Aşk, kimine göre ızdırap, kimine göre mutluluk.
Aşk, insanın gözlerini kör, kulaklarını sağır, dilini lâl eder. Genel olarak aşk için ifade edilen söz budur.
AŞK
Aşk ki düştüğü yeri derinden yakarmış
Hem sızlatır hem ağlatır bala banarmış
Çaresiz derde gül diye sarılan Mecnun
Üstünü örten toprağı yorgan sanırmış.
Çelebi Öztürk
Bu dörtlükte anlatıldığı gibi aşk, kimin kalbine düşerse derinden yaralar. Çaresi yoktur acının ve kapanmayan yaranın tek ilacı sevgiliye kavuşmaktır. Bazen kavuşmak bile yeterli olmayabilir. Kerem, Aslısını arayıp dururken yanmış! Aslı, Keremin karşısına geçip ‘benim dediğinde ise ‘sen kimsin? cevabını almış. Çünkü Aslısını arayan Kerem, sonsuzluğun sahibi ile buluşmuş! Aşkı Ona dönmüş. Şiirde de ifade edildiği gibi aşkın derdi hem sızlatır hem ağlatır. Ama aşkın verdiği bu acı âşık için bal gelir! Âşığın kalbinde hissettiği acının çaresi yoktur. Sonsuza kadar bu acıyı çeker. Onun için gelen ölüm bile sevilir.
"Âşık oldum" dediğiniz an dünya tozpembe olmaya başlar ve akan sular duruverir. Aşkın ışıltısı gözlerinize vurur. Ondan kaçılmaz. Kaçmakta bir sevgiliye yakışmaz. Aşkı inkâr edemezsiniz, aşka haksızlık ve saygısızlık olur. Seviyorsan sonuna kadar aşkını savunmalısın. Karşılıklı da olabilir aşk. Platonik de. Zaten platonik aşklar acı çekmek içindir. Ancak ‘âşık oldum diyebilmek marifet ister. Göğsünü gere gere ‘seni seviyorum diyebilmek için adam gibi adam, geniş mi geniş yürek ister!
Aşkın zamanı yoktur, hazırlıksız yakalar insanı. Yaşınızın, medeni durumunuzun hiç önemi yoktur. Ansızın gelir, konar kelebek misali gönlünüze. Hayatın bize getirdiği en güzel armağandır aşk. Bakarsınız bir gün bir sürpriz yapar! Yüreğinize ne zaman yerleşir, ne zaman beyninize hükmeder belli olmaz. Ne olduğunu anlamadan bir de bakmışsınız ki bir büyünün girdabındasınız. Ya bir fide gibi yeşerirsiniz ya da bir hazan yaprağı gibi solar gidersiniz. Neden, niçin, nasıl gibi sorulara cevap bile bulamazsınız. Onu en yalın haliyle tanır, gönlünüzden geçtiği gibi süsler, rüyalarınızda kollarınıza alır, hayallerinizde baş tacı edersiniz. Onu anlatacak kelime bulamazsınız. Onu anlatabilmek için boş yere didinirsiniz. Hiç gerek yok…
Bir şiirimde şöyle demiştim: “Mateme bürünür boş kalan kafes / Irmak olur göz de olur tıknefes! ”
Âşık Veysel ne güzel demiş;
Güzelliğin on paretmez
Bu bendeki aşk olmasa
Eğlenecek yer bulaman
Gönlümdeki köşk olmasa
Gönül kimi severse sultan odur. İster çirkin ister güzel olsun, kimi sevmişsen dünyanın güzeli odur. Bu nedenle aşk büyüktür, yücedir, kutsaldır. Bu nedenle aşkın önünde dağlar bile duramaz. Aşkı uğruna Ferhat dağları delmedi mi Şirine kavuşabilmek için. Kerem, Aslı için yanıp tutuşmadı mı?
Aşk ve sevgi harmanlandığı zaman ölümsüz birliktelikler ortaya çıkar. Öyle güzel şeyler yaşanır ki.
Aşk, Nisan yağmuruna benzer. Gelip geçicidir ama sevgi farklıdır. Sevgi, ne güçlü bir kelimedir. Sevgi şemsiyesi sonsuzdur. Bu sonsuzluk şarabından içebilen mutludur. Sevgi kavramına beşerî açıdan baktığımızda karşı cinse olan yoğun odaklanma ve duygular bütünü olarak görürüz. Sevenin, sevdiğine sevgisini sunmasıdır. Aşk gibi gelip geçmez, süresi yoktur sevginin.
Sevgi sadece karşı cinse duyulan aşk karışımı değildir. İnsanın çocuğuna, kardeşine, eşine, annesine, babasına, bir kuşa, herhangi bir canlıya, vatana, bayrağa duyulan sevgi, aşk gibi değildir. Sevginin kanatları çırpmaya başladığı zaman insanın içini doldurur. Yunusun dediği gibi “Yaratılmışı sevdik, Yaradandan ötürü” Sevgi bu kadar anlamlı, bir o kadar da büyüktür. Kolay kolay kaybolmaz, silinmez. Aşk gibi ıslatıp geçmez. Yıkmaz, ürkütmez… Sevginin kaynağında şefkat, merhamet ve fedakârlık vardır.
Bir şiirimde şöyle demiştim:
Gün düşse geceye gün doğar aşka
Yürekteki akış hızı bir başka
Sus, dinle bak diyor gel hadi aşka
Sevda ile gönle dolan can benim
Aşk ve sevgi öyle muhteşem duygulardır ki. Toplumların temel taşı da sevgidir.
Mevlâna şöyle diyor: ‘Birbirimize söylemediğimiz sevgi sözcükleri, yüreğimizin gizli cennetin de depolanır. Bir gün yağmur olarak düşer ya da etrafa çiğ gibi yayılır. Böylece sevgi dünyamız yeşillenir. ‘
OSHOnun sözleri de çok anlamlı: ‘Sadece sevgi dolu bir bakış, bir insanın hayatını değiştirebilir” demektedir. ‘
Son olarak şunları söylemek istiyorum: Aşk ve sevgi gizemli duygulardır. Her ikisi de yürek ister, emek ister, güven, huzur, mutluluk ister. Edepli ve erdemli gönül ister. Her ikisi de canda can ile beslenir. Asla ihaneti, yalanı dolanı affetmez. Âşık olan da kardeş gibi sevende yürekten konuşur. Dildeki sözlerle değil, kalpten gelen sözlerle buluşur. Yoksa hepsi boş lafıgüzaftan öteye geçmez.
Kaynak: Mektup Edebiyat http://mektupedebiyatdergisi.com/yazarlar/muzeyyen-keskin/ask-ve-sevgi/84/
Kayıt Tarihi : 28.4.2017 15:42:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Eğer Elif'ten başlayıp bir harfi yerine getiriyorsam, aşk olsun.
Ben ancak yalnızlığa rağmen şikayetten uzağım.
Bir dua haberimi ulaştırır, başka hangi kapıya varayım?.
Yüreğinize sağlık
TÜM YORUMLAR (1)