yüreğindeki aşı pişirip
dörtlülerinle bana servis edişinle
ruhumun damak tadı değişti sanki
gün doğumundan sonra
güneşin alnını elimin tersi ile yokladım
anladım ki ateşin yüksek
sokakları dolduran koca yalnızlık
değil ki sadece
içimize mayın gibi döşenmiş
üzerine basmaktan korktuğumuz
ne kadar çok endişelerimiz var oysa
biz bizi sorgularken
bir adım ötede sarmaş dolaş gezen
ne bilinmezler var çehrelerimizde
senin seranatın eşliğinde
öz güvenini kazandı yine
yayından fırladı cesaretin oku
izbelerde kaderi yudumlaayan gece
yıldızlarıyla kadehleri kırdı geçti de
içindeki lacivertinden geçemedi
isyan vardır isyan
güvercinlere atılan yemlerde
kulakları sağır eden martılardan
vurdum duymazlık şarkıları
dağların döşşüne vura vura
ağıt yakan dalgaların türküleri düştü
ömürden ömür alarak
nefesin tam ortasına
tanrı kadar olmasa da
aşkın hayal ile titrer titrerse mum alevi
gözlerimin ıslaklığı
gökyüzünün neminden
ezan sesi ile uzaklaşır
bakışlarının yakıcı sıcaklığı
ibadetinden
mehtabın kucağındaki niyet
güvensizlikten suskun
denizi coşturan medcezir görüyorum
sensin değil mi
durgunluğumu azdırıp
tufanlara sebep yine sensin
ben seninle gelmişken kadınlığıma
hoş geldin aşk malikanesi odalarına
Kayıt Tarihi : 14.9.2020 09:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
aşkı yaşamak hünerdir anlatmak uzun iş ve zor

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!