Aşk-ı tasvir- Garip Çoban Sıradışı Söz ...

Engin Demirci
937

ŞİİR


61

TAKİPÇİ

Aşk-ı tasvir- Garip Çoban Sıradışı Söz Yaşlarım -Beyaz Şairler Kahvehanesi -www.beyazrenkler.org

Aşk-ı tasvir- Garip Çoban Sıradışı > Söz Yaşlarım -Beyaz Şairler Kahvehanesi -www.beyazrenkler.org
--------------------

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Yalnızlıklar hayatında uçuşurken sığındığın duvar dibindesin
Siperinin arkasında bir çocuk var her biri bir başka günle karşı duvarında
Bu sabah şöyle düşündüm tanışmamız daha sonranda
Savaşıyorum anlamı yazılmamış harflerinle

Benimsiyorum olanıksızlığında bir şey bence
Kovalanan anlamında ruhunda yakalamak için ardına düşüyorum dualarının
Engellerin yüzünden hala eksik kalıyorum
İz bıraktıklarımda değişiyorsun
Özüne uygun bir sözle yeni anlamlar bulmak için gecende savaşım
Tarihi bende kayıtlı değil ama günlüklerin mutlaka vardır söz yaşlarımda
Alttan alta sezilende boşa çiğnemişsin ruhunu
Konuşmaların olduğunu biliyorum

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Musa'nın gönül gölüne sözler dökende çobanın sırrıydı
Dile gelmeyenler sırrı geçmişti
Ruhu kaç kere ezelden ebede uçmuştu miraç için
Anlayışın ötesi lazım avuçlar açarken
Söylesen ne yaptığımı sana akıllar hayran olur
Dilim anlatmaya kalkışırsa ahmaklık olur

Hala göremedin hayatta balık gibi suyun içinde giden kendine görünmez halini
Anlayışın ötesinde çoban yanının ardınca koşan kalbin
Daralan gönlün ne isterse onu söyle alnın secdede
Cana dur diyemiyor akıl dilin
Fakat iblisde ademe secde etmiş olsaydı adem!
Adem olamazdı, başka biri olurdu
Soru sormak zor zanaat
Ciddiye alınmak için karşınızdakini ciddiye almak yetecek

Bunca geç kaldığıma üzgünum
Anlamayan seviyor, ben diriliş insanı mıyımdiyor
Ruhum hayatımdan yoruldu yürüyelim en başa
Kôr düğümde yaram üşüyor
Uçsuz sonlarda ömrüm
Yine de çok şükür camdan dışarı bakıyor hayatım
Kimsesiz yok bu dünyada!
Allahütealayı bilirmisin? bedeninden uzakta

Kelamından önce selamın geliyor gecelerde
Ne ekersen onu biçersin renk kattıklarınla yıllardır beklediğin kendine
Durgun suda salınan kuğu gibidir duaların yansımaları
Mukaddes mekanlarda buluşan ruhlar marifetini sergiliyor
İnsanlara sevimli gelmiyor insanlar
Yufka yürekli karanlığa karşı harç taşıyor dualar
Manevi mirasını arıyor kendine küçülen
Hayal ediyor dost yanını

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Boşver yüreğine ayaz vurmuş pişman olma kendinden
Uyuyayımda ashab-ı keyften olayım diyor dünyada akıl
Uyanıklığı öldürmek için gözde sukut eder güneş batışında
İlkin cesaretidir varmak istediğin
Doğru sözün kalbe verdiği istiharata tanıklık eder duaların
Gözünü gece sırlara aşina edenleri pek fark etme(diğini) belirtiyor kulak asmadıkların

Kimseye soramadıklarında eskimeye yüz tutmuş körü körüne bağlılık(la) suçladıkların
Heva vazgeçmiş yanını sürüklemeden savunuyorsun
Korkulu ustalıkların gözünü sırlara aşina etmemiş aşk-ı zehri içtikçe
Gönlünü adımla hakim olmak istiyorsan avuçlarınla şaraba benze uyut dünyada hasımlarını

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Bir adım bir adım daha ve sahne senin gecede
Çıkmazın güzelliğinde büyük önem kazanıyor ayaz yanların
Ustalıktan kaçarak hep acemiliğe sığındıkların rüyalarında dile geliyor
Ustası çıkarsa bedenden bir örnekte efendimiz acemilikmi?
Yaşadığımıza tanıklık edenler her gün yeni bir dünya içinde
Yeniden ve başka biçimlerde söyle yankılananları
İmkanlarına dar gelende bohçalanıp düştü bir avuç toprağa

Akıllar zayıf olduğu içindir sen beni övüyorsun
Fakat seni kendi haline bırakmayada kadir değilim
Zayıf olanlara besmelenin kudretini anlatmaya imkanmı var?
Üşüyorlar çığlık çığlık gizlice
Sen göster o tarafa koşanların rahmetini

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Bir şey duada önemliyse benim içinde önemlıdır ruhumda
Al bir deli daha diyorsun varlık ve hiçlikte
Bu epeyce gecikmiş bir hoşgeliştir söz yaşlarımda
Kılavuza emeğin borçlu sebattan yoksun yanında
Ellerinle evirip çevirdiklerin gecende hamurunu bayatlatmıyor

Mayaladıkların secdende yüzünden gecikmiş lebbeyktir
Cihanda bir cihan doğurur varlığın uzamasında gebe değilse can sıkıcı ruhun
İnliyor gamın şayan-ı merhamet olmak için dört başı mamur bir hiçliğinde leken
El aman kapısına gel, konuşulması gereken çok şey varken uyuma
Emek verenler fazlaca oyalanmamı, yadırgayanları okumalı varlık
Kafayı takmış eline düşen akıl duada

Bunca geç kaldığıma üzgünüm
Aşk-ı tasvirde resmini gördü ruhun
Bilecek tek kişi aramaya karar veren usta ruh
Kayıplara karışmışları bulmak için ziyaret edecek tuhaflıkları tekinsiz gecelerinde
Yaşadığın kentin tuhaf, karanlık bir gecenin mahallesinde noktalanmış arayışın
Merak duyguların kendinle karşılaşıyor

Hoşgeldin bulvarlarına gidemiyorsun hala söz yaşlarına
Neden ağlıyor gözlerin mırıldanan med-cezir duygularında
O gecenin sabahındasın aynı saatte kıyametin kopmuş
Biliyor musun, dünyanın harabında göğün sakinlerinle ne konuştun
Tuhaf düşüncelerin ruhunun irfana ermek için dostunu bekliyor
Dermana ermek isteyen kalbi hatırlar mısın
Nar-ı celalde gözüne uyku girmedi ruhunun

yed20072009 -Garip Çoban Sıradışı > Söz Yaşlarım -Beyaz Şairler Kahvehanesi
__________________
Bilmeyenler ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun!

http://www.beyazrenkler.org/forum/showthread.php? p=92491#post92491

Engin Demirci
Kayıt Tarihi : 21.7.2009 11:38:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Güzide Demirci
    Güzide Demirci

    heyecanla ve hayranlıkla okudum bu şiirinizi gerçekten. kutluyorum sizi. sevgiyle...'

    Cevap Yaz
  • Güzide Demirci
    Güzide Demirci

    sırlarla dolu bir şiir yine harikasınız.'

    Cevap Yaz
  • Yeşim Yorulmaz
    Yeşim Yorulmaz

    Bunca geç kaldığıma üzgünüm
    Aşk-ı tasvirde resmini gördü ruhun
    Bilecek tek kişi aramaya karar veren usta ruh
    Kayıplara karışmışları bulmak için ziyaret edecek tuhaflıkları tekinsiz gecelerinde
    Yaşadığın kentin tuhaf, karanlık bir gecenin mahallesinde noktalanmış arayışın
    Merak duyguların kendinle karşılaşıyor


    Bilmeyenler ne bilsin bizi, bilenlere selam olsun!

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (3)

Engin Demirci