
Güneş batacağı yere ilerliyor yaşanmamış heyecan adına,
Akşama perdeler kapanacak,
Beyaz duvarlar arasındaki lambalar sönmese de karanlık dünyama dokunamaz,
Geçmişini sahte resimlerde bulan yüreklerden değilim,
Mutluluk büyümüyor şiirlerde.

(Aksaray / 07 Haziran 2009)

ÖLÜMSÜZ KALP OLALIM DOLUNAYA

Yudumlanacak çay ve dilimlenecek ekmekte az ümit vardı,
Perdeleri sabah güneşine açarken
Sürprizleri karşıma çıkaracak yol vardı gülümsemelerde
Ama şimdi yar bildiğim tablolar kayıp gözlerimde,
Kasvet veriyor odalar,
Beyaz güvercinlere takıldım yine
Çocukluk yıllarımın bahar uçurtmalarına dokunuyorum,
Beni yorgun eden sayfaları ateşiyle yakacak dosta muhtacım
Muhtacım aşk kokusu tatlı sohbete
Cennet rotası gemi güvertesinde hayallerimle dans etmeye,
Tütün kokusu insanların arasında bu şehir sensizliği öğretecek yalnızlığıma,
Yürüyorum bahtsızlığa doğru,
Gel ölümsüz kalp olalım dolunaya.

(Aksaray / 17 Mayıs 2009)

GÜLİSTAN YÜREĞİN

Sevmez olaydım gülistan yüreğini,
Görmez olaydım bahar kokusu şiir yüzünü,
Seni nasıl da bırakıp gideyim zulüm toprağına?
Matem şarkısı gibi yağmurlu mayıs var dışarıda,
Çareler gücünü yitirmiş,
Yüce dağları vefasızlığına sayarken
Başım ağrıyor kan fırtınasıyla,
Yıldızlar konar mı gecesi bitmez dünyama?
Melek sözlerin nerede?
Ressam ellerinde can bulan
Romantik sahneler dizilmiş Anadolu’ya,
Bir tanem diyeceksen bana
Şairliğin tam zamanı
Gel gülümse sevaplarınla.

(Aksaray / 16 Nisan 2009)

DOST BAKIŞI

Mutluluğu tam yakalamışken
Baharı kutsal dost göç etti dünyadan,
Ok misali keder
Akrep yayından fırlayıp saplandı yollarıma,
Gülümseyen o yüzle zehir duman gün ışığında kayboldu
Gülistana döndü muhabbet,
Gökyüzü bir can kaybetti,
Rüyalar ateş,
Daha kaç sabaha ağlayarak kapılar açacağım?
Şiirler yalnızlığıma şarap içecek yine,
Yağmur tenli
Kutsal sevgili hasretim iken
Kimlere anlatayım İstanbul gecesi
Kıyamet senaryolarını?
Kimler aşk gitarımı dinlerken dolunaya varacak?
Özlüyorum dost bakışını.

(Aksaray / 11 Nisan 2009)

HASTAYIM GÜLÜŞÜNE

Kolay mı aşk adına yaşanan şiir kitabını hiçe saymak
Senden habersiz yabancı toprağı şehir etmek,
Ayrılığı ölüm bilirim kendime,
Yüzünü göremezsem bir gün
Dağlar yüklenir adresime,
Seninle yeniden doğmak var
Akşamlara ay olurken
Buluşmak var gökkuşağı tablosunda,
Hastayım gülüşüne
Tatlı ela gözlerine,
Zor ve de soğuk
Ne sınavlar geçti hayatımdan
Yorulmadım, durmadım aramıza giren uzun yollarda
Ümitsiz kalmadım sıkıntı doruğunda,
Akdeniz sahilinden aldım güneş batımını,
Karanlığa koşuyor hayaller,
Bekliyorum gülistan heyecanlarını.

(Aksaray / 16 Nisan 2009)

UMUTLARIN OLAYIM

Buğday tarlaları boyunca umutların olayım dudaklarında,
Akşamın serin yollarında
Saçıma taktığın papatyalar gibi damla bahar sayfalarına,
Deniz dalgası
Kaç kez bastı yüreğindeki piyano tuşlarına?
Bedenime sarılırsan
Düğün cennet tan yeli bulacak esmer tenim,
Yıldızlara dalmak ve de yağmuru beklemek nedir?
Hayaller gözlerdeyken anlatılacak aşk tablolarıdır bana göre,
Omuzlarımda beyaz güvercinler
Melek gökyüzünü tarif ediyor,
Birlikte gölgesine uzandığımız iğde ağaçlarına
Nehre dokunuyor gibi yaslanıyorum,
Alıştım varlığının kutsal güneşine,
Tebessümlerin dizilmiş hayat basamaklarına.

(Aksaray / 25 Mayıs 2009)

HAYALLERİMİN ERKEĞİ

Hayallerimin erkeği yine seninleyim bugün,
İğde çiçekleri karşımda, pencereler açık sonuna kadar,
Cennet kokusu oldu aşk halim,
Gözlerine bakmanın zamanı var kalemimde
Ölümsüzlüğü resim ediyorum sayfalara,
Ruhunu çiziyorum ay ve yıldızlara,
Baharını kabul ettim çoktan
Hangi soğuk rüzgâr yıkar beni?
Mecalimsin şarkılarda,
Yıllarca ellerini tuttum
Buseler verdin yanaklarıma,
Ağaç yaprakları gibi düşmem yerlere,
Yenilmem hasret ateşine,
Kalbim tebessümünle çarpıyor bu gece.

(Aksaray / 17 Nisan 2009)

DUALARIM ÖMÜR OLSUN AŞKIMIZA

Kara bulutlar usulca yaklaştı sevgilim
Birazdan ay tenimize yağmur damlayacak
Şarkılar dizilecek keman tellerine,
Yalın ayak, kollarının arasında dans etmenin zamanı şimdi,
Hatıralar konsun çiçeklere muhabbetle,
Dünyanın sahte rolleri değmemiş masum gözlerine,
Şair yüreğin yıldızları toplamış yüzüne,
Gülümseyen mutlulukların ifade ediyor beni,
Çocuksu heyecanlarım durmuyor yine yerinde
Ellerinden tutup haykırmak istiyorum
Yıllarıma hikâye o rüzgâr ismini
Endamınla yürüyen İstanbul’u,
Seni tanıdım ya ölüm yok bahtıma,
Dualarım ömür olsun aşkımıza.

(Aksaray / 22 Nisan 2009)

YAĞMURLU GECELER YATAĞIMDA

Seni tanıdığım o gün yerleştim şairlerin gemisine
Yolculuk bitmiyor hayallerimin mavi denizinde,
Ay, yıldızlar ve güneştendi
Ellerimi avuçlarında öpmelerin,
Birlikte dost gülen yunusları seyretmek
Papatyaların resmini dansla çizmek isterim yine ağaçların gölgesinde,
Takılıp kaldım gözlerine,
Piyano tuşlarından bildiğim
Yağmurlu geceler yatağımda,
Uyku bulmuyor hasretim,
Varlığın sararken tenimi
Bazen kelebek bazen kumrulara konuyor ruhum,
Suskun ve yalnız takvimlere kasvet kadar
Mutluluğu da yazıyorum aşk adına,
Yüreğim sürprizlerine muhtaç Anadolu’da.

(Aksaray / 11 Nisan 2009)

GÜNEŞ ÇEKSİN BENİ GÖKYÜZÜNE

Bugün veda edeceksin ve elimde kadeh
Kırmızı şarabı yudumlamaya az vakit var,
Ecel bugün yürüyüşünle nasip adresime,
Aşk yazılmaya muhtaç iken ömrüme
Vefasızlığınla tükenecek belli,
Yüreğimde dolunayla büyüttüğüm çiçekler şimdi perişan ve üzgün,
Kollarım göğsümde bağlanmış zincir gibi çözülmüyor,
Hareketsiz ve mecalsiz yaslandım soğuk duvara,
Güneş çeksin beni gökyüzüne,
Rüzgârın ruhu götürsün beni peygamber sohbetine,
Depreme uğrayan şiirlerimin
Gülümseyen tablolarında kan süzülüyor,
İhanet yok, inan gözlerime,
Keman şarkıları ağlıyor
Kanadı kırılan güvercin hikâyeme.

(Aksaray / 17 Nisan 2009)

AŞK GÜNAHSIZ ŞAİR OLDU YÜREĞİMDE

Rüzgârla sevişiyorum bu gece,
Dantelli bulutlar öpüyor dudaklarımı,
Yâr bildiğim kollar uzanıyor yüce dağlardan
Dansa kaldırıyor beni,
İğde, kiraz ağaçlarına sarılıyorum
Meleklere dokunuyor gibi,
Gelincik tarlasına kondu düğün cennetim,
Bülbüller misafirim,
Hayallerimin ilkbahar kokusu sinmiş giysime,
Aşk günahsız
Şair oldu yüreğimde,
Yıldızlara hasta umutlarım,
Toprağın pamuk notalarına yalın ayak basıyorum,
Mum ışığına mutluluğun şeklini veriyor endamım,
Dolunay mevsimi var gözlerimde.

(Aksaray / 27 Haziran 2009)

GÖZLERİNLE SEVİŞMEYİ RESİM EDİYOR AY IŞIĞI

Aksaray sensiz, Aksaray efkâr dudaklarımda,
Suskunluğum geziyor mor dağlarda,
Yanıma varacağın gün belli mi?
Yıldızlara kon bu gece,
Seni hissetmeliyim tatlı gülümsemeyle,
Yorgunluk bende kırmızı şarabı içiyor,
Ölümüne yol aldı aşkım,
Gözlerinle sevişmeyi resim ediyor ay ışığı,
Mumlar senaryosunu veriyor
Mutluluk dansımızın,
Buselerine alıştım,
Tan yeline benziyor ak tenin,
Sermayem yüreğinde
Hasretinde biliyorum,
Tutkularına şiir olsun ömrüm,
Güneş doğup batarken gökyüzüne dalıyor musun? Bana sarılıyor gibi,
Piyano ve keman baharları notalarda birleşirken
Uzanalım gül bahçesine.

(Aksaray / 03 Nisan 2008)

MUTLULUĞUM ÖMÜR BEKLİYOR SENDEN

Günahı silinmiş bir şehir var sanki bugün karşımda
Sanki melekler toplanmış gökyüzünde,
Caddeler sessiz ve lamba ışıklarıyla
Hatıraların şeklini alıyor,
Yağmur ve kar tanelerini birlikte görmek te var
Şiirler okunurken,
Sevgilim ismim dudaklarına muhtaç,
Aşk tarifini benden almış dolunay,
Kutsal dağları dost edinen hâlime bak,
Yıkılmayacak umutlarımın köşkündeyim bu gece,
Davetlisin yüreğime,
Ellerimdeki güllerle karşılanacaksın yine,
Yanan mumlar arasında yürüyeceğiz,
İğde ağacının yanında muhabbete doyacağız,
Mutluluğum ömür bekliyor senden
Dokunmak istiyor umutları resim eden
Sözlerindeki mecale
Anadolu gözlerine.

(Aksaray / 16 Mayıs 2009)