BAŞ AĞRILARIMSIN
Gün hasta,
Derman hangi ruhta?
Baş ağrılarımsın,
Kopmuşum dünyadan,
Etrafımda aldatılan sevgililerin
Ölüm kavgaları sarhoş ve kirli bedenleriyle dolaşırken
Ben kutsal yürek ile okundum
Mevsimlerin kitabında,
Yorgunum, bu şehir haram,
Elveda sahte duygulara.
(Aksaray / 05 Ekim 2008)
BAYRAM SABAHI
Çocukluğumdan kalan heyecanla
Bayram sabahını gökyüzünde seyretmek
Ne kutsal bir eser,
Üzerimde sevdiğin mavi elbise,
Manolyaların arasındaki evine
Varmayacak mı bedenin?
Aşk ve huzurun muhabbetini yaşamak
Hayallerim mi olacak yine?
Bugüne sayfa
Dost ve arkadaş gülümsemeleri,
Misafirim yıldızlar şarkısına bekliyorum seni.
(Aksaray / 12 Ekim 2008)
BEN GÖKYÜZÜNDE MELEK
Ben gökyüzünde melek
Sen yıldızların yüreği,
Piyano ile seslendirilen aşk yağmuru
Damlıyordu bedenimize,
Buselerinle mutluluğunu
Hayallerim eden mumlar halen şiir
Papatya tablosunun yanında,
Su içtiğin bardakta duruyor
Tan yeli dudakların,
Sonbahar ağaçlarını birlikte seyretmeyi özledim,
Dağların sessizliğinden gel dünyama sevgilim.
(Aksaray / 19 Temmuz 2010)
BENİ HİSSETMELERİN NEREDE?
Sabahtan akşama kadar
Ateşli ruhuma gölgeler veren
Kır çiçekli rüzgâr uğramadı geceme,
Yılları aşk ile kucaklanan mavi şehir zulüm,
Kasım, parmaklarımda üşüyen keman telleri iken bir zaman
İlkbaharınla yetiştin perişanlığıma,
Ama nerede
Senin o yolculuğun boynu bükük sözlerime?
Beni hissetmelerin nerede?
Bugün hangi gökyüzü rotaların?
Dualarım dar sokakta,
Çıkış yok, problem çok, engelleniyorum yaşama,
Dönüşüm yok gibi mutluluğa.
(Aksaray / 19 Nisan 2008)
BİR GÜNÜM DAHA GEÇTİ SENSİZ VE HAYALLERİYLE
Sonbaharı anlatan ılık rüzgâr
Mayısta eserken
Çamların cennet yollarında yürüyorum,
Yanımda olsan diye haykırıyorum,
Hangi kuşun kanatları
Sayfalara yazdığın nağmelerdi?
Bulutların yılda kaç kez
Yüreğine ziyaret etmesini bekledin?
Bir günüm daha geçti sensiz ve hayalleriyle,
Duygularım yüzünü görünce
Geceleri serecek güneşli gökyüzüne.
(Aksaray / 21 Mayıs 2008)
BUGÜN TÜRKÜLERDE SONBAHARIMSIN
Dün mutluluğum iken
Bugün türkülerde sonbaharımsın,
Şimdiye kadar yürek kapısından girmeyen
Küskünlük ateşine yakın düşünceler,
Alaca karanlık ufkunun kızıl mumları söndü,
İstanbul olmaya saniyeler var,
Dost ve arkadaşlarım nerede?
Sorulmayan gözyaşlarım ağır,
Mücadelem kayıp,
Sağlığını yitirmiş hesabım nefeslerde.
(Aksaray / 18 Mayıs 2008)
BULUTLARIN GÖLGESİNDE
Ayaklarım yere basmıyorken
Güvercin kanatlarına takıldım
Rüzgârla koştum,
Şimdi kelebek ömrüyüm sanki
Ne çabuk ta yoruldum,
Yüzün bana uzak
Uzanıyorum serin toprağa
Bulutların gölgesinde,
Yâr, çocukluğuma ait resimler
Yâr, yüreğime konmuş aşksın,
Kusursuz gecelerin
Güneşle bir bir çıkıyor çiçeklerde,
Ortalıkta nehir konuşuyor,
Ellerinden içtiğim suyu özledim,
Kara kaşlarını,kara gözlerini özledim,
Ben dolunay
Sen kutup yıldızı gökyüzünde.
(Aksaray / 05 Nisan 2008)
ÇİÇEKLER OLDUM SANA
İlkbaharın kelebek şarkısıyla
Çiçekler oldum sana,
Umutlarına sınır koymam,
Terk etmem muhabbeti,
Ay ışığında birleşsin aşkımız,
Ömür diye ekleneceğim gözlerine,
Kar taneleriyle
Tenime sinmiş şubat anlatacak çarelerimi,
Sen İstanbul denizi
Yâr gecelerisin,
Bitirelim kasvetleri.
(Aksaray / 23 Şubat 2009)
ÇOCUK YILLARIMIZ
Çocuk yıllarımızda
Paylaşılan masum oyunları hatırlıyor musun?
Ne kadar tatlı arkadaş nağmeleriydi mutluluk,
Kaybolmayacağına inandığımız heyecanlar
Bağlıyordu ikimizi,
Dünya dursa umurumuzda değildi,
Uçurtmalar peşinde koşmaktı en güzel gökyüzü,
Sevgililerin kitabını yazalım bu şehre,
Bana verdiğin kutsal hediye
Seni seviyorum demendir,
Gözlerin gençliğin baharı
Melek rüzgârı şiirlerde.
(Aksaray / 28 Kasım 2008)
DOĞUM GÜNÜN KUTLU OLSUN SEVGİLİM
Doğum günün kutlu olsun sevgilim,
Üzerine uzandığın papatyalı toprakta
Veda mevsimiyle tanışacaksın,
Bu şehir gecene mührünü basacak hasret adına,
Kâbe’ye dokunmak için varacağım Mekke’ye,
Hicranı yaşamak nasıl bir derttir sorusuyla bakacağım gözlerine,
Konuştuğumuz yıldız sahnesinde
Ellerimi avuçlarından çekmek ne zor şimdi,
Üşüyorum sanki,
Senden gitmenin geliş sürprizi ile
Başını tekrar göğsüme yaslayacağın sessiz kızıl şerbetleri içmek te olacak burada.
(Aksaray / 15 Ekim 2008)
DOLUNAY OLMALISIN
Duraksız aşkın yolcusuyum,
Frene bastığım an duymak istediğim rüzgârı konuş,
Dolunay olmalısın,
Şubat ortasında tenimdeki kar bulutları sarılacak sana
Fermanımdan dizilen soğuk kelimeleri ısıtacak mısın?
Dualarımdan umutlar serilmiş coğrafyama,
Yaklaş romantik dünyama,
Sönmeyen hikâyenin mum ışıklarıyla
Parlat güneşi, yaslan ruhuma.
(Aksaray / 26 Mayıs 2008)
DUYGULARINA GÜVENİYORUM
Unutulmayacak fıkranın başında
Hayat rolündeyim bugün,
Arkadaş, dost aldatılan mevsim,
Gülmek ile ağlamak arasında
Yıllarca tanıdığını haykıran aşkı
Şikâyet ettiler doğaya,
Akrepleri çizdiler
Duvardaki yâr resimlerine,
Ahları yükselirken bulutlara
Vahlarıyla düştüler
Misafir koltuklarına,
Onları dinlemek
Tüm güzelliğiyle seni yaşamak oldu aynı zamanda,
Şubat ortası
Sevgililerin parkında buluşan gençliğimiz hasret,
Duygularına güveniyorum,
Cennetsin yüreğimde.
(Aksaray / 09 Nisan 2009)
DÜĞÜNÜMÜZ VAR GÖKTE
Misafirim ey sevgili!
İstanbul kokan deniz dalgası yanımda,
Kelimeleri dansa verecek güneş kucağımızda,
Hani ay ile aşka doyacaktık bugün?
İhanete uğramış yüreğin
Hazin kitabısın sanki,
Vefalıyım ölene kadar, kuşkun olmasın ömrüme,
Ellerim avuçlarında iken uzakta kalışın niye?
Kral caddeler insan gürültüsü,
Yüzün sessiz ve adalara yolculuk,
Sanki konuşuyorum duvarlara,
Seni bilmecelerden çıkarmak adına
Yılların okulu geçmiş masa üzerinde,
Biliyorum sandım umut resimlerini,
Ama yüzündeki rol değişmiş, yolun nereye?
Gel kanatlanalım tekrar, düğünümüz var gökte.
(Aksaray / 11 Ağustos 2008)
ETRAFIMDAKİ VEFASIZLAR
Etrafımdaki vefasızlara bakınca
Nasıl bir yükseklikten cehenneme düşüyor insanlık diyeceksin,
Maskeleri yüzüne yakıştıran günahkârlar
Kaybedilen sevapların
Kara defterindeki günler olduğunun farkında değil,
Aşkımdan faydalanacak yüreğin
Kaç yıl sürecek tebessümdür?
Ya da içi boş kelime mi?
Bahanelere alışan, vicdanı eksik isimlerden saymıyorsan ömrünü
Umutları tutacağım ellerinde.
(Aksaray / 09 Temmuz 2008)
GECELERİN AŞK YÜZÜ SEVGİLİM
Sen, ay sürprizlerim olarak ruhunu sunmaya devam et,
Karşında gülümseyen ömrümü sar umutlarınla,
Hatalardan bir gün etmedim,
Şiirle öptüğüm gecelerin
Aşk yüzü sevgilim
İstersem
Kavuşan dudaklarımızı gökyüzüne resim ederim
Rüzgârdan tutarım ellerini
Yaslandığım ağaç gövdesinde bulurum kollarını,
İstersem
Yıldız kitabından sayarım sözlerini,
Bende okunan mutlulukta gör kendini.
(Aksaray / 05 Ağustos 2008)
GEL DESEM KOŞAR MISIN YÜREĞİMDEKİ KIR ÇİÇEKLERİNE?
Gel desem koşar mısın yüreğimdeki kır çiçeklerine?
Güneşi göstermeyen perdeyi kaldır gözlerimden,
Parmağıma taktığın yüzükte halen aşk gecesinin sürprizi var,
Seni özlemek
İniş ve çıkışlarıyla hayat merdiveni,
Gül kokan sahnenin ortasında
Dünyam karanlık,
Işıklar göstermesin
Frene basmayan kederimi
Yağmur kitabına mühür olan endişeleri.
(Aksaray / 04 Temmuz 2008)
GİDİYORUM BU ŞEHİRDEN
Hayallerim kadar yüce şiir olamadın daha,
Niyetim perdeler ardındaki söz değil,
Bedenim ilkbahar yıllarını getirmez sana,
Tebessümün ruhuma gül bahçesini vermiyor,
Ufka bakarak haykırdığım lodossun şimdi,
Ne gözlerine dalacak
Ne de aşkına inanacak heyecanları bekleme yüreğimden,
Yalan resimlerinle
Mor sahnelerde parlayan yıldızları
Bahtımdan saymak büyük hatalarmış meğer
Ömür yarası ateşle gidiyorum bu şehirden.
(Aksaray / 10 Haziran 2008)
GÖKYÜZÜNDEN ALDIM TEBESSÜMLERİNİ
Lale bahçesinde misafirim olacaksın diye
Gökyüzünden aldım tebessümlerini,
Anlatacağım ay ile uzanacaksın
Kiraz ağaçlarının esmer gölgesindeki çimene,
Yaşam kutuplarımız farklı görünse de
Aşk sürprizim bekliyor seni,
Dudaklarımız birbirine yaklaşırken
Dansımızla ruhlanacak şiirlerin
İlkbahar resimlerini alacaksın benden.
(Aksaray / 17 Mayıs 2008)
GÖKYÜZÜNDEN YILDIZLARI İNDİR
Tütün kokusu insanların arasından
Gürültü şehrine dokunmadan geldim
Buluşacağımız istasyona,
Duman yılların
Perdesini kaldıralım bugün,
Kaç bela vurdu sırtından?
Hangi vefa anlatacağın dizeler?
Şimşek duygularınla basma muhabbet toprağına,
Göğsümde, ilk tanıştığımız saniyelere ait resmin duruyor,
Parmak uçlarıyla
Gökyüzünden yıldızları indir piyano tuşlarına.
(Aksaray / 17 Mart 2009)
GÖLGELİ RESİMLER
Sağlığını yitirmiş çamurlu yollarda
Hırçın sonbahar kalem kâğıt sunuyor şiirlerime,
Varlığımı gölgeli resimler edeceğim
Gövdesinden kopmuş ağaçlara,
Hüzün bahçesinden aldığım çiçekler
Yüzün gibi masum ve aşk kokuyor,
Gökyüzüne yükselen basamaklarda geçirdiğimiz ömür
Vazgeçmiyor yüreğinden,
Sevgilim
Dünyanın son durağında kalmak nedir bilir misin?
Yokluğundur bana göre,
Gözlerimle kendini bul etrafındaki nimetlerden.
(Aksaray / 25 Ekim 2008)
GÖZLERİM KAVUŞSUN HEYECANINA
Kasım akşamında soğuk rüzgâr eserken
Bahçeye dizilmiş ağaçların dostluğunu buluyorum,
Toprağa bahtı çizen sarı yaprakları seyrediyorum,
Yorgun adımlarla dolaştım usulca,
Sokak lambasındaki pembe ışık
Ay ile yaşadığım aşk sarayını seriyor önüme,
Sürpriz gelişinle sevindir beni yâr,
Gözlerim kavuşsun heyecanına,
Anlatılacak yangın var okyanus duygularına.
(Aksaray / 15 Kasım 2008)
GÖZLERİME BAK
Ömrünü kusursuz duygular eden yüreğimde
Kendini bulmak istersen
Gözlerime bak,
Dudaklarımın arasından çıkacak yağmurla ıslansın
Güneş ruhun,
İkimizden hatıra olan buselerle dur karşımda,
Mürekkebi kurumamış günlerin berrak deniz sahiline yazdığım
Vuslat konuşsun şimdi,
Ay ışıklı merdivende
Saatlerce beklemek te varmış seni,
Gecelerin romantik şarkısını radyolardan dinlemek
Dansımızın pırlanta şiirleri.
(Aksaray / 05 Nisan 2009)
GÖZLERİME HARAMSIN
Pembe yıllarını yaşadığın
O bildiğin çiçek değilim şimdi,
Değişen hikâyemde
Aşk tükendi,
Haksız davranışların bela mı başıma?
Bırak peşimden gelmeleri,
Bıktım vefasızlığını düşünmekten,
Aramızda çiğnenmeyecek okyanus mu vardı?
Seninle tanıştığım mevsimlere yazıklar olsun,
Gözlerime haramsın,
Dokunma yürek ateşime.
(Aksaray / 14 Ağustos 2008)
GÖZLERİNE TEBESSÜM ETMEYİ ÖZLEDİM
Buz ile sert
Güneş ile hareketli saatler
Ceviz ağacının altında ziyaretime gelen
Bana seslenmelerini,
Senden aşk şarkılarını dinlerken
Gözlerine tebessüm etmeyi özledim,
Gökyüzüne bağlığım çocukluğumdan bu zamana kadar geçen coğrafyamda,
Yıldızlar ve bulutlar yüreğim,
Karşımda muhabbetin coşuyor havai fişekleriyle,
Altında okyanus şehri bulunan
Kasvetli köprülerden çoktan geçmişim,
Çiğdemlerin mevsiminde düğünümüz olsun sevgilim.
(Aksaray / 27 Nisan 2008)
GÜN BENİ BAĞLAMIYOR SÖZLERİNE
Gün beni bağlamıyor sözlerine,
Ayrıldım zehir duman coğrafyandan,
Paylaştığımız ömürden gelmeyecek ümitler,
Hatıralardan saymıyorum artık gülümsemeni,
Anlaşılmayan kör noktalarda mı kaldı aklın?
Sağlıksız aşkı yükseklerde uçurmak adına
Niyetin nedir?
Yazacağım ihanetlerden
Çıkar mı şiirlerin?
Hayırsız tren yolculuğunla başladı
Kıymeti bilmez davranışların,
Ruhuma masum dokunmuyor sahte gözyaşların.
(Aksaray / 01 Kasım 2008)
HANGİ MEVSİMİN RÜZGÂRISIN?
Gülümseyen nisan akşamı
O kara gözlerin
Yüreğimde aşkını anlatıyor,
Ay ile yıldızlar arasındaki serin gökyüzü
Dinlediğim şarkıda
Ne büyük hayalleri yaratıyor?
Sabahın mor heyecanı sevgilim
Şimdi hangi mevsimin rüzgârısın?
Yalnızlığımı lale bahçesine veren pencere
Umutlarından şiir bakışları,
Beraber gölgesini paylaştığımız
İğde ağacı yağmurla ıslanırken
Dokundum ellerine,
Hasrete dur diyelim artık
Unutulmayan şair, gelsene!
(Aksaray / 01 Nisan 2009)
HARCANACAK ŞİİR DEĞİLİM
Hani aşkı gömecektik
Alaca karanlık sayfaya
Karşımda yabancı olacaktı yüzün,
Nerede o ayrılık yolları?
Sana sevgilim, can özüm diyecek
Gökyüzünü bedenine serecek ömrüm yok artık,
Harcanacak şiir değilim,
Mücadelen dizilse de önüme
Girmem cehennem yokuşu kimliğine,
Sevmiyorum adı konmamış bilmece hâlini,
Unutulacak hikâyeden say geçmişini.
(Aksaray / 20 Mart 2009)
HELAL BAKIŞLARIN
Helal bakışların yârimdir,
Sokak lambasıyla
Duyguları harf eden şaire akşamı
Bu şehir seni bekliyor yüreğimde,
Hayatın tuzak yollarında
Saz çalıyor yabancılar,
Yalan sözü saklı hikâyeleri
Buğulanmış camların mevsimlerinde
Aşk bilen insanlar ağlarken
Ben, buz saatlerin hatırasında
Yüzünü şarap diye yudumladım
Isındım tebessümlerinle.
(Aksaray / 17 Temmuz 2008)
İĞDE ÇİÇEKLERİNDEN KALAN HAYALLERİ SİLİYORSUN
Ruhunu sevdiğime niçin inanmıyorsun?
Tartışmaların frene basmıyor,
Doğru bildiğin yanlış yoldan dönmemek te var,
Haram düşünen sayfaların
Vedalarıma sebeptir artık,
İğde çiçeklerinden kalan hayallerimi siliyorsun,
Üzülüyorum
Öfke ile bakan suskunluğuna,
Sabah selamını vermeyen dudaklarınla geçiyorsun önümden,
Pişmanlık zehir olacak yalnızlığına.
(Aksaray / 08 Temmuz 2008)
İHANET YÜZÜN
Gökte kayan yıldızlar gibi
Gözlerinden kaybolursam
Sanma ki döneceğim kollarına,
Selamsız gelip lodos gitmelerin kaldı
Lale tarlasında,
Sabah güneşinden kopardım sürprizlerimi,
Sahte rollerle gülümseyen ömür sende,
Aşkı yüreğinde taşımayı beceremedin,
İhanet yüzün kan damlası mısralar,
Hesaba girmez uzaktan cennet buldum ruhuma,
Varlığım şiir olsun pişmanlığına.
(Aksaray / 27 Eylül 2008)
İLKBAHAR KALMAMIŞ GÖZLERİNDE
Hicran vuslat olsa da
Seninle konuşulacak mutluluk yok bugün,
Ellerimi omuzlarına tam koymuşken
Yaklaşırken gözlerinin karasına
Yılların çığlığı ile irkiliyorum,
Hatırı sorulmamış yüreğim duruyor karşında,
Aşk adına üzgünüm,
Affedilmeyen duman gibi kaybolup git uzaklara,
Dans ve müzikle geçirdiğimiz
İlkbahar kalmamış gözlerinde,
İnkâr etme yabancı ve de suskun kelimelerini,
Tövbelerin getirmez
Hatıralardan ay gecelerini.
(Aksaray / 06 Eylül 2009)
İLKBAHAR YÜZÜN YAĞMUR BULUTLARI
Bülbül ve gülleriyle geride kalmayan
Muhabbete düğün olalım yâr,
Bakışlarına muhtacım,
Dakikalara sığdırılmış sözlerin yetmiyor aydınlığa,
İstanbul yollarında ruhum düşüyor,
Deniz sahiline beklediğim şiir bahtın
Şimdi hangi dağlarda?
İlkbahar yüzün yağmur bulutları,
Seni anlatan tutkular yıldız romanımda.
(Aksaray / 03 Nisan 2009)
İSTANBUL YÜREĞİN
Bu kadar kolay mı olacaktı
Ayrılık trenine binip
Uzaklaşmak İstanbul yüreğinden?
Baharımı anlatırken ne çok kez sarsılan aşk günlerinin
Pişmanlık gözyaşları mı damlayacaktı senden?
Kuşkuların
Yayından çıkan ok misali saplandı
Dudaklarımda ruh bulan ay ve geceye,
Sus, sakın bir şey söyleme
Duymak istediğim son kelime bakışlarından gelsin,
Vefalı şeklimi alıp ta koyamadın gençliğine,
Papatyaları serptiğimiz nehirde bul dualarımı,
Affedileceğin zaman vardır elbet ama nerede?
Sabahı bekleyen kumrulardan say
Yollarda beni arayışını,
Muhtacım şair ömrüne.
(Aksaray / 10 Eylül 2008)
İSTANBUL DENİZİNİ GÖNDER BANA
Bilmece oyunundan tarifini almamış
Dolunayı ne müthiş yaşadım kollarının arasında,
Kelimeler dans ediyordu
Evliliğe dair anlatılan sevda akşamında,
İstanbul denizini gönder bana,
Martıları seyrederken
Hiçe sayılan engellerin coğrafyasını
Bir saniyede yaktık bakışlarımızla,
Yağmurlu tenlerimizi
Şaşaalı ağaç cennetinde buluşturan heyecan mısın?
Saçıma taktığın beyaz güller gelinlik olsun üzerimde
Sana kavuşurken.
(Aksaray / 06 Nisan 2009)
İSTANBUL ŞİİRLERİ ÖPÜYOR BENİ
Uykusuzluğuma çığlık mayıs akşamıyım,
Birlikte hazırladığımız senaryodaki tan yeli ağaçlara
Değmeyecek mi tenin?
Telefon tuşlarına bastıktan sonra
Duyacağım ilk aşk kelimen
Sabaha kadar gözyaşlarım olacak,
Başını yasladığın ipek yastıktaki
Saçının teli hayaller yaratıyor,
Mum ışıklı pencereden
Seni seyreder gibi yağmura bağlanıyorum,
Gül kokun sinmiş perdelere,
İstanbul şiirleri öpüyor beni
Yaşıyorum kusursuz mavi denizi.
(Aksaray / 07 Mayıs 2008)
İSTANBULLU SEVGİLİM
Beyin kanamasıyla günüm ecel olacak sanki,
Kıyamet gecenin sessizliği bedenimde,
Etiler’de içtiğimiz kahvenin sıcaklığını arıyor yatağım,
Beyaz elinden gülleri koklayarak aldım yüreğime,
Kara gözlüm
İstanbullu sevgilim
Gönderdiğin hasret tablosuna bakıyor yalnızlığım,
Seninle hüzün nağmelerinde buluşmak ne acı,
Damlayan gözyaşlarımsın,
Vuslat sahnesi yaklaşıyor
Aşkımızın takviminde.
(Aksaray / 19 Haziran 2008)
GÖZLERİMDE AY İLE OLUŞAN FERMANI OKU
Ben tarifi cehennem karanlıkta sessiz odalar,
Bulut, dağ, taşlar üzerime geliyor sanki,
Ömür efkâr gecelerini itemiyor,
Zulüm, içtiğim şarabın kırmızı ateşinde,
Yürüyüşlerim
Keman tellerinde paylaştığımız duyguları tekrarlıyor,
Yavaş yavaş tükenen çiçekte gör yüreğimi,
Gözlerimde ay ile oluşan fermanı oku,
Bu şehri yâr eden caddelerde özlüyorum seni.
(Aksaray / 17 Mayıs 2008)
GÖKTEN İNDİRİLEN SAHNELER
Rüzgârla denizin birleştiği tablo
İkimizden şiir,
Ömrümün sana küs olan senaryosunda şimşekler
Çoktan sustu sevgilim,
Tenime sarılmanı beklemek
Bin türlü hayal suskun gecelerde,
Gökten indirilen sahneler hatıra ve keder,
Heyecanlarını yaşayan yüreğim kadar
Kimse anlayamaz duygularını,
Dudaklarımdan beyaz çiçekleri giyiniyor ağaçlar,
Bakışlarından saydığım ilkbahar
Yaralanmaz bende,
Kaybolan ümitler yeniden doğuyor
Güneşe benzeyen tatlı sözlerinle.
(Aksaray / 01 Temmuz 2008)
KAR TANELERİNİ TOPLADIM GÜL KOKAN SAYFALARA
Senden daha fazla saklayamam
Gecelerden gündüze açılan kapıların ardındaki
Aşkımızın ilk resimlerini,
Bugün şubat toprağında sallanan
Yapraksız ağaç dalları
Vapurda söylediğimiz deniz dalgası,
Serin yüzünü
Ak yüzüme değdiren
Yüreğine tutkuları verecek
Kar tanelerini topladım
Gül kokan sayfalara.
(Aksaray / 16 Şubat 2009)
KARA GÖZLERİNDEKİ AŞKI HAYAL ETTİM
Toprağın şubat rüzgârıyla birleştiği gün
Kara gözlerindeki aşkı hayal ettim,
İstanbul gecesi
Yüreğimde buseler dokunmak istiyor dudaklarına,
Gül kokan şarkıları dinlemek kadar heyecanlı
Suskunluğumu yazıyorum mutluluk sayfalarına,
Gökyüzünü cennet yapan
Umutları büyütüyorum
Yıldız odaların mum ışıklarıyla.
(Aksaray / O1 Şubat 2009)
Çiğdem ÇakırKayıt Tarihi : 22.6.2009 14:12:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Senden daha fazla saklayamam
Gecelerden gündüze açılan kapıların ardındaki
Aşkımızın ilk resimlerini,
Bugün şubat toprağında sallanan
Yapraksız ağaç dalları
Vapurda söylediğimiz deniz dalgası,
Serin yüzünü
Ak yüzüme değdiren
Yüreğine tutkuları verecek
Kar tanelerini topladım
Gül kokan sayfalara.
(Aksaray / 16 Şubat 2009)
Arkadaşım şiirlerinin hepsi birbirinden güzel tebrik ediyorum, kutluyorum seni sevgiler.
Bilmece oyunundan tarifini almamış
Dolunayı ne müthiş yaşadım kollarının arasında,
Kelimeler dans ediyordu
Evliliğe dair anlatılan sevda akşamında,
İstanbul denizini gönder bana,
Martıları seyrederken
Hiçe sayılan engellerin coğrafyasını
Bir saniyede yaktık bakışlarımızla,
Yağmurlu tenlerimizi
Şaşaalı ağaç cennetinde buluşturan heyecan mısın?
Saçıma taktığın beyaz güller gelinlik olsun üzerimde
Sana kavuşurken.
(Aksaray / 06 Nisan 2009)
***
BU DENİZDE BİRŞEYLER VAR SANKİ, UZAKLAŞTIKÇA ARATIYOR KENDİSİNİ...
YÜREĞİN EKSİK OLMASIN ÇİĞDEM'CİĞİM +
GÖKMEN AĞABEYİN
Sen, ay sürprizlerim olarak ruhunu sunmaya devam et,
Karşında gülümseyen ömrümü sar umutlarınla,
Hatalardan bir gün etmedim,
Şiirle öptüğüm gecelerin
Aşk yüzü sevgilim
İstersem
Kavuşan dudaklarımızı gökyüzüne resim ederim
Rüzgârdan tutarım ellerini
Yaslandığım ağaç gövdesinde bulurum kollarını,
İstersem
Yıldız kitabından sayarım sözlerini,
Bende okunan mutlulukta gör kendini.
***
ŞİİRLE ÖPÜLEN GECELERDE KALEMİNDEN HARİKA DİZELERİN ÇIKTIĞI KESİN DESEM : )
İMGELER ÇOK HOŞ, BAŞARILI BULUYORUM.TEBRİKLER ÇİĞDEM'CİĞİM +
GÖKMEN AĞABEYİN
TÜM YORUMLAR (79)