Aşk ile g/ör sevgiyi - Garib Çoban

Engin Demirci
946

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Aşk ile g/ör sevgiyi - Garib Çoban


Gölgene bir delil ara?..
Cenaze törenleri ne kadar içtendir.
Ama insanlığın çoğu kendine nankör değil mi?..
Sevgilisinden yoksun olan aşığın hali hayret eder.
Tuzlu ve tatlı suyun arasındaki aşka.
Bağlanmaları gelişi güzel olan insanın secdesi nefsine değil mi?..
Sevgilinin ikna edici öğüt veren kar taneleri aşktan talepkar bir aşk ister.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Kadim dostluklar hep çoçuk bakışlıdır.
Her zaman kendiyle birlikte duada olana aşk olsun.
Dua’da beni unuttun, beni de düşün!..
Her şeyde bir hikmet var.
Daha çok anlıyorum kıymetini şems vakti duaların.
Ne diyeyim bilmem ki gönül.
Senin her yer, geldiğin gibi gidişin.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Her yerde bir başkalık, bütün günleriniz: dün.
Şerrin yaratılmasındaki hikmette hayrı.
Neyzenin nefesinde dervişi.
Bir mültecinin ekmeğinde müslümanı.
Kimsesizler kabristanındaki aminlerde beni aradım.
Pür dikkat kesilmiş savrulan kar tanelerindeki tefekkürde seni aradım.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Büyük bir ilgiyle izliyordum ki, beni bende bulamadan hangi yüzle seni ararım.
Gönül hastalığımın aynasına yansır yaratılmış olan.
O yar herkese derman sunarda beni hastamı sanmaz.
Gamımı birden tuhaf bir duygu kapladı.
Öyle bir hastalık var ki, dermanı yoktur.
Bir gül endamına kapılmış bülbül gibi.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Anlatılmaz bir biçimde gurbetim.
Benden koptuğunu hissettim teheccüt vakti felek ise şimdi bana yabancı.
Bir kuşku düşmüştü içime kabul olmazsa dualarım ey tabib.
İnsan kendiyle bir savaşım halini alır.
Zalim sultanın yanında doğruyu söylemek cihattandır.
İstenirse, buna sevgi gizemi ile dünya belleği arasındaki bir savaşım da denebilir özlem.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

H/az v/ar’lık katıyor, pür dikkat kesilmiş yanına.
Dünya arkasını dönmüş gidiyor.
Başkalaşmadan çabuk uzaklar ey gönül kendinden.
Belki de, her zaman yabancıydım onun için.
Birden tuhaf bir duygu, bir kuşku düşmüştü içime.
Tutkuları aldanmış olan, anlatılmaz bir biçimde.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Daha içten dua, kendi içinde bir amaç.
Şimdi yabancı tamamen yabancı kutsal saydığın.
Müjdeyi c/an diler bu gönül.
Bir kulağı hep rüzgarda.
Ariflerin dilindeki dualara amin diyoruz.
Tatlı bir dille gidiyoruz derde.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Ciddi ciddi dinleyen hakim ister beni senden.
Bu anı anlatmak isterdim duada.
Huu diyen c/an’daki canan bilmem kimi özler.
Pervane olmuş yağmur damlaları mest olmuş o yare.
Senin özlem duydukların gecenin içinden geçmiş.
Nerdeyse o gelecek diye b/ekliyorsun gönül.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Vaktin zarafeti duanın nağmeleri.
Ezeli sitemde senden ayrı kalmıyan sevgi.
Bülbülün feryadı ezelden gonca güleyse.
Bir gül açmış dalına bülbül konmuş.
Oysa sen hala gülün rengini merak edersin.
O sevgilinin g/özyaşı akmasa gülün köküne bülbül niye konsun o gülün dalına.
Kalbinde olmayanı, dilinden söyleyen olma.

Hani bülbül nağmesiyle niyaz eder dikenli güle.
Badı sabada zamansız olan gülün kokusu o yarin inlemesindendir.
Gonca gülün açılması bülbüle dikenlerini sunar.
(Y.ed - Aşk Sofrası Albümü)

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 11.2.2019 16:14:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Hikayesi:


Dediler sen kimsin?.. Kul demeye utandım!.. Yunus Emre

Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Engin Demirci