Aşk Vs Barfiks Direkleri

Batıkan Kaymaz
56

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Aşk Vs Barfiks Direkleri

2015 kasım ayında askerlik görevim için Adana’dan Erzincan’a yola koyuldum. Acemilik ve usta birliği görevimi Erzincan da kısa dönem olarak yaptım. Turgut’un Tomris’ine ‘’alır başını Erzincan’a giderim seni düşünmek için’’ dediği topraklardaydım. Doğduğum topraklardan, portakal çiceği kokan memleketimden 26 yıl boyunca günü birlik gezmeler dışında hiç ayrılmamıştım. O yüzden Erzincan’ın soğuna alışmam hastalıklardan başımı kaldırmam tam üç ayımı aldı fakat hastalıklar kadar ömür boyu unutulmayacak anılarda biriktirdim. Sayısız asker arkadaşım oldu, sayısız dert, sayısız sevinç paylaştık 180 gün boyunca..

Acemiliği bitirip usta birliğine geçtiğimde tertibim Nurullah ve ben nizamiyeye görevlendirildik. Dediğim gibi çok sayıda arkadaşım olmuştu ama Nurullah farklıydı. Osmaniyeli, 27 yaşında, uzun boylu, kır saçlı bir arkadaştı. 9 sene önce Ankara’da tanıştığı Gözde’yle gelmeden önce nikahlanmış fakat düğünü teskere sonrasına bırakmıştı.

Nurullah ile ben 13 saat turnike denilen nizamiye kısmında oturur, sohbet eder, şiir yazar birbirimize okurduk. Ben senin acını bir nebze olsun hafifletmek için yazardım, o eşi Gözde’ye iyi kötü karalar bunları birbirimizle paylaşmaktan mutluluk duyardık.

6 ay askerliğimiz boyunca 3 kara kuvvetleri denetimine denk geldik. En sonuncusu spor denetimiydi. Maçımız burada başladı..

Spor denetiminde mekik, şınav, barfiks ve türlü koşu parkurları vardı. Bunların çoğunu kör topal bir şekilde hallediyor ama barfiksi beceremiyorduk. Nurullah da bende çuvallıyorduk, bir tane çekmeye bile gücümüz yetmiyordu.

Beceriksizliğimiz canına tak etmiş olacak ki Yüzbaşı ikinci emre kadar barfiks çekemeyenlerin tüm izinlerini kilitledi ama Nurullah’ın bir ay önceden yaptığı planı vardı. Hafta sonu eşi Gözde gelecek evci iznine çıkacaktı. Gitti konuştu ama nafile tam bir haftası vardı önünde ve Yüzbaşı barfiks testini geçmezsen çıkartmam demişti. Nurullah’ın testi geçmesi içinse 8 barfiks çekmesi gerekiyordu.

Ankara’nın ayazında sımsıcak tuttuğu aşkı ve içinden gözlerine taşan özlem tüm imkansızları yerle bir etmeye yeterdi. Herkes uyurken o spor yaptı, sabahları erkenden uyandı, çalıştı, yoruldu, düştü, pes etmedi...

Onun bir sabah barfiks direğine ‘’Sen şu kadarcık demir yığını bizim kavuşmamıza engel olamayacaksın lan’’ diyip çıldırdığınada şahit oldum.

O gün gelmişti ve düdük hakemin ağzındaydı artık test için yüzbaşının karşısına çıktık. İlk önce ben sonra Nurullah, ben kollarımdaki güçsüzlük, ayaklarımdaki dermansızlıkla gövdemi yukarı doğru çekemeyip barfikste bir daha çuvalladım.

Sıra Nurullah’daydı şınav ve mekiği başarıyla bitirdikten sonra yanıma geldi ‘’Bittim, gücüm kalmadı yapamıyorum’’ dedi. O kadar emeğinin sonu bu olmamalıydı. 5 dakikalık molada onu hırslandırmak için Gözde’yi hatırlacak şeyler söyledim, şimdi başaramazsan 98 gün göremezsin dedim. İçinde kalan son enerji, akmayan son terinin son damlasıyla barfikse gitti.

Bir, iki..

Yüzündeki çaresizliği ve acıyı görmenizi istemezdim yukarı doğru kendini her çekmeye çalıştığında sanki Gözde gözünün önüne geliyor içten içe ağlıyordu..

Üç, dört, beş..

Yüzbaşı bağırıyordu ‘’Hadi lan! Çekemezsen izni filan unut’’. Onun çabası karşısında dişlerimi ve yumruğumu sıkıp içimden ‘Hadi koçum Hadi’’ diye konuşuyordum.

Altı..

Tamamen bitmişti Nurullah’ın gücü asılı kaldı, denedi ama olmadı sekizi tamamlayamadı. Tüm çaresizliğiyle dönüp Yüzbaşına ‘’tekrar deneyebilir miyim? Komutanım’’ dedi.

O an umulmadık bir şey oldu ve o sert, katı adam, Nurullah’ın çabasını görmüş olacak ki ‘’Tamam yeterli, hakkettin izni’’ dedi.

Koşarak yanıma geldi Nurullah, ‘’Başardım’’ dedi. Duygulandım, gözlerim yaşardı ama şampiyonlar liginde finale çıkmış gibi sevindik beraber.

O haftasonu çok sevdiği, 9 yıldır bir saniye bile bıkmadan usanmadan sevdiği, vazgeçmediği Gözdesine kavuştu. Aşk, barfiks direklerine golünü atmış ve maç 1-0 olmuştu..

Gelelim Nurullah’ın çıkıp benim oyuna girdiğim maçın ikinci yarısına. Ben müzmin mağlubum, pencereden baktığımda o direklerin benle dalga geçermiş gibi durması, tutunduğumda elimi yakması, bir tane çekmeye bile güçsüz kalışım yokluğundan. Ben aylak telaşlarında yarı muzip, yarı kederli, 26lık ihtiyarım. Kollarımın güçsülüğü, ayaklarımın dermansızlığı şu kadarcık bedeni yukarı doğru çekemem yokluğundan..

Gitmemiş olsaydın benden ve kalkıp Erzincan’a gelseydin bende senin için barfiks direklerini yerle bir edebilirdim. Yıllar geçti yoksun ve ben hala barfiks çekemiyorum. Oysa geliyorum deseydin, şu belimin fıtığıyla olimpiyat madalyası bile getirirdim sevdamıza..

Son düdük çaldı! Maç sonucu Aşk 1, Barfiks Direkleri 1.

Batıkan Kaymaz
Kayıt Tarihi : 14.2.2018 21:58:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Batıkan Kaymaz