Aşk (Tıp Literatüründe)

aşkın letal dozunun iki katını
enjekte etmişim ben koroner arterime
deliryum tutuverir beynimin her katını
her çehrede dalarım sevda hayallerine

letal doz:belli bir denyde denekleri öldüren dozun yarısı
koroner arter:kalbi besleyen iki ana arterin ismi
deliryum:zihni karmaşıklık

halüsinojen almış bir bağımlı gibiyim
seni görüyorum ah,baktığım her tarafta
yoksunluk belirtisi sarıyor bedenimi
rinore myozis ve saldırganlık etrafa

halusinojen:alan kişinin halusünasyon görmesine sebep olan ilaçlar
rinore:burun akıntısı
myozis:göz bebeğinin küçülmesi

bu bir lezyondur gülüm:progresif ve masif
bu kalbimin en beter,en habis tümörüdür
yıllardır bu acıyla dertli geziyor akif
sen nefretin,o ise sevginin donörüdür

lezyon:bir organda görülen yapı ya da şekil bozukluğu
progresif:sürekli ilerleyen
masif:şiddetli
donör:verici

dediler ki aşkın ilacı faz ikide
gönüllü arıyorlar etkiyi görmek için
dedim dostum uğraşma aşık olduysan eğer
ilacı bırak gitsin,aşkı da sev,derdi de

ilaç üretiminde ikinci fazda ilaçlar gönüllüler üzerinde denenir

sesini duyduğumda norolojik sistemim
şizofrene dönüyor,şaşıyor,afallıyor
sensizlik siklusuna yolladığım sitemim
hep hücrenin dışında çaresizce kalıyor

siklus:döngü

seni gördüğüm zaman abdominal bölgemde
lokalize olmayan visseral ağrı başlar
sen durmadan kaçarsın,hüzün kalır gölgemde
lakrimal kanalımdan akıyor kanlı yaşlar

abdominal:karın bölgesi
visseral ağrı:organ ağrısıdır. belli bir yerde değilde karnın hemen her yerinde hissedilir
lakrimal kanal:gözyaşı kanalı

nice analjezikler kar etmedi acıma
morfini,kodeini,eroini verdiler
hep tolerans gelişti en etkin ilacıma
ben ancak eks olursam çektiğim çile biter

analjezik:ağrı kesici
eks olmak:ölmek