Yorgun kanatlarını okşasam sonsuza dek, sokulsam nefesinin billur yeline
Eritsem tüm buz dağlarını, hüznün derinliklerinden geçerek gelsem sevgine
Ruhumun doruklarında bir dünya kursam sana, süslesem gönlünü şiirlerimle
Aşk umarsız bir özlem gül bakışlım, ruhundaki isimsiz yıldızım ben yüreğinde
Aynı dairenin içerisinde yuvarlanır iken seninle ben, başka öyküler derlemişsin bana çiçeklerle donatılı kırlardan. Hep aynı sayfalarda koşuşmuş, aynı saklı bahçelerde değmişiz birbirimizin ellerine, aynı coşkuyla bakmışız birbirimizin gözlerine. Islanmış dudaklarımızdaki tuz zerreciklerini buluşturup serpmişiz karanlık çökmeden tenlerimize.
‘Seninle yalnızlık bile o kadar güzel ki. Hele geceleri. Hep benimlesin. Sana sayfalar dolusu yazıyorum. Seni dinliyorum, seninle hayaller kuruyorum ve en içimde hissediyorum seni. Tarifi olmayan bir mutluluk öyküsü bu. Ölümün gerçekliğiyle yüzleştiğim anlarda bile hep bunu düşündüm, hayatın ne kadar kısa olduğunu ve ne kadar boş yaşadığımızı işte o anlarda anladım’..
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.