AŞK VE ÂŞIK
“Sevebildiğin kadar sevilmek elbette hakkın, yeterki sevmesini bil”
İsterdim ki o da benim kadar sevebilseydi. Benim onu sevdiğim kadar olmasa da, hiç değilse içimi ısıtacak, ruhumun derinliklerine dalıp, acılarımı dindirecek kadar sevseydi; diye düşünürdüm. Kim bilir aşk ile âşık’ın nerde ve ne zaman karşılaşıp gönül kapımı çalacağını bilemez tahmin bile edemezdim.
Varlığın bin bir umut ruhumda derin yeri
Boşuna hayıflanma geriye dönmen geri
Ne ekersen biçersin be hey gafil gel beri
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
dedim ya; geri dönüşü olmayan şeylere hayıflanmak için artık çok geç… Yüreğimin bir yarısını ölünceye dek sende bırakmış olsam da, bana kalan yarısıyla senin için yaşayabilmeyi ve zor da olsa tek kanatla uçabilmeyi, uçarken yalnız olmadığımı öğrenmeliyim artık…
Bu aşkı yüreğime sapladın bir mıh gibi
Ecelim senden olsun boynuma dola ipi
Öyle bir sevda ki bu dibi görünmez dibi
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
Her akşam güneşi batışı ile birlikte gözlerden kaybolan gecenin asude sessizliği içinde çoban yıldızı gibi zifiri karanlığı aydınlatan sen değil misin ey aşk! Sen değil misin? Sen değilsen! Benim vuslata olan yüce sevgim olmalı. Mısraların arasına gizlenmiş suskun bir yürek, dinmek bilmeyen bir sevgi, sonu olmayan bir veda kim bilir belki de yeni bir sonun başlangıcı… “Meçhule giden bir yolcunun ayak izi” tarifi imkânsız bir aşkın hayat öyküsü.
Her sabah yeni güneş doğar binbir haz ile
Dilden dökülen sözler türkü olur saz ile
Vuslata varmak için koştum cilve ile naz ile
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
Yüce Yaratan’ın İnsanlığa sunduğu güzelliklerin en büyüğü olsa gerek “Sevgi, Aşk ve Âşık” Her ağız başka anlatır onu her kalem başka yazar. Bazen ızdırap, zevk, sevinç, insanca tüm sıfatları içinde barındırır aşk. Her ölümde kaybolup, sevgi dolu yüreklerde yeniden can bulur. Medeniyetin kuşkusuz tek lideridir o
Yerdeki açan gülün bütün renginde saklı
Kimine güller saçar kimisine yasaklı
Sevdiğine can veren can yoldaşa meraklı
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
Hayata umutla bakan, suskun yüreklerin sığındığı liman gibi sadece gözlerin konuştuğu bu sevgi yumağı içerisinde sonsuza denk bekleyendir aşk. Büyüsüne bir kez kapılınca tamamen içine çeker, derin dalgaların şiddetiyle savurur insanı. Savrulurken sımsıkı tutunsakta nafile, kimi zaman güçsüz kalıp dayanmaz beden dalganın heybetine.
Mısra mısra dilimde tekrarladım adını
Şu gönlüme kazdılar yüce itikadını
Senden başka almadım hiç bir şeyin tadını
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
Şu Sitemkâr ÂLİM’İ bin bir şekle bürüdün
Ne bıraktın yakamı ne vazgeçtin yürüdün
Taştan kalbim olsaydı bak o zaman görürdün
Varlığım varlığınsa bu sözlerim kime yâr
“Yüreğinizden sevgi gülücükleri eksilmemesi dileklerimle”
Bekir AlimKayıt Tarihi : 25.11.2015 23:19:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!