Düş aşka da gör, sûreti hoş, kahrı yamandır,
Pervâne gönüllerde kalan kül ve dumandır
Bir sisli bakış, hisli duruş, puslu tavırla,
Sessizce düşen yıldırımın çarptığı andır.
Sevda uçurumdur, düşenin ettiği feryat,
Uykuların kaçar geceleri
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık
Devamını Oku
Bir türlü sabah olmayı bilmez
Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya
Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında
Ne çarşaf halden anlar, ne yastık
Girmez pencerelerden beklediğin aydınlık



